Ali İsmail Korkmaz’ın öldürülmesine ilişkin sekiz sanığın yargılandığı davada gerekçeli karar açıklandı.
Korkmaz ailesinin avukatlarından Pınar Çelik Arpacı, kararın henüz kendilerine tebliğ edilmediğini söyledi. Avukatlar kararın tebliğ edilmesinin ardından karar duruşması günü verdikleri temyiz dilekçesinde belirttikleri gibi gerekçeli temyiz dilekçelerini iletecekler.
Ali İsmail Korkmaz davasının savcısı Mehmet Kalkan polis Mevlüt Saldoğan'a verilen 10 yıl 10 aylık hapis cezasına itiraz etmişti.
Kararda ölen kişinin Ali İsmail Korkmaz olduğunun kesin olduğu, darp edenlerin kim olduklarının açık olduğu, sanık polislerin zaten yakalama veya gözaltına alma amacıyla hareket etmedikleri bilgileri yer aldı.
"Darp ettikleri sabit"
Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Mart’ta görülen karar duruşmasında " kasten yaralama sonucu ölüme neden olma " suçundan vermiş ve iyi hal indirimi uygulamıştı.
Tutuklu polis sanık Mevlüt Saldoğan 10 yıl 10 ay, tutuksuz polis Yalçın Akbulut 10 yıl, tutuklu sanıklar İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever altışar yıl sekizer ay ceza aldı. Üç yıl dört ay hapis cezası alan tutuklu sanık Ebubekir Harlar eylemi yardım derecesinde kaldığı ve tutuklu kaldığı süre sebebiyle tahliye edilirken tutuksuz polis sanıklardan Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin'in atılı suçu işledikleri sabit olmadığından ayrı ayrı beraat etti.
Mahkeme gerekçeli kararında Akbulut ve Saldoğan’ın Ali İsmail Korkmaz’ın peşinden koştukları sırada Ebubekir Harlar’ın kendilerine doğru ve duvara yakın koşan Korkmaz’a çelme-tekme atarak duvara sıkıştırıp düşmesini sağladığı belirtildi.
İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever, Yalçın Akbulut ve Mevlüt Saldoğan’ın Ali İsmail Korkmaz’ı darp etmeye başladıkları, Korkmaz yere düştüğünde uzaklaştırdıkları sırada Saldoğan’ın geri dönerek tekmeler attığı ifade edildi.
Mahkeme, “sanıklar Mevlüt Saldoğan, Yalçın Akbulut, İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever ve Ebubekir Harlar’ın Korkmaz’a yönelik eylemlerinin sabit olup, sanıkların sabit olan eylemlerinden dolayı cezalandırılmalarına karar vermek gerektiği, diğer polis memuru sanıklar Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin’in ise maktule yönelik herhangi bir eylemlerinin sabit olmadığı” kararını verdi.
“Sanıklar Mevlüt Saldoğan, Yalçın Akbulut, İsmail Koyuncu, Muhammet Vatansever, Ramazan Koyuncu ve Ebubekir Harlar’ın maktulü darp ettikleri sabit görülmüştür.”
"Darp edilen Ali İsmail Korkmaz"
Mahkeme, Korkmaz’ın hastaneye ilk gittiğinde eyleme katılıp darp edildiğini belirtmemesinin normal olduğunu, TÜBİTAK tarafından değerlendirilip izlenen görüntüler ve Korkmaz’ın telefon kayıtlarına işaret ederek olay yerinde darp edilen kişinin Ali İsmail Korkmaz olduğunu belirtti.
Sanık Berkay Yapıcı’nın gezi eylemlerine katılması nedeniyle beyanlarına itibar edilemeyeceği iddiasına ise “bir kişinin herhangi bir eyleme ya da gösteriye katılmış olmasının tek başına ifadesine itibar edilmemesini gerektirmediği açıktır” karşılığı verdi.
“Yakalama değil, yaralama kastı”
Mahkeme, Ebubekir Harlar’ın “ilk başta maktule çelme - tekme atmak suretiyle düşme, duvara çarpma şeklinde gerçekleşen ve devam eden eylemlerinin bulunmaması karşısında eylemlerinin fiile ve meydana gelen sonuca katkısı karşısında diğer sanıkların eylemlerine yardım etme niteliğinde olduğunu” belirtti.
Mevlüt Saldoğan, Yalçın Akbulut, İsmail Koyuncu, Muhammet Vatansever ve Ramazan Koyuncu arasında ise “Korkmaz’a yönelik eylemleri gerçekleştirme konusunda eylem öncesinde fikir ve eylem birliği bulunduğunun belirlenemediğini” söyledi.
Polis memurları sanıklar Mevlüt Saldoğan ve Yalçın Akbulut’un “zaten yakalama veya gözaltına alma amacıyla hareket etmediklerinin anlaşıldığını” belirtti.
“Sanık polisler ile diğer sanıklar yönünden, CMK'da düzenlenen yakalama hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı, kasıtlarının maktule yönelik yaralama olduğu sonucuna varılmıştır.”
Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin için ise “maktule yönelik herhangi bir eylemde bulunmadıklarını beyanla atılı suçlamaları kabul etmedikleri gibi, bu sanıkların maktule yönelik darp veya benzeri bir eylemde bulunduklarını gösterir herhangi bir görüntü kaydının da tespit edilemediği” belirtildi. (BK)