18'i tutuklu, 46 gazetecinin yargılandığı "KCK Basın Davası"nın bugün Silivri'deki İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmasında Ayşe Oyman, Sibel Güler ve Dilek Demiral tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Bir sonraki duruşma 5 Mayıs 2014'e ertelendi.
Duruşmaya, mahkemeyi protesto eden tutuklu ve tutuksuz gazeteciler katılmadı.
Gazetecilere Özgürlük Platformu adına Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Recep Yaşar, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Uğur Güç, TGS İstanbul Şube Başkanı Gökhan Durmuş, Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz, Halkların Demokratik Partisi'nden Gençay Gürsoy’un izlediği duruşmada Mahkeme Başkanı Kazım Kahyaoğlu, reddi hakim talebinin reddine yapılan itirazın 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildiğini açıkladı.
Özel Yetkili Mahkemeler’in (ÖYM) kaldırılmasına ilişkin 6526 sayılı yasanın Cumhurbaşkanı’na gönderildiğini hatırlatan Kahyaoğlu " Yasa sonrası yetki ve görevlerimiz sona erecek. Bu nedenle esasa ilişkin işlem yapmayacağız" dedi.
Kanar: Heyetiniz mahatabımız değildir
Duruşmada söz alan savunma avukatlarından Ercan Kanar, "Artık heyetiniz savunma makamının muhatabı olmaktan çıkmıştır" şeklinde konuştu.
"Bu dava siyasal bir projedir. Bugün birbirine düşen iktidar güçlerinin ortak siyasi projesidir. Farklı düşünenleri ötekileştiren projedir. Ceza yargılaması hukukuna uygun olmayan siyasi bir saldırıdır. Ancak burada yargılanan müvekkillerimiz olmadı, iddianamenin kendisi yargılandı. Gerek müvekkiller gerek bizler, yargılamayı mahkum etmiştir. Sizin faaliyetleriniz de hukuki değil, operasyonel olmuştur."
TMK kaldırılmadığı sürece adil yargılamanın hiçbir mahkemece yapılamayacağını söyleyen Kanar halihazırdaki yargılamayla müvekkillerinin özgürlüklerinden yoksun kılındığını ve inanç, düşünce ve kanaat özgürlüklerinin engellendiğini söyledi.
Zincir: Gazetecileri tutuklayan AKP-Gülen ittifakı
Duruşmayı söz alan avukat Sinan Zincir de gazetecilerin duruşmaya gelmeme kararını mahkemeye ileterek gazetecilerin gazetecilerin gerekçelerini şöyle açıkladı:
“Müvekkillerim, Terörle Mücadele Kanunu kaldırılmadığı sürece var olan ya da yeni kurulacak mahkemelerin meşruiyeti olmadığını ve cezaevlerinde 500’e yakın hasta tutuklu varken ve tahliye edilmezken yolsuzluk yapanların özgürlüklerine kavuşturan hukuku tanımayacaklarını söyleyerek mahkemeyi boykot ettiler.
“Kürt gazetecileri, öğrencileri, avukatları tutuklayanlar AKP ve Fethullah Gülen cemaati ittifakının yargısıdır. İddianameyi hazırlayanlar Gülen cemaatinin savcısıdır. Tarih müvekkillerimizin haklılığını ortaya çıkarmıştır.”
Zincir “tahliye değil, özgürlük” talep ettiklerini söyledi.
Savcının tüm tutuklularının tutukluluklarının devamını talep ettiği duruşmada, mahkeme ara verdi. (EA/EKN)