*Fotoğraflar. DBP
Kürdistani İttifak Partileri temsilcileri, Türkiye’nin 17 Nisan’da Irak Kürdistan Bölgesi’ne yönelik başlattığı askeri operasyona karşı Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Kürdistan Demokrat Partisi-Türkiye (KDP-T) Genel Başkanı Mehmed Emin Kardaş, Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Azadi Partisi, Devrimci Demokratik Kürt Derneği (DDKD), İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), Kürt Kadın Platformu temsilcileri katıldı.
Ortak hazırlanan metnin Kürtçesini KDP-T Başkan Yardımcısı Ozan Kardaş, Türkçesini ise PİA Başkan Yardımcısı Sedat Doğan okudu.
Açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi:
“Türk hükümeti, uzun süredir Kürdistan Bölgesi’ne yönelik hazırlığını yaptığı askeri başlattı, sürdürüyor. Sskeri harekat, komşu devletin sınırlarının ihlalidir ve uluslararası hukuka da aykırıdır.
"Türkiye, askeri harekatı bir an evvel durdurmalı, Kürdistan Bölgesi’nde bulunan 5 askeri üssü ile 38 askeri noktayı geri çekmelidir. Kalıcı çözümün ilk adımı budur. Bunun için, Türkiye’nin askeri harekatı durdurması ve askeri üslerini geri çekerek işgale son vermesi için Kürdistan Bölgesel Hükümeti’ni tutum almaya çağırıyoruz.
"Felakete yol açabilir"
"Türkiye’nin, Ukrayna-Rusya savaşının yarattığı iklimden de yararlanarak, Kürdistan Bölgesi ile Özerk Rojava’da savaş siyasetini derinleştirmesi başta can kayıpları olmak üzere yeni bir felakete yol açabilir.
"Bu nedenle ‘savaşa hayır’ diyoruz. İçeride ve sınır ötesinde Kürt halkının elde ettiği statü dahil kazanımlarına yönelik saldırılarını durdurmaya çağırıyoruz.
"Kürt meselesinde bugün geçmişten daha fazla barışçıl çözüme ihtiyaç var. İçeride, sınır ötesinde, Meclis'te, diplomasi masalarında sürdürülen savaş siyaseti çözüm üretmedi, üretmez.
"Sonuçları ağır olur"
"Muhalefete çağrımız; AKP hükümetinin izlediği savaş siyasetini desteklemeyin. AKP’nin bu savaş siyasetiyle seçim hesaplarının da olduğunu unutmadan savaşa hayır deyin.
"Hangi nedenle olursa olsun iktidarla aynı savaş çizgisinde buluşmak hatta daha şahin politikalar izlemek yanlıştır ve halklarımız için ağır sonuçları olacaktır.
"Türk, Fars, Arap halklarına çağrıda bulunuyoruz; savaşa ve işgal siyasetine hayır deyin. Ve unutmayalım ki Kürt halkı özgürleşmeden; Fars, Türk ve Arap siyaseti, aydını, toplumu özgürleşemiyor, toplumda demokrasi kalıcı gelişmiyor. Çünkü tekçi-ırkçı siyaset, iç ve dış politikayı, temel hak ve özgürlükleri, yasa, kurum, kültürü, Kürdistan ‘öncüsüyle’ şekillendirerek demokratikleşmeyi zehirliyor.
"İran Hewlêr'i füzeyle tehdit ediyor"
"Kürt siyasetine çağrımız; sömürgeci devletlerin aralarındaki çelişki ve hatta çatışmalara rağmen Kürt meselesinde anında ortaklaştıklarını defalarca gördük yaşadık.
"Bugün de Türkiye’nin Eyn İsa’dan Mahmur Kampı’na kadar uzanan askeri harekatıyla paralel Suriye iktidarı da Halep-Hesekê hattında hareketlendi. Irak, Şengal etrafına duvar örüp asker yığıyor; İran ise Hewlêr’i füzeyle tehdit ediyor.
"Gün ulusal birlik günü"
"Dört yandan kuşatılmış bu tabloda; gerek parçalarda, gerekse dört parçada Kürt siyasetinin ‘Partilerimiz ayrı cephemiz tek, ulusal özgürlük mücadelesinde aynı saftayız’ deme zamanıdır. Yani gün ulusal birlik günüdür. Kalıcı ulusal birlik kuramıyorsak iş ve eylem birliğini geliştirelim.
"En azından dost kalalım. Gün; Kürt ulusal güçlerinin farklı politik duruşlarına rağmen başta iki parçanın statüsünün korunması olmak üzere kazanımları birlikte koruma ve geliştirme günüdür. Kürt partilerinin; ‘gemisini kurtaran kaptandır’ siyasetini aşma günüdür.”
Türkiye, 18 Nisan'da Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Metina, Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerindeki hedeflere yönelik "Pençe Kilit Operasyonu"nun başlatıldığını açıkladı.
(RT)