Milli Savunma Bakanlığı'nın, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın Medya Haber’in canlı yayınında yaptığı bilimsel değerlendirmeleri gerekçe açtığı manevi tazminat davasının ilk duruşması görüldü.
Ankara Dışkapı Adliyesi 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Vedat Bulut ile emek-meslek ve insan hakları örgütlerinin temsilcileri katıldı.
Duruşmada ilk olarak sözü Korur Fincanı’nın avukatı Meriç Eyüboğlu aldı. Eyüboğlu, “davanın dayandığı maddi olguların somutlaştırılması gerektiğini ancak davacının iddialarının somut maddi delile dayanmadığını” söyledi.
Şebnem Korur- Fincancı: Susmadığımı defalarca kez kanıtladım
"Usul hatası var, dava reddedilmeli"
Eyüboğlu, usul hatası nedeniyle davanın reddedilmesini istedi. Eyüboğlu, Korur- Fincancı’nın iki ay tutuklu kaldığı ve 11 Ocak’ta tahliye edildiği ceza davasını hatırlattı ve Milli Savunma Bakanlığı’nın ceza davasına katılma talebinin reddedildiğini ve “kurumları aşağılama” iddiasının da iddianamede yer almadığını belirtti.
TTB avukatı Hülya Yıldırım da Milli Savunma Bakanlığı’nın tüzel bir kişiliğe sahip olduğuna dikkat çekti ve “Borçlar Kanunu gereği tüzel kişiler bakımından manevi tazminat istenmesinin mümkün olmadığını” vurguladı.
Mahkeme ise dava şartlarının bulunduğunu belirterek, itirazları reddetti. Dava, 11 Ocak 2024 gününe ertelendi.
ŞEBNEM KORUR-FİNCANCI'NIN TUTUKLUĞU
Korur-Fincancı Davası: "Karar önceden verilmişti"
Adliye önünde açıklama
Duruşma sonrası Dışkapı Adliyesi önünde açıklama yapıldı. Açıklamada ilk sözü alan Eyüboğlu, ortada bir iddia olmakla birlikte iddianın dayanağının mahkemeye sunulmadığını, bu nedenle davada mevcut hukuk kurallarına açık aykırılık bulunduğunu söyledi.
Usule ilişkin yaptıkları itirazların yanlış bir biçimde reddedildiğini aktaran Eyüboğlu, gelecek duruşmalarda da bu yanlışlıkları dile getireceklerini ifade etti.
Şebnem Korur-Fincancı için tahliye kararı
"İhlal iddialarını söylemekle yükümlüyüm"
Korur- Fincancı ise; “davaya gerekçe oluşturulan açıklamaları hem bir yurttaş sorumluluğuyla hem bir akademisyen olarak bilginin yüklediği sorumlulukla hem de insan hakları mücadelesinde bir özne olmanın sorumluluğuyla yaptığını” söyledi.
“İnsan hakları ihlali iddialarını değerlendirmenin, tartışmanın ve eleştirmenin dünyanın her yerinde bir yükümlülük olduğunu” belirten Korur Fincancı sözlerini İsrail ile Filistin arasındaki savaşı örnek vererek sürdürdü:
“Eğer biz insan hakları ihlallerini araştırmazsak, eleştirmezsek devamı olur. Bir haftadır yaşananlar ortada. Evet, İsrail’de bir savaş var ama öncesinde işgal var, tacizler var, yerleşim alanlarının çoğaltılması var, Filistinlilere yaşam alanı bırakılmaması var.
"Şimdi de Gazze bombalanıyor, siviller öldürülüyor. Dahası, yasaklı fosfor bombası kullanıldığı iddia ediliyor. Sivil yerleşim alanlarının bombalandığı görüntüler bir devlet başkanı tarafından paylaşılıyor. Biz buna söz söylemezsek sorumluluğumuzu yerine getirmemiş oluruz.”
Ne olmuştu?
20 Ekim 2022'de Medya Haber'in canlı yayınına katılan Adli Tıp Uzmanı- TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı, TSK'nin askeri operasyonlarda kimyasal silah kullandığı iddialarına ilişkin görüntüleri incelediğini belirtip, değerlendirme yapmıştı.
Korur- Fincancı, yaptığı bilimsel değerlendirmede, "Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış durumda. Her ne kadar kullanılması yasak olsa da çatışmalarda kullanıldığını görüyoruz" demişti.
Bağımsız heyetlerin bölgede inceleme yapmasının uluslararası sözleşmeler gereği zorunlu olduğunu belirten Prof. Dr. Korur-Fincancı, şunları söylemişti: "Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü'nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor."
Korur-Fincancı bu açıklamalarının ardından iktidara yakın medya kuruluşlarınca hedef gösterilmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Savunma Bakanı Hulusi Akar da kimyasal silah iddialarını yalanlayan açıklamalar yapmıştı.
Ardından 22 Ekim 2022'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Prof. Dr. Korur-Fincancı hakkında "Terör örgütü propagandası yapmak", "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama" suçlamalarından soruşturma başlattığını açıklamıştı.
Korur-Fincancı'nın soruşturma kapsamında ifade vermesi bekleniyordu. Fakat 26 Ekim 2022'de polisin evine yaptığı baskınla gözaltına alındı ve Ankara'ya götürüldü. Şebnem Korur-Fincancı, 27 Ekim 2022'de "örgüt propagandası" suçlamasıyla tutuklanmıştı.
İki buçuk ay tutuklu kalan Korur- Fincancı, 11 Ocak 2023'te tahliye edilmişti.
Öte yandan Savcı, hazırladığı iddianamede Korur- Fincancı'nın "basın yoluyla örgüt propagandası /Terörle Mücadele Kanunu 7/2) yaptığı iddiasıyla üst sınırdan 7 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep etmişti.
(RT)