Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) arasında genel başkanlar düzeyinde yapılan koalisyon görüşmesi sonrası Kemal Kılıçdaoğlu açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu toplantıdan koalisyon sonucunun cıkmamasının nedenini "Koalisyon önesi" gelmedi şeklinde açıkladı.
"14 ilke sunduk"
Kılıçdaroğlu koalisyon görüşmelerine başlarken 14 ilke saptadıklarını belirtti: “Yeni anayasa, emekliye ikramiye, asgari ücret. Sayın cumhurbaşkanının anayasal sınırları içine çekilmesi gibi 14 temel ilkemizi saptadık ve bu ilkeleri kamuoyuyla paylaştık. Dedik ki bunlar aslında evrensel ilkelerdir. İtirazı olan varsa çıksın şu ilke yanlıştır desin.”
Kılıçdaroğlu görüşmelerin başlanıgıcının olumlu olduğunu söyledi: "13 Temmuz’da Sayın Davutoğlu CHP’yi ziyarete geldi. Oldukça güzel bir görüşmemiz oldu. Sıcak, entelektüel derinliği olan bir görüşme oldu."
Bu ilk görüşmede Davutoğlu’na "Türkiye sorunlarını aşabilecek bir hükümet kurmak istiyorsa yüksek profilli bir hükümetin kurulması lazım, yani yeterli ağırlığı olan, reform yapabilecek, anayasayı değiştirebilecek bir yapı gerektiğini" söylediğini belirtti.
Kılıçdaoğlu bu görüşmede şu sorunları dile getirdiğini söyledi: "Türkiye ekonomik açıdan, dış politika açısından, ciddi sorunlarla karşı karşıya. Türkiye bu sorunları aşmak zorunda, o nedenle kurulacak hükümetin dört yıllık hükümet olması lazım."
"Oy kaybetme hazırız"
"Bizim için önemli olan CHP değil, Türkiye. Her seferinde söyledik. Biz Türkiye’nin çıkarları için, bu ülkenin insanlarının herhangi bir sorunla karşılaşmaması için elimizi taşın altına koymaya hazırız dedik, oy kaybetmeye de hazırız dedik. bu kadar açık net düşüncelerimizi paylaştık."
Kılıçdaroğlu koalisyon görüşmelerinden sonuç çıkmama nedeni olarak “Bize koalisyon önerisi gelmedi. Bize seçim hükümeti önerisi geldi” dedi.
"Sayın Davutoğlu, bize iki öneri getirdi. Kısa süreli bir seçim hükümeti, ki bu beraber oluşturulabilir veya biz, azınlık hükümeti kurarsak bizi dışardan destekler misiniz? Kendisine şunu ifade ettim, önerilerinizi aldım, partimizin yetkili organlarına götüreceğim. Ondan sonra görüşümü size beyan edeceğim. MYK’da iki öneriyi de görüştük. MYK’mız bir karar aldı, ilk başta Sayın Davutoğlu’na söylediğimiz kararı yine tekrarladık. Türkiye’nin çok ciddi sorunları var, yüksek profilli bir hükümetin olması gerekiyor, en az dört yıllık bu koalisyonun görev yapması gerekiyor. Koalisyon ortaklarının birbirleriyle kenetlenmeleri gerekiyor. Bu görüşümüzü de paylaştık.
"Koalisyon önerisi gelmedi"
Bize şu ana kadar bir koalisyon önerisi gelmiş değildir. Bir seçim hükümeti önerisi gelmiştir. Üç aylık bir süre içinde, belli konuları yapalım, gündemimizi oluşturalım, üç ay içerisinde bunları yaptıktan sonra da seçime gidelim. Bunlar MYK’nın aldığı karara uygun değil."
"Milli iradeden nasıl söz edeceksiniz?"
Kılıçdaroğlu, seçimlerden çıkan sonuçla bir formül bulunmasının gerektiğini belirtti ve "Milli iradeye saygı şudur. Milli irade siyasi partiler arasında oy bölüşümü yapmışsa, tek başına iktidara getirmemişse, liderlere düşen bir koalisyon oluşturmaktır. Eğer siz ben koalisyonu oluşturamıyorum, seçime gideceğim derseniz, e o zaman siz milli iradeden siz nasıl söz edeceksiniz? Bunun denenmesi gerekiyordu. Türkiye’nin tarihi bir fırsatı kaçırdığını düşünüyorum" dedi.
"Çözümsüz hale getiren siyasi yöneticiler"
Basın toplantısının soru cevap bölümüne geçmeden önce Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle tamamladı:
Sözlerimi noktalarken şunu da ifade edeyim. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Türkiye büyük bir ülkedir, güçlü bir ülkedir. Kendi sorunlarını aşabilecek kapasiteye sahip bir ülkedir. Biz kendi ülkemize güveniyoruz. Sorunları çözebiliriz. Sorunları çözümsüz hale getiren, üzülerek ifade edeyim, siyaset kurumunun başındaki yöneticilerdir. Biz halkımıza da güveniyoruz. Verdiği oyları başımızın üstünde taşıyoruz.
Bu çerçevede yola çıktık, bu çerçevede geldiğimiz nokta bu. Bundan sonraki takdir yüce milletimize ait. (HK)