Tutuklu gazeteci Merdan Yanardağ, “Aksu’nun destek verdiği AKP’nin cezaevinde tutukluyum” diyerek mahpusluğunu hatırlattı ve Aksu’nun istediği 60 bin liralık tazminatı ödeyeceğini söyledi.
Konuya ilişkin Yanardağ'ın Twitter hesabından yapılan paylaşımlar şöyle:
AKP iktidarına ‘Yetmez ama evet’ dediği, ikiyüzlü ‘açılım’ siyasetine destek verdiği için eleştirdiğim Sezen Aksu, güya hakaret gerekçesiyle beni mahkemeye vermiş. Nasıl olduysa 30 bin lira (faizi ve avukat parasıyla 60 bin) tazminat kazanmış. Haciz işlemi başlatmış. Kutluyorum!
Düşünce ve ifade özgürlüğümü kullanarak gazetecilik yaptığım için şimdi Sezen Aksu’nun destek verdiği AKP’nin cezaevinde tutukluyum. Odama/hücreme bakıyorum, Aksu’nun istediği para buradan çıkmaz. Boşa haciz getirmesin.
TELE1’e gidebilir belki, ama oradan da çıkmaz. TELE1 ticari bir kuruluş değil, bir sosyal sorumluluk girişimidir. Şu anda RTÜK’ün verdiği cezaları ödemeye çalışıyor. Yani elinin boş dönme ihtimali yüksek. Ayrıca orada da kişisel bir mülküm yok.
Ancak, Sezen Aksu merak etmesin haciz yoluyla istediği parayı öderim. O da bir yerlere ‘bağış’ gösterisi yapabilir. Geriye de bugünkü cehennemin yolunu döşeyenlerden Sezen Aksu’nun utancı kalır. Bir de, ‘iki cihanda’ da yakasında olacak ellerimiz.
Sezen Aksu, 2010’da AKP iktidarına ‘Hayır’ diyenler için ‘İki cihanda lekeliler’ demişti. Su içtiği kuyuya tükürerek şöhretini borçlu olduğu insanlara hakaret eden kendisiydi. Yapacağı şey basit bir özür dilemekti, yapmadı. Sezen Aksu’yu utancıyla baş başa bırakıyorum.
Ne olmuştu?
Merdan Yanardağ 9 Mayıs 2021'de TELE1'deki programında, Sezen Aksu'yu 12 Eylül 2010’daki anayasa değişikliği referandumuna ‘yetmez ama evet’ verdiği destek üzerinden eleştirdi.
Yanardağ “Sezen Aksu bu ülkedeki en kirli yetmez ama evetçilerden biridir. Çünkü biz hayır kampanyası yürütürken Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının yarısını iki cihanda birden lekeli olmakla suçladı. Biz bunu unutmadık Sezen Aksu. Senin verdiğin yetkiyi, AKP iktidarı tepe tepe kullanıyor. Bu cehennemin yolunu döşeyenlerden biri de sensin. Gördünüz mü kendinizi parçaladığınız iktidarın memleketi nasıl bir noktaya getirdiğini? Tebrik ederim sizi. Şimdi istediğiniz yerinize kına yakabilirsiniz. İkizdere falan vazgeçin bunlardan, bunlar sizin işiniz değil, biz mücadele ediyoruz merak etmeyin. Biz mücadele ettik, bedelini ödedik, hapis yattık gerekirse, hakkımızda davalar açıldı. Para cezaları kesildi. Gazetelerimiz kapatıldı, televizyonlarımız basıldı, evlerimiz talan edildi, basıldı. Bilgisayarlarımıza el konuldu, telefonlarımıza el konuldu ama biz mücadele ettik. ‘İki cihanda birden lekelisiniz’ lafını bir gün yutacaksınız siz. Bunu unutmayın” dedi.
Aksu bu sözler üzerine Yanardağ’a 8 Kasım 2021 tarihinde 100 bin TL tazminat talebiyle dava açtı. Aralık 2022’de mahkeme Yanardağ’ın Aksu’ya 30 bin TL tazminat ödemesine hükmetti. Aksu, Yanardağ tutuklu halde hapisteyken haciz işlemi başlattı.
Aksu, referandum için değil çözüm süreci için söylemişti
Yanardağ'ın söyleminin aksine Aksu söz konusu ifadeleri 2010'daki referandum için değil, çözüm süreci için kullandı.
Aksu, 18 Ağustos 2009'da sürecin henüz başında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ı telefonla arayarak, “Açılımınızı ailece canı gönülden destekliyoruz. Bu sürecin karşısında duranları iki cihanda da lekeli kabul ediyoruz” dedi. Aksu şunları kaydetti:
“Annemle, babamla konuştum. Son açılımınızı hep birlikte, canı gönülden destekliyoruz. Sürecin güzel bir şekilde tamamlanması için elimden geleni yapmaya hazırım. Annem ve babam, bu sürecin karşısında duranları iki cihanda lekeli kabul ediyorlar, ben de öyle görüyorum. Türkiye’nin her köşesinde ayrı bir güzellik var. Türkiye’nin her karesi aynıdır, bizim ayrımız gayrımız yok, olamaz da.”
(HA)