Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Sakarya milletvekili Hakan Şükür, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Muharrem İnce, milletvekillerinin kendi mesleklerini yapmalarına meclis başkanlığından onay çıkmazken Hakan Şükür'ün özel bir kanalda 200 bin lira maaşla futbol yorumculuğu yaptığını hatırlattı.
Ntvmsnbc'nin haberine göre, Şükür'ü aylık takibe aldığını söyleyen Muharrem İnce, Şükür'ün dört komisyon toplantısından üçüne katılmadığını, 35 açık oylamadan 25'ine katılmadığını ve sadece bir defa konuşma yaptığını söyledi.
AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı ise Şükür'ün genel kurulda bulunmamasına rağmen CHP'liler tarafından eleştirilmesine tepki göstererek Şükür'ün rahatsız olduğu için evinde bulunduğunu söyledi ve "Burada olduğunu zaman yüreğiniz varsa aynı sözleri tekrar edersiniz ve cevabınızı alırsınız" dedi.
"Ben bilmem büyüklerim bilir"
Hakan Şükür, milletvekili olarak ilk açıklamasını 12 Haziran 2011 genel seçimlerinden hemen sonra Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin düşürülmesi yönünde verdiği karardan sonra yapmıştı.
Kendisine Hatip Dicle'nin vekilliğinin düşürülmesi ve Blok vekillerinin meclise gitmeme kararları hakkında görüşleri sorulan Şükür, gündemi takip edemediğini, böyle bir karar varsa bunun yargının ve YSK'nın aldığı bir karar olduğunu söylemiş ve "Bunun değerlendirmesini bizim büyüklerimiz, bakanlarımız, tecrübeli büyüklerimiz yapıyordur." demişti.
"Şükür'e ayrıcalıklı davranılıyor"
CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün, doktorluk mesleğini icra etmek için TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e verdiği dilekçenin Meclis Başkanlığı tarafından reddedilmesiyle ilgili yaptığı açıklamada, amacının Hakan Şükür'ün özel bir televizyon kanalında yorumculuk yapmasına dikkat çekmek olduğunu söylemişti.
Bir milletvekilinin başka bir iş yapmasını doğru bulmadığını, o yüzden dilekçesinde "ücret olmaksızın" ifadesini kullandığını söyleyen Düzgün, asıl amacının başka işlerde çalışmak değil, Hakan Şükür konusunda meclis başkanlığının taraflı davrandığını göstermek olduğunu söylemişti. (EKN)