bianet, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve cinayet konusunda sürdürülen mücadeledeki gelişmeler, saldırganlara verilen cezalar ve "olumlu" ve "olumsuz" yargı kararların çetelesini tutuyor.
* Gelişmeler
Müftülük Yasası Meclis’ten geçti
Kadınların haftalardır “Bu Yasalar Böyle Geçmez” kampanyasıyla karşı çıktığı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, dün gece TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek, yasalaştı. Yasayı “İsteseniz de, istemeseniz de Meclis’ten geçecek” diye konuşan Cumhurbaşkanı 2 Kasım’da imzaladı.
Kadınlar #BenDe dedi
Hollywood’un ünlü yapımcılarından Harvey Weinstein’ın kariyeri boyunca çok sayıda kadını taciz ve cinsel saldırıda bulunduğunun ifşa edilmesinin ardından, tüm dünyadan kadınlar, #MeToo etiketinin yanına kendi dillerinde “ben de” yazılı etiketlerle, yaşadıkları cinsel taciz ve cinsel saldırı hikayelerini sosyal medya hesaplarından paylaştı.
Sedef Çakmak, Rainbow Rose Başkanı seçildi
LGBTİ aktivisti ve Beşiktaş Belediye Meclis Üyesi Sedef Çakmak, Avrupalı sosyal demokrat ve sosyalist partilerin LGBTİ ağı Rainbow Rose Yönetim Kurulu Başkanı seçildi.
* Yargı kararları
Cinayet
* İzmir'de 15 Haziran'da dini nikahlı karısı Dilek Mamalı'yı (51) öldüren M.S.'nin kasten öldürmek suçundan müebbet hapis istemiyle yargılanmasına İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Görülen duruşmada tanıklar dinlendi, Mamalı'nın yakınları Dilek Mamalı'nın psikolojik şiddet gördüğünü ve öldürülmekten korktuğunu söyledi. Mahkeme heyeti ara kararında, olay günü görev yapan sağlık ve emniyet görevlilerinin tespiti için emniyet ve sağlık müdürlüğüne müzakere yazılmasına ve sanığın tutukluk halinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 7 Aralık'ta.
* İzmir'de 12 Temmuz 2016'da nişanlısı Sibel Çelik'i tecavüz ettikten sonra öldüren firarı H.Y. ve kardeşi S.Y.'nin yargılanmasına İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Tutuklu sanık S.Y.'nin avukatı raporların incelemek için ek süre talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek Adli Tıp raporunun beklenmesi, baz istasyonu raporlarının ayrıntı olarak düzenlenmesi ve eksik tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 6 Aralık'a erteledi.
* Adana'da 20 Temmuz'da dini nikahlı karısı Fatma Özkale'yi öldüren H.K.'ye tutuklu yargılandığı Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesinde kasten öldürmeden tahrik indirimiyle 18 yıl, ruhsatsız silah taşıma suçundan da 2 yıl olmak üzere toplam 20 yıl hapis cezası verildi. Sanık savunmasında "Bana 'Seni adam yerine koysaydım resmi nikah yapardım.' dedi. Çocuğumuzun da benden olmadığını söyleyip ağır küfürler etti. O anda çıldırdım. Şuurumu kaybetmişim. Kendime geldiğimde elimde silah vardı, eşim de kanlar içindeydi." dedi.
* Diyarbakır'da 15 Eylül 2013'te karısı Canan Tanış'ı 16 yerinden bıçaklayıp, boğazını keserek öldüren V.T.'ye tahrik indirimiyle verilen 20 yıllık hapis cezası, Yargıtay tarafından 'az indirim uygulandığı' gerekçesiyle bozulmuştu. Yeniden yapılan yargılamada, Canan Tanış'ın 'gayri ahlaki ilişkisi' olduğunu belirten mahkeme, cezayı 15 yıl 10 aya düşürdü. Gerekçeli kararda, eşini öldüren sanığın eyleminin canavarca hisle işlenmediği, bu nedenle cezayı arttıran 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' hükümlerinin uygulanmadığı belirtildi.
* Kocaeli'nde Ekim 2015'te arkadaşının karısı Hacer Çetindağ'u öldüren E.K.'nin Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesinde tutuklu yargılandığı davada karar verildi. E.K. kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezasına, konut dokunulmazlığını ihlalden 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Geçen celselerde davaya sanık olarak dahil edilen Hacer Cetidağ'ın kocası S.Ç. ise suçsuz olduğunu belirterek, beraatini talep etti. Mahkeme heyeti S.Ç.'nin üzerine atılı suça dair somut ve maddi delil elde edilemediğinden beraatine karar verdi.
* Sakarya'da Suriyeli 9 aylık hamile Emani Al Rahmun'a tecavüz ettikten sonra öldüren, 11 aylık oğlu Halaf Al Rahmun'un ise boğarak öldüren B.C. ve C.B. hakkında hazırlanan iddianame Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Tutuklu sanıklar tasarlayarak canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme, gebe olduğu bilinen kadını öldürme, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme, nitelikli cinsel saldırı suçlamalarıyla 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanacaklar.
* Ankara'da 13 Eylül 2014'te ses sanatçısı Hatice Kaçmaz'ı öldüren O.M.'ye öldürme suçundan verilen cezanın Yargıtay Başsavcılığınca bozulması istendi. Yargıtay Başsavcılığı tebliğnamede, yerel mahkemenin yaptığı gibi “tasarlayarak öldürme” suçunun unsurları sıralandı. Tebliğnamede, buna göre, yüzlerce kez arayan, kısa mesajlar gönderen sanığın, “son kez görüşelim” diyerek Kaçmaz’ı buluşmaya ikna ettiği anımsatıldı. Sanığın 19.9 cm’lik bir bıçak alarak, bıçağı çorabına bağladığı, yeniden reddedilince Kaçmaz’ı yoğun kasıt altında, vücudunun hayati organlarının bulunduğu bölgeleri dahil 15 kez bıçakladığı vurgulandı. Tebliğnamede, cinayetin öfke patlaması altında işlenmediği, düşünme, karar, planlama ve icra safhalarının bulunduğu kaydedildi ve kararın bozulması istendi. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında Yargıtay içtihatlarına göre tasarlayarak öldürme suçunun oluşması için “karar verme, ruhi sükunete rağmen kararından vazgeçmeme, plan yapma” unsurlarının bulunması gerektiğini belirtmiş. Kararda, sanığın maktüleyi önceden tehdit etmediği, aralarında tartışma geçtiğine yönelik tanık bulunmadığı belirtilerek, “Maktule ile evlenmeyi isteyen sanık, maktülenin bir türlü kabul etmemesi, ayrılma düşüncesini kendisine açıklaması sonucu içindeki tutku derecesindeki aşırı sevgiden kaynaklı duygusallığın etkisi ve ruh hali üzerinde yarattığı hiddetle yanına bıçak alarak, o hiddetin sonucu olarak maktuleye bıçak darbelerini vurmuştur” denmişti.
* Antalya'da Nisan 2016'da komşusu Nuran Soydinç'i apartman boşluğunda defalarca bıçaklayıp, boğazını keserek öldürdüğü suçlamasıyla tutuklanan H.Ö.'nün yargılanmasına Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Duruşmaya Duruşmaya tutuklu sanık, Nuran Soydinç'in çocukları, sanık avukatı ve Soydinç'in yakınları katıldı. Duruşmada sanık, Soydinç'i kendisine bıçakla saldırdığı için öldürdüğünü söyledi. Soydinç'in kızı ve tanıklar, cinayeti ve erkeğin Soydinç'i daha önce defalarca tehdit ettiğini söyledi. Sanık avukatı, müvekkilinin olay esnasında akıl sağlığının yerinde olup olmadığının tespit edilmesi amacıyla adli tıptan rapor alınmasını isteyerek, müvekkilinin kendi kendini yaralamasının söz konusu olmadığını, Soydinç'in müvekkilini yaraladığını iddia etti. Dava, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için ertelendi.
* Muğla'da geçen yıl sevgilisi Hafize Müjde Özer'i tabancayla öldürmekle suçlanan B.K.'nin ömür boyu, cesedi ormanlık alana götürüp atmasına yardımcı olduğu ileri sürülen V.K.'nın ise 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalarına Bodrum 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmada, sanık Kunuk'un avukatı "Müvekkilim sevdiği kadına şaka yapıp, korkutmak istemiştir. Burada bilinçli bir öldürme olayı söz konusu değildir. Bu nedenle tahliye talebi ile ilgili kararı, mahkeme heyetine bırakıyorum" dedi. Duruşmada istenen bilirkişi raporlarının gelmediği belirtildi. Güvercinlik Jandarma Komutanlığı'na ait olay gününe ait kamera kayıtlarının da incelemeye alınması ve dosyaya eklenmesi istendi. Sanık V.K.'nın avukatı, daha önceki duruşmada olduğu gibi, müvekkilinin yat kaptanlığı dışında başka bir işi olmadığını ve yurt dışı yasağı adli kontrol tedbirinin uygulanmaya devam etmesinin işsiz kalmasına ve mağduriyetine sebebiyet verecek nitelikte olduğunu belirterek, yasağın kaldırılmasını talep etti. Bu talep, mahkeme heyeti tarafından kabul edilmedi. Mahkeme heyeti, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyelerinin davaya müdahil olma isteği ile olay yerinde keşif yapılması taleplerini de reddetti. Mahkeme heyeti, B.K.'nin tutukluluk, V.K.'nın ise adli kontrol ve yurt dışı çıkış yasağının devamına karar verip, bilirkişi raporlarının beklenmesi ve Güvercinlik Jandarma Karakolu kamera kayıtlarının beklenmesi için duruşmayı erteledi.
* Antalya'da 18 Şubat'ta karısı Cemile Şentürk'ü (29) tabancayla öldüren, bacanağı M.Ş.'yi yaralan V.Ş.'nin iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasına Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Sanık savunmasında, "Cep telefonunda başka bir erkekle yanak yanağa fotoğrafını gösterince ben de silaha davrandım" dedi. Duruşmada Cemile Şentürk'ün, öldürülmeden 2 saat önce gittiği polis merkezinde, can güvenliği olmadığı gerekçesiyle koruma talep ettiği ortaya çıktı.
* Balıkesir'de 29 Mayıs 2016'da eski karısı Esra Gövem'i öldüren T.Y. yargılandığı Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinde müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
* Ankara'da 18 Eylül 2016'da karısı Yeliz Yaman'ı öldüren A.Y. yargılandığı Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinde kasten öldürmeden ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Cezada indirim uygulanmadı.
* İzmir'de 2005'te karısı Gülperi Ovalıoğlu'nu öldürdüğü iddiasıyla hakkında kasten öldürme suçundan dava açılan O.O.'nun tutuksuz yargılanmasına İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Mahkeme heyeti, dosyanın Ovalıoğlu'nun kesin ölüm sebebinin tespiti için İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu Başkanlığına gönderilerek rapor alınmasına karar verip duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. O.O., Gülperi Ovalıoğlu'nu acil servise götürmüş, kadının intihar ettiğini öne sürmüştü, adli tıp kurumundaki otopside Gülperi Ovalıoğlu'nun ilaç içtiğine dair bulgulara rastlanmamış, Savcılık otopsi raporunu dikkate almayıp, ilk gün sanığın verdiği bilgilere göre yaptığı soruşturmasında, 28 Şubat 2006 tarihinde 'intihar ettiğini' belirtip takipsizlik kararı vermişti. Bu gelişme üzerine Gülperi Ovalıoğlu'nun annesi Ümran Durmaz, takipsizlik kararına Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesine başvurarak itiraz etti. Mahkeme, 4 Nisan 2006'da takipsizlik kararının kaldırılması talebini reddetti. Ümran Durmaz, avukatı aracılığıyla etkili soruşturma yapılmadığı gerekçesiyle 2007 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurdu. Aradan geçen 5 yıl sonrasında AİHM, dava dosyasını istedi. 2014 yılının Kasım ayında ise mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) yaşam hakkını savunan 2'nci maddesine göre, otopsi raporuyla karar arasında çelişki buldu. Mahkeme, 'etkili soruşturma yapılmadığına' karar verdi. Ayrıca Türkiye'nin 22 bin euro tazminat ödemesine hükmetti.
* Bolu'da Aralık 2016'da ayrılmak isteyen sevgilisi Berfin Yıldız'ı (18) öldüren C.K.'nin ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanmasına Bolu Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Duruşmada sanık "anlık bir sinirle" cinayeti işlediğini anlattı ve pişman olduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı sanığa "Madem sinirlendin, keşke kendine zarar verseydin. Kendine niye sıkmadın? Kıza niye zarar veriyorsun? Kız seninle uyuyunca iyi, başkasıyla uyuyunca namussuz mu oluyor? Böyle bir namus kavramı olmaz." dedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.
Tecavüz
* Kayseri'de iş ilanı için buluştuğu K.B.'ye (27) aracında tecavüz ve gasp eden M.K. yargılandığı Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesine 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz yargılanan sanık tutuklandı.
* Antalya'da geçen Temmuz ayında N.G.'ye (18) cinsel istismarda bulunan ve seks işçiliğine zorlayan V.A. hakkında Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 28 yıl hapis istendi. Görülen duruşmada N.G., annesinin seks işçisi olduğu ve V.A.'ya yönlendirdiği, babasının da kadın ticareti yaptığını, anne ve babası tarafından seks işçisi olması yönünde baskı gördüğünü söyledi. Mahkeme Heyeti V.A.'nın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Taciz
* İstanbul'da 31 Temmuz'da parkta Ç.K.'ye kıyafeti yüzünden taciz eden güvenlik görevlisi S.İ. hakkında iddianame hazırlandı. İki tarafından birbirinden şikayetçi olduğu olayda Savcı iki taraf için de dava açtı. Savcı, Ç.K.'yi tacize uğradığı, parka girişinin güvenlikçi tarafından engellendiği, kıyafetine müdahale edilip ayrımcılığa tabi tutulduğu iddialarıyla ilgili takipsizlik kararı verdi. Kararda, S.İ. hakkında 'kişiler arasında ayrımcılık yapmak', 'inanç, düşünce ve kanaat hürriyetlerinin kullanılmasını engelleme', 'cinsel taciz', 'halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme' ve 'kişilerin huzur ve sükûnunu bozma' suçları ile ilgili eylem bulunmadığı yer aldı. Savcı iki taraf için hakaretten dava açtı.
* Eskişehir'de tramvayda yolcu D.S.'yi taciz eden yolcu M.E. yargılandığı Eskişehir 6. Asliye Ceza Mahkemesinde tacizden 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.
* İstanbul'da metrobüste yolcu Z.Y.'yi (19) taciz eden A.D.'nin yargılandığı davada basit cinsel saldırıdan 10 yıla kadar hapsi istendi.
* Kayseri'de 4 yıl önce sosyal medya üzerinden tanıştığı N.K.'ya (21) üç yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu suçlamasıyla tutuklu yargılanan M.Y. (44) cinsel istismar suçundan 5 yıl, şantaj suçundan 1 yıl 15 gün, hakaret suçundan ise 2 ay 15 gün olmak üzere toplam 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
* İzmir'de 5 Haziran 2016'da eski sevgilisi Zeliha Köse'yi beylik tabancasıyla öldürdüğü iddia edilen emekli astsubay S.G. (49) ile azmettirici olduğu iddia edilen yakını kadın N.A.'nın müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasına Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Mahkeme heyeti, duruşmaya katılmayan tanığın ifade vermesi için Diyarbakır Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılmasına, gelmeyen tanığın gelecek celse hazır edilmesine, hazır edilememesi durumunda tanıklığından vazgeçilmesine karar verip eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Şiddet - yaralama
* İstanbul'da belediye otobüsünde A.T.'ye şort giydiği için tekme atan A.Ç.'ye Anadolu 40. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 3 yıl 10 aylık hapis cezasına itiraz edildi. Avukat itiraz dilekçesinde, A.T.'nin müstehcenlik' ve 'hayasızca hareketlerde bulunma' suçunu işlediğini öne sürdü, A.Ç.'ye verilen cezada haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğini; 'herkesin genel ahlaka uymasının mecbur olduğu' belirtti. Dilekçede, sanığın adil yargılanma hakkının ihlal edildiği ve savunma hakkının kısıtlandığı belirtilerek, bu kapsamda istinaf kanun yoluna başvurulduğu belirtildi; sanık hakkında ceza ehliyetinin bulunup bulunmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan rapor alınması, ortaya çıkacak sonuca göre de yerel mahkemenin kararının kaldırılarak, yeniden karar verilmesi talep edildi.
* Kayseri'de sevgilisi G.G.'yi (29) darp ettikten sonra telefonunu gasp eden F.Ç. tutuklu yargılandığı Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinde silahla yağma suçundan 6 yıl, cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ise 4 yıl olmak üzere toplam 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
* İstanbul'da 30 Eylül günü sokakta tanımadığı bir kadını darp eden ve tutuklanan A.Ç. hakkında kasten yaralama suçundan bir yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.
* Afyon'da Temmuz 2016'da karısı Z.Ö. ve O.Ö.'yü bıçaklayarak yaralayan K.Ö tutuklu yargılandığı Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasına iki defa öldürmeye teşebbüs suçundan toplam 30 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
* Antalya'da sokakta yerde yatan Kırgızıstanlı R.E.'yı darp eden polisler hakkında Alanya 1. Asliye Ceza Mahkemesinde kamu görevlisinin nüfuzunu kullanarak silahla, kendisini savunamayacak kişiyi yaralaması suçundan bir buçuk yıldan dört buçuk yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşması 9 Kasım'da. Sanık polisler tutuksuz yargılanıyor.
Çocuk istismarı
* Kayseri'de 10 Kasım 2016'da lise arkadaşları B.Ş.'ye (15) cinsel istismarda bulunan ve tehdit eden M.Ş. (15) ve O.K. (15) ve M.Y. (15) yargılandıkları Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 2'şer yıl 9'ar ay, M.Y. (15) 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme Heyeti hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
* Antalya'da geçen Mayıs ayında sokakta M.Y.'ye (12) cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan E.A. (22) Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada çocuğa cinsel sarkıntılık suçundan beş yıl hapis cezasına çarptırıldı. Sanık duruşmada "Taytının kumaşına bakmak için baldırına dokundum, pişmanım." diyerek savunma yaptı.
* Bolu'da eski sevgilisinin kızı G.B.'ye (13) cinsel istismarda bulunan öğretmen İ.S. ve arkadaşı E.G.'nin Bolu Ağır Ceza Mahkemesinde tutuklu yargılandığı davada karar verildi. İ.S. çocuğun cinsel istismarından 14 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı, aynı suçtan 10 yıl hapis cezasına çarptırılan E.G. etkin pişmanlık yasası kapsamında tahliye edildi.
* Bolu'da 2015 yılında zorunlu askerlikten kaçan ve sevgilisi B.K.'ye (14) cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen V.K. (23) tutuklu yargılandığı davada küçük yasta kız çocuğuna cinsel istismardan 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
* Kastamonu'da bir alışveriş merkezindeki tuvalette 17 yaşındaki bir genç kadına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla dokuz ay önce tutuklanan S.K. (26), yargılandığı Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Hakkında 'cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, çocuğun nitelikli cinsel istismarı, şantaj' suçlarından soruşturma başlatılan sanık duruşmada suçlamaları reddetti. Sanık ve avukatların savunmalarından sonra mahkeme heyeti, sanığın adli kontrol şartıyla serbest kalmasına karar verdi.
* Aydın'da Haziran 2016'da zorla girdiği evde C.N.'ye (13) tecavüz eden Z.A.K. (17) Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davada çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ceza, Z.A.K.'nin suçun işlendiği tarihte 18 yaşından küçük olması ve geçmişinde sabıka bulunmaması gerekçesiyle 11 yıl 10 ay hapse indirildi.
* Kayseri'de olay tarihinde 15 yaşında olan sevgilisini kaçırdıktan sonra dini nikahla evlenip, cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen A.K. (21) tutuklu yargılandığı davada çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan 18 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 109. maddesi gereğince, sanığın adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verdi.
* Eskişehir'de arkadaşının kızı S.D.'ye (5) cinsel istismarda bulunan polis memuru A.İ.C. tutuklu yargılandığı Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesinde cinsel istismardan 15 yıl, hürriyetten yoksun bırakmadan 2 yıl 6 ay olmak üzere toplam 17 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.
* Bolu'da geçen Nisan öğrencisi N.Ö.'ye (16) cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen öğretmen H.K. hakkında hazırlanan iddianame Bolu 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. H.K.'nin çocuğa müstehcen görüntü göstermek ve çocuğa karşı cinsel taciz suçlarından 14,5 yıl hapsi istendi. İddianameye göre; H.K., e-okul sistemine koymak için 16 öğrencinin fotoğrafını çekti, öğrencilerin fotoğraflarının 'kafa' bölümlerini photoshop programını kullanarak bikinili kadın fotoğrafları ile birleştirdi. N.Ö.ye photoshoplu fotoğrafını gösterip, 'Ne kadar seksi çıkmışsın değil mi?' dedi. ve başka bir gün de sınıfta öğrencilere toplu halde dosya içindeki photoshoplu fotoğraflarını gösterdi.
* Kayseri'de 14 Temmuz 2015'te T.E.'ye (9) cinsel istismarda bulunan H.A.N. tutuklu yargılandığı Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinde çocuğun cinsel istismarı suçundan 10 yıl, hürriyeti yoksun kılma suçundan ise 5 yıl olmak üzere toplam 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
* İstanbul'da 2014 yılında M.Ç.'ye (12) cinsel istismarda bulunduğu gerekçisiyle yargılanan V.E. 'ye yerel mahkemece verilen beraat kararı, istinaf mahkemesince onandı. Anadolu Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanık, duruşmada M.Ç.'nin kendisini 18 yaşında tanıttığını söylemiş, Mahkeme , 15 yaşından küçük mağdurun rızasının hukuken geçerli olamayacağından M.Ç.'yi hastaneye sevk ederek sağlık kurulu raporu aldırmıştı. Raporda, 12 yaşındaki M.Ç.'nin bedenen ve ruhen 16 yaş ile uyumlu olduğu kaydedilmişti. Mahkeme heyeti "Mağdurenin küçük yaşta çalışma hayatına atılması, sanığın mağdureyi çalışırken tanıması göz önünde bulundurulduğunda yaşı konusunda hataya düşmesi mümkündür. Mağdurenin yaşının 18 olmadığını bildiği kabul edilse dahi görünüm itibariyle 15 yaşından büyük göstermektedir. Sanığa 18 yaşında olduğunu belirtmiştir. Beyanı görünüşüyle uyumludur" denilerek davanın düşürülmesine karar vermişti. Aile Bakanlığınca yapılan itiraz üzerine İstinaf Mahkemesince yeniden yargılanan sanık, "Heyet olarak çok tartıştık. Tartışmalar sırasında gelip gittik. Sonuç olarak vicdanımızın sesini dinleyerek karar verdik" diyerek yerel mahkeme kararını onadı.
* Antalya'da üvey kızı A.K.'ye (12) üç yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanıp delil yetersizliğinden beraat eden S.Y.'nin Adliye Bölge Mahkemesince tekrar yargılanmasına karar verildi. 11. Hukuk Dairesinin kararında, teyze S.Ö.'nUn "Önce psikologa gittik. Psikolog. A. doğru söylüyor. Bu kızı o adamdan kurtarın dedi ve bizi bir jinekologa yönlendirdi. Jinekolog F.D, yeğenimi muayene etti ve Makat kısmında çatlaklık ve zorlama olmuş dedi. Rapor İstedim ama Jinekolog Kızın adı okar rapor yazamam' dedi" seklindeki ifadesine dikkat çekildi. Yargılama sürecinde Jinekologun tank olarak dinlenmemesi gerekçe gösterilerek beraat karan bozulurken, dosya 6. Ağır Ceza Mahkemesine geri gönderildi. (BB/ÇT)