Kuzey Kıbrıs'ta maaşlarını alamayan ve sigortaları ödenmeyen Lefkoşa Türk Belediyesi çalışanlarının sürdürdüğü grev, bugün Sendikal Platform bünyesindeki tüm sendikaların da katılımıyla genel greve dönüştü.
bianet'e konuşan Belediye Emekçileri Sendikası (BES) Genel Sekreteri İbrahim Taşarkan, iki buçuk aydır maaş ve sigortalarının yatırılmaması nedeniyle iş başı yapmadıklarını söyledi.
Dün yapılan eylemlere polisin sert müdahalesini de eleştiren Taşarkan, 23 kişinin darp edilerek gözaltına alındığını, bir kişinin de polis dayağı nedeniyle hastaneye kaldırıldığını söyledi.
"Sadece maaş ve sigortamızı istiyoruz"
İki buçuk ay önce başlanan iş bırakma eyleminin birinci haftasında grev yapmalarının yasaklandığını belirten Taşarkan, buna rağmen iki buçuk aydır grevlerini sürdürdüklerini, bugün Sendikal Platform bünyesindeki tüm sendikaların bir günlük genel greve başlamasıyla da Kıbrıs'ın kuzeyinde hayatın durduğunu söyledi.
"İki buçuk aydır defin çalışanları dışında tüm belediye çalışanları grevde. Bundan sonraki süreçte de direnişimiz devam edecek.
"Biz maaşlarımıza zam istemedik, ekstra talebimiz olmadı. Biz sadece maaşımızın gününde ödenmesini, sigortamızın ve ihtiyat sandığımızın yatırılmasını istiyoruz.
"Maalesef öyle bir hükümetle karşı karşıyayız ki bu kadar basit sorunları çözemiyorlar.
Ödenmeyen maaşlarımız ödenene kadar, ihtiyat sandığımız ve sigortamız yatırılana kadar bu direnişimizi sürdüreceğiz.
"Belediyeyi batırdılar"
Lefkoşa Türk Belediyesinin çalışanlarının maaş ve sigortalarını neden yatırmadığını sorduğumuz Taşarkan, belediyenin batırıldığını ifade ediyor.
"Belediye gereksiz yatırım ve ihalelerle batırılmış durumda. Biz aylardır bunu dillendiriyoruz ama dinlemediler. Ancak en son Sayıştay raporuyla da bu belgelendi.
"Şu anda Ziraat Bankası'ndan 90 milyon liralık borç yapılandırma sürecine girildi. 10 yıl daha Lefkoşa Belediyesi borç altına sokuldu. Bu nedenle emekçilerin paraları ödenmiyor."
Kıbrıs Sosyalist Partisi: Suçlu Ankara
Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Genel Sekreteri Mehmet Birinci de yaptığı basın açıklamasında belediye çalışanlarının iki buçuk aydır grevde olmasına rağmen sorunun çözülemediğini belirtti.
Yaşanan gelişmelerin Kıbrıs'ın kuzeyinde ayrı bir devlet kurmanın ekonomik akla uygun olmadığını gösterdiğini belirten Birinci, Kıbrıs'ın kuzeyinde Türkiye Cumhuriyeti tarafından kurulan alt yönetimin kendi yasalarına uymaktan aciz olduğunu ifade etti.
"Belediyelerin büyük çoğunluğu, yasak olmasına rağmen çalışanlarının sosyal sigorta, ihtiyat sandığı ve gelir vergisi yatırımlarını yatırmamaktadırlar.
"Toplumsal düzen tam bir kaos içindedir. Ve bu ayıbın suçlusu Ankara'dır. Kendi gözündeki merteği göremeyen Egemen Bağış Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümetine KKTC'nin borç verebileceğini söylerken gülünç bile olamamakta, kuzey Kıbrıs halkıyla dalga geçtiği için işçilerin, emekçilerin öfkesini toplamaktadır. Ankara'nın mali gücü kuzey Kıbrıs sömürgesini yönetmeye yetmemektedir.
"Belediye emekçileri ne maaş artışı istedi, ne de çalışma saatlerinde kısıtlama istedi. Onlar yasaları yapanların, kendi yaptıkları yasalara sahip çıkmalarını, emekçileri sigortasız ve ihtiyat sandıksız çalıştıranların işledikleri suçların cezasız kalmamasını, emeklerinin karşılığı olan maaşlarını istedi.
"Ülkeyi yönetmekten aciz olan sömürge idaresi haklarını arayan emekçilerin sorunlarına tam on aydır çözüm getiremedi. Ülkenin diğer mali sorunlarını da çıkmazlara sokan bu sömürge idaresi militarist ve faşist yüzünü daha fazla saklayamayarak işçileri copladı ve işçi liderlerini tutukladı.
"İçine düştüğü kaosu aşamayan faşist sömürge idaresi kendi yasa tanımazlığının ve hukuk dışılığının bedelini işçilere ödetmeye kalkışmıştır. Kendi yarattıkları sorunlar yumağının içinden çıkamayınca çareyi işçi sınıfımıza ve onun demokratik örgütleri olan sendikalarımıza saldırmakta bulmuştur. Faşist sömürge rejimi yarattığı karmaşa ortamını fırsat bilerek sendikalarımızı zayıflatmayı ve yok etmeyi hedeflemiştir.
"BES emekçilerinin ve tüm sendikalarımızın mücadelesi demokratiktir ve haklıdır. Bu haklı mücadeleyi destekliyoruz ve her meslekten, her dinden, her dilden ve etnik kökenden tüm emekçileri ve halkımızı bu mücadeleyi desteklemeye çağırıyoruz.
"Meclis ve valilik kuşatma altına alınmalı"
Genel grevin süresinin her şey göze alınarak uzatılması gerektiğini belirten Birinci, Belediye Başkanı ve ülke yönetimi için referandum talep edilmesi gerektiğini söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Belediyeyi batağa sürükleyen Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi derhal geri çağrılmalı, işbirlikçi hükümet ve Cemal Bulutoğluları derhal istifa etmelidir. Bu sağlanana kadar grevci emekçiler KKTC meclisi ve valilik konumundaki Türkiye Cumhuriyeti elçiliği barışçıl bir kuşatma altına alınmalı ve giriş çıkışlar tamamen engellenmelidir."
DİSK Kıbrıslı emekçilerin yanında
Kıbrıs'ın kuzeyinde yaşanan gerginlikle ilgili olarak bir yazılı açıklama da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'ndan (DİSK) geldi.
DİSK Genel Başkanı Erol Ekici Kıbrıs'ta yaşanan gelişmelerle ilgili yaptığı basın açıklamasında Kuzey Kıbrıs hükümetinin, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinden öğrendiği baskıcı yöntemleri ve Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) örnek aldığı ekonomik önlemleri kullanmaya devam ettiğini söyledi.
"Kıbrıslı işçilerse ekmekleri ve onurları için direniyorlar. Son olarak BES Genel Merkezi'ne yönelik saldırı sonucunda aralarında BES Genel Başkanı Savaş Bozat'ın da bulunduğu çok sayıda sendika üyesi şiddet kullanılarak hukuksuz bir biçimde gözaltına alındı.
"Lefkoşa Türk Belediyesi Ağustos ayından bu yana belediye çalışanlarının maaşlarını ödemiyordu. Sigorta primlerinin ödenmesinde de sıkıntılar yaşanıyordu. BES durumu protesto etmek için 15 Ekim'de süresiz grev başladı. Kuzey Kıbrıs Bakanlar Kurulu grevin 60 gün süreyle ertelenmesine karar vermiş ancak işçiler greve devam ettiler. Başbakan İrsen Küçük ise işçileri işten çıkartmakla tehdit etmişti.
"Dün BES tarafından düzenlenen protesto gösterilerinin ardından BES Genel Merkezi yönetim kurulu toplantısı sırasında arama izni olmaksızın polis tarafından adeta basılarak BES Genel Başkanı Savaş Bozat'ın da bulunduğu 23 kişi hukuksuz bir biçimde gözaltına alındı." (EKN)