Fotoğraf: csgorselarsiv.org
UN Women ve UNDP’nin Women Deliver Konferansı’nda ortaklaşa yayınladıkları son raporda, dünyada kadınların yalnızca yüzde birinden azının cinsiyet ayrımcılığının çok daha az hissedildiği, kadının güçlü olmasına izin verilen ülkelerde yaşadığı tespit edildi.
Son rapora göre kadınların çoğunluğu, cinsiyet ayrımcılığının yoğun olarak hissedildiği ülkelerde yaşıyor. Raporda, dünyadaki 3 milyar 100 bin kadının cinsiyet ayrımını derinden hissettiği, dünyada kadınların yüzde 90’ının cinsiyet eşitliğinin az ve yetersiz olduğu ülkelerde yaşamak zorunda olduğu açıklandı.
Türkiye ‘kadına karşı ayrımcılığın yoğun olduğu ülkeler’ arasında
Raporun hazırlanması için aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 114 ülkede cinsiyet ayrımcılığıyla ilgili kapsamlı araştırma ve anketler yapıldı. İncelenen 114 ülkenin hiçbirinin tam olarak cinsiyet eşitliğine ulaşamadığı tespit edildi. Türkiye, kadına karşı ayrımcılığın yoğun yaşandığı ülkeler arasında yer aldı.
Kadınların Güçlenmesi Endeksi (WEI), kadınların seçim yapma ve fırsatları değerlendirme şansını ve özgürlüğünü beş farklı kategoride ölçtü. Bunların sağlık, eğitim, katılım, karar verme ve kadına yönelik şiddet başlıkları olduğu kaydedildi.
Raporda yayınlanan ikinci endekste ise Küresel Cinsiyet Eşitliği Endeksi (GGPI) kullanıldı. Endekste kadın ve kızların sağlık, eğitim, katılım ve karar verme gibi insani gelişmenin temel boyutlarında maruz kaldığı eşitsizlikler değerlendirildi.
Raporun bulgularını yorumlayan BM Kadın Birimi İcra Direktörü Sima Bahous şunları söyledi: “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile küresel toplum toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi konusunda güçlü bir taahhütte bulunmuştur. Ancak, bu yeni endekslerle ülkeler arasında kadınların tam potansiyelinin gerçekleştirilemediği, büyük toplumsal cinsiyet uçurumların yaygın olmaya devam ettiği, dolayısıyla tüm Hedeflerin gerçekleştirilmesi yönünde ilerlemenin engellendiği ve yavaşlatıldığı açıkça görülmüştür. Bu nedenle, toplumsal cinsiyet eşitliği vaadinin yerine getirilmesi, kadınların ve kız çocuklarının insan haklarının güvence altına alınması ve temel özgürlüklerinin tam olarak gerçekleştirilmesi için sürekli çaba sarf edilmesi gerekmektedir.”
Raporda, cinsiyet ayrımcılığının azaltılması konusunda hükümetlere tavsiyelerde bulunuldu.
– Eğitimde eşitlik: Dijital çağda kadınları ve kız çocuklarını güçlendirmek için beceri ve eğitim kalitesindeki farkları kapatın.
– İş, yaşam dengesi ve ailelere destek: Uygun fiyatlı kaliteli çocuk bakım hizmetleri, ebeveyn izni programları ve esnek çalışma düzenlemeleri dahil olmak üzere iş ve yaşam dengesini ele alan politika ve hizmetlere yatırım yapın.
– Kadınların eşit katılımı: Kamusal hayatın her alanında cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik hedefler, eylem planları belirleyin. Kadınların geride kalmasına neden olan ayrımcı yasa ve düzenlemeleri ortadan kaldırın.
– Kadına yönelik şiddet: Şiddeti önlemeye, sosyal normları değiştirmeye, ayrımcılık yapan yasaları ve politikaları ortadan kaldırmaya odaklanan kapsamlı önlemler uygulayın.
(EMK)