Fotoğraf: Metin Aktaş – Ankara / AA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin bugünkü grup toplantısında,Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ.’nin (SADAT) önüne neden gittiğine ilişkin konuştu.
CHP lideri, partinin İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında verilen mahkeme kararına dair de şunları söyledi:
“Geçen hafta Erdoğan'ın bir siyasi intikamına tanık olduk. İstanbul İl Başkanımız Canan Hanımı mahkum ettiler. Mahkum etmekle kalmadılar bir de siyasi yasak getirdiler. Yasaklarla özellikle siyasi tutuklularla Türkiye asla yol almamıştır.
“Parti kapatmakla, farklı düşündü diye bir insanı hapse atmakla demokrasi gelmez. Demokrasi herkesin özgürce düşüncesini ifade edebildiği ortamı yaratmak demektir. Benim söylemime katılmayabilirsiniz ama dinleyebilirsiniz.”
Gezi davası tutuklularının da yalnız olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Onlarla, aileleriyle, onların düşünce ve idealleriyle beraber olacağız. Mücadelemiz demokrasi, insan hakları, yargı bağımsızlığı, kadın erkek eşitliği mücadelesidir. Mücadelemiz hakkı, hukuku bu ülkede inşa etme mücadelesidir” dedi.
“Devletin hassas konularının tartışıldığı yerde”
Kılıçdaroğlu, SADAT’a neden gittiğiyle ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Kurucusu, Erdoğan'ın eski danışmanı emekli bir general. Kâr amaçlı şirketin yöneticisi, bu kişi Erdoğan'ın danışmanlığını yaptığı dönemde devletin en hassas konuların tartışıldığı masada aynı zamanda. Bir danışman ordudan atılmış Erdoğan bunu kendisine baş danışman olarak alıyor. Devletin en hassas konularının tartışıldığı yerde bu da orada oturuyor.
“Devletin kârı nerede? Ne iş yapıyor? Resmi sitesindeki ifadeler: suikast, gayrı nizami harp, istihbarat, gerilla, psikolojik harp harekatı, sokak hareketleri tetkikleri anlatılıyor, tedhiş. Bunun Türkiye Cumhuriyeti devletinin cumhurbaşkanlığı danışmanlığında ne işi var?
“Oraya gittik. Engin Bey zile bastı. Bu SADAT'ın görevi amacı nedir bilgilenmek istiyoruz… İki kişi gitti haber verelim dediler, bir daha da gelmediler. Bu kadar da korkak bir yapı.
“Sana ne danışmanlığı verdiler?”
“Erdoğan'a da sormak isterim; bir, bunlar senin yanında hizalandılar. Sana ne danışmanlığı verdiler? Çık bu millete anlat kardeşim. İki, sen bunları ne için kullandın? Bunlarla mı bizi korkutamaya çalışacaksın? Sen kim olursan ol CHP'yi ve onun bireylerini asla korkutamazsın.”
“Buradan milletimize de seslenmek isterim. Bu para için mehdilik hikâyeleri anlatan şirketin ve yapıların karşısında daha güçlü daha kararlı ve daha cesur bir şekilde karşılarında dimdik durmalıyız.
“Psikolojik harbin ortasındayız”
“Buradan benzer bütün yapılara, birilerinin katipliğini yapan mektupçu mafyalara kendini derin devlet ilan etmiş müptezellere, milletimizin özgürlüklerini tehdit etme gafletinde bulunanlara da sesleniyorum; haddinizi bilin.
“Aynı zamanda bir psikolojik harbin ortasındayız. Bu kurumlar sarayla iş birliği yaparak pek çok pozisyonlar yaratabilirler pek çok yalan yanlış söylemler geliştirebilirler. O nedenle SADAT'a gittim. Herkesin dikkatini çekmek için gittim.” (AS)