KCK Yürütme Konseyi üyesi Murat Karayılan, Ankara’da yaşamını yitiren insanların vasiyeti gereği eylemsizlik sürecini uygulayacaklarını söyledi.
Fırat Haber Ajansı’nın (ANF) haberine göre, telsiz aracılığıyla gerillalara seslenen Karayılan, Ankara’da yaşanan katliam ve KCK’nin ilan etmiş olduğu eylemsizlik kararı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Eylemsizlik süreci boyunca üzerlerine gelinmedikçe ve halka dönük saldırılar olmadığı müddetçe herhangi bir eylem yapılmaması talimatını veren Karayılan, yol kontrolü yapan grupların da kontrolleri bırakarak üs alanlarına dönmelerini söyledi.
TIKLAYIN - KCK EYLEMSİZLİK KARARI ALDI
Karayılan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“Saldırı kardeşlikten yana olanlara yapıldı”
“Seçime savaşla gitmek ve iktidarda kalmak isteyen AKP zihniyetinin geliştirdiği topyekun savaş kapsamında barış mitingi kana bulanmıştır.
“Halkların kardeşliğinden, bir arada yaşamadan ve barıştan başka bir amacı olmayan; kan dökülmemesi için bir araya gelmiş olan mitinge karşı çok hunharca ve büyük bir alçaklıkla bombalı saldırı yapılmıştır.
“Bu saldırı bize, barışa, kardeşliğe yapılmış bir saldırıdır; demokrasiden, barıştan, kardeşlikten yana olan herkese karşı yapılmış bir saldırıdır.
“Önceki saldırıların devamı”
“Ankara’da gerçekleştirilen bu katliam, seçimlerden önce Adana ve Mersin’de, 5 Haziran günü Amed’de, 20 Temmuz günü Suruç’ta gerçekleşen bombalı saldırıların bir devamıdır.
“Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde, yani Türkiye’de en çok korunan, kuş bile uçmayacak düzeyde denetim altında tutulan bir şehirde böylesi bir katliamın gerçekleşmiş olması her şeyi açık ortaya koymaktadır.
“Biz bu devlete karşı mücadele eden bir güç olarak çok iyi biliyoruz ki, polisin ve MİT’in bilgisi veya göz yumması olmadan, iki intihar eylemcisinin bu şehre girip eylem yapması kolay bir şey değildir.
“AKP iktidarı için…”
“Bu katliam, AKP’nin iktidarının devam etmesi için Kürt halkına ve sosyalist güçlere karşı yapılmış bir saldırıdır. Bu, gizlenmesi mümkün olmayan ve hiç kimsenin gizleyemeyeceği bir gerçektir.
“Normal koşullarda yapılacak olan seçimlerle iktidarı yeniden garantileyemeyeceğini gören bu zihniyet, bütün dengeleri alt üst edecek çabalar içerisindedir.
“Amaç eylemsizliği bozmak”
“Tam da eylemsizliğin ilan edileceği gün, böylesine hunharca, eşine ender rastlanır bir vahşetle, barış isteyen insanların canına kıyılmıştır. Elbette ki bu saldırılar karşılıksız kalmayacaktır ama bunların birincil amacının eylemsizlik sürecini bozmak olduğu görülmelidir.
“Nasıl ki Suruç’ta katliam yapıp, ardından 24 Temmuz günü topyekun savaşı başlattılarsa, şimdi de bu katliamla eylemsizlik sürecini bozmak istiyorlar. Bu değerli ve güzel insanların kanlarını dökerek bizlere ulaştırdığı vasiyeti doğru okumak durumundayız.
“Biz onların vasiyetinin gereği olan eylemsizlik sürecini tereddüde düşmeden yürüterek onlara cevap olmak zorundayız. Bu anlamda eylemsizlik sürecini bozmayacağız.
“Bu açıdan tüm birliklerimizin bugün itibarıyla eylemsizlik pozisyonunu geliştirmesi önemli bir tutum olacaktır.
“AKP uymayacak”
“Hunharca yapılan bu katliamla birlikte geliştirmek durumunda olduğumuz eylemsizlik sürecine, AKP’nin uymayacağı açıktır.
“Bu nedenle tüm arkadaşlar bizim geliştirdiğimiz bu sürecin tek taraflı bir tutum olduğunu ve olacağını iyi bilmelidir. Kuşkusuz bizim tutumumuz onlar halkımıza ve güçlerimize saldırı yapmadıkça, eylem planlamamak ve yapmamaktır.
“Fakat onlar saldırı yaptığında kendi meşru savunma hakkımızı kullanacak ve yine misilleme hakkımız çerçevesinde gereken cevabı vermek durumunda olacağız.
“Belirttiğimiz gibi devlet güçlerinin halkımıza ve gerilla güçlerimize saldırmaması halinde ise herhangi bir askeri eylem faaliyetinde bulunmamalıyız.”
“Yol denetimleri bitsin”
“Şimdi bir çok alanda gerillanın yol denetimleri var. Bu eylemsizlik süreci nedeniyle yol denetimleri sona erdirilmiştir.
“Yol denetimi pozisyonunda olan güçlerimiz yol hattından üs alanlarına çekilebilirler.
“Polis mahalleleri basmamalı”
“Yine bilindiği gibi bazı şehirlerde bazı mahalleler öz yönetimlerini ilan etmiş, buralar daha çok halkın ve gençliğin denetimi altındadır. Herhangi bir çatışmaya mahal vermemek için en azından bu aşamada polis kuvvetleri bu mahallelere baskın yapmayı düşünmemelidir. Eğer böyle bir yönelime girerse çatışmalar yaşanır.
“Buralarda bulunan halkın ve gençliğin polis zulmünden kendini korumak amacıyla kendi mevzilerini koruma ve savunma hakkı vardır. Kısacası eylemsizliğin her iki tarafça uygulanması halinde herkes bulunduğu yerde durmalıdır.
“Eğer devlet güçleri de buna uyarsa, güçlerimiz hiçbir biçimde eylem yapmamalıdır.” (EKN)