Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, bu sabaha karşı Twitter hesabından Mamak yönüne sefer yapan otobüs hatlarının normal güzergahında hareket edeceğini duyurdu.
Gökçek, Tuzluçayır, General Zeki Doğan, Kartaltepe, Şahintepe ve Şirintepe seferlerini yapan otobüslerin “Belediye otobüslerini yakıyorlar” diyerek 10 Haziran'da güzergahlarını değiştirmişti.
Gökçek, Twitter hesabından da “Sizde vicdan olmadığı kesin ama akıl da yok. Şimdi bu güzergâh can ve mal güvenliği nedeniyle otobüssüz kalacak. Tuzluçayırlılar şimdi görev sizde.Bu teröristleri tek tek, isim isim polise ihbar etmelisiniz” yazmıştı.
Bunun üzerine otobüsler farklı yollardan gitmeye başlamış ve insanlar mahallelere uzak noktalarda inip dolmuş kullanmak zorunda bırakılmışlardı.
Süreci başından beri takip eden Avukat Deniz Özbilgin, bianet'e verdiği bilgide bu sabah itibariyle otobüslerin normal güzergahında seferlerine başladığını söyledi.
Gökçek’in asıl derdinin kendisine oy vermeyen mahalleleri cezalandırmak olduğunu dile getiren Özbilgin, başından beri mücadele verdiklerini ve kazandıklarını ifade etti.
Gökçek'in tweet'leriBir aylık süre zarfında “Örgüt kurmak”, “Kamu görevini yaptırmamak için direnmek”, “Ulaşım araçlarının alıkonulması”, “Mala zarar vermek”, “Kanunlara uymamaya tahrik” gibi suçların işlendiğini ileri süren Gökçek, Twitter hesabından şunları yazdı: * Otobüs gasp eylemlerine iki CHP milletvekili de katıldı... Hüseyin Aygün ve Mahmut Tanal... İkisi de adalet önünde hesap verecek. Sanmasınlar ki milletvekilliği ebedi... Nasılsa dokunulmazlıkları kalkacak... Suç duyurusunda bulunduk. * Bu suçları işleyenlerin peşindeyiz.,. Avukatlarımız işin peşinde olacak... Eylemi meslek haline getirmiş bazı avukatlarda hesap verecek. * Mahalledeki halkın ne anarşistlere, ne de eylemcilere katılmaması, yer yer ciddi tepki koymaları alkışlanacak bir olay... * Gerek vatandaşlar, gerekse muhtarlarımız belediyemize müracaat ederek, halkın çok sıkıntı çektiğini bize ısrarla söylediler... * Bizde bu konuda gerçekten çok üzülüyorduk... Bir taraftan şöför ve halkımızın can güvenliği, öte taraftan otobüslerimizdeki mal güvenliği bizi çıkmaza soktu. Bu arada muhtarlar Mamak belediye başkanımıza da müracaat etmişler ve aralarında bir bildiri hazırlayarak imzalamışlar... * Muhtarlarımızın imzaladıkları metin taktire şayan... İşte halkına sahip çıkmak bu... 6 muhtarımıza teşekkürler... * Umarım militan gruplar ve başta halkevleri olmak üzere eylemci sivil kuruluşlar muhtarların tepkisinden ders çıkarır. * UKOME yarın toplanıyor. Yarından itibaren iptal edilen hatlarda tekrar otobüsler çalışmaya başlıyacak. Muhtarlara ve halkımıza teşekkürler... |
İki yıl önceki direniş
Gökçek’in baştan beri "Otobüs yaktıkları için otobüsleri kaldırdık" diyerek olayı manipüle etiğini belirten Özbilgin, Mamak otobüsleriyle ilgili iki buçuk yıl önceki direnişi hatırlatıyor:
“Kışın Mamak'a kapıları kapanmayan eski otobüsler verildi. Bu otobüsler o kadar eskiydi ki, motor arızaları nedeniyle yolda giderken kendi kendine alev alıp yandıkları bile olurdu.
“O dönem 52 gün süren eylemler yapılmıştı ve sonunda bölgeye yeni otobüsler verildi.
Ankara'nın en güzel otobüsleri çevik kuvvete bekleme aracı olarak verilirken Mamak'a en kötü ve eski otobüsleri veren Gökçek'ti.
“Gökçek kendisine oy vermeyen bölgeleri cezalandırır. Örneğin Küçük Esat çevresine giden otobüslerin sayısını yarıya düşürdü. Batıkent'e sefer yapan otobüslerin saatlerini akşam erkene aldı. Böylece insanlar evlerine çok daha erken gitmek zorunda bırakıldı.”
Otobüs yakma eylemleri sahiplenilmedi
Otobüs yakma eylemlerini kimin yaptığını hala kimsenin bilmediğini dile getiren Özbilgin, hiçbir grubun bu eylemleri sahiplenmemesine dikkat çekiyor:
“Otobüs yakanlar normalde bu eylemleri sahiplenirdi. Bu sefer tuhaf bir şekilde öyle bir sahiplenme olmadı. Dolayısıyla otobüs yakma olayları faili meçhul kaldı.”
“Otobüs güzergahından gitmeyince kart basılmadı”
Gökçek’in insanları "otobüsü alıkoydular" diye suçladığını ifade eden Özbilgin, sözlerine şöyle devam etti:
“Oysa kimse otobüsleri alıkoymadı. Şoför kontağı kapatıp kaçıyor, durakta otobüsün içinde mahsur kalanlar da otobüsü götürmeye çalışıyordu.
“İnsanları kart basmamakla suçluyor. Ama durum kendisinin açıkladığı gibi değil. İnsanlar otobüse binerken otobüsün normal güzergahtan gidecek olması halinde kartları basacaklarını söylüyorlar. Ama otobüs güzergahında gitmeyince kart basmıyorlar. Çünkü farklı güzergahta giderek insanlara ayrıca dolmuş parası ödettiriyorlar."
“Dava açanlar da muhtardı”
Gökçek'in kendisine mektup gönderen altı muhtarın ricası üstüne otobüs güzergahlarını normal hale getirmeye karar verdiğini hatırlatıyoruz.
Özbilgin, Gökçek'e sadece altı muhtarın değil, pek çok mahalle muhtarının ve yüzlerce vatandaşın dilekçelerle başvurduğunu ama Gökçek'in bunları kale almadığını söylüyor.
“Gökçek altı muhtarın kendisine başvurusu üstüne otobüsleri geri verdiğini söyledi. Tüketici mahkemesine, idare mahkemesine dava açanlar da muhtardı. Otobüsün kaldırıldığı ilk gün mahalleliler valiliğe, belediyeye dilekçe verdi.
“Yani sadece kendisine mektup gönderen altı muhtarın değil, pek çok muhtarın ve vatandaşların da başvurusu vardı. Ancak bunları önemsemedi, altı muhtarın başvurusunu önemsedi.
Mahalle desteği
“Mahallelinin destek vermediğini söylüyor. En son pazartesi günü durağa otobüsler gelmedi. Tuzluçayır otobüsleri 330 ve 340 numaralıdır. Bunların bir önceki durakta 383 Akdere olarak numaraları değiştiriliyormuş.
“Dolayısıyla Tuzluçayır duraklarını pas geçiyorlar ve kimse de buna uyanmıyordu. Akdere otobüslerinin birinden vatandaşlar camlara çıkıp bu Tuzluçayır otobüsü, numarası değiştirildi diye bağırdılar. Bunun üstüne insanlar seyir halindeki otobüsün önünü kesip binmek istedi, polis de saldırdı.
“Bir önceki duraktan binen, eylemci falan olmayan vatandaşlar bile durakta bekleyenleri görüp seyir halindeki otobüsün camlarından çıkıp yapılan şeyi insanlara söylüyor.
“Bir not daha. Pazartesi günü mahalleden 60 kişi gece saat 03.00'e kadar karakolda kalıp Gökçek'ten şikayetçi oldular. Karakolun bahçesine sofralar kuruldu, insanlar evlerinden yemekler taşıdı. Yani vatandaşların eylemlere sahip çıkmadığı, destek vermediği çok büyük bir yalan.
“Şimdi de muhtarlar istedi diye veriyorum diyor. Keşke belediye başkanı olarak halk istediği için geri veriyorum deseydi.” (EKN)