İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencileri, ülkücülerin saldırısının ardından rektörlüğün getirdiği kısıtlamaları protesto etmek için bir kampanya başlattılar.
Rektörlüğün, biri ağır dört öğrencinin yaralandığı saldırının sonrasında afiş asılmasını ve masa açılmasını yasaklamasıyla harekete geçen öğrencilerden U. Önder Şimşek, Serhan Özer ve Ulaş Adıyan bianet'e saldırı sonrasında okuldaki gelişmeleri anlattılar.
Saldırının ardından İTÜ'de neler yaşandı?
Şimşek: Büyük bir protesto gösterisi oldu. Maçka ve Maslak yerleşkelerinde yapılan iki eylemde ortak talep saldırganların cezalandırılmasıydı. Bu eylemin ses getirmesiyle okulda bir birlik havası da esmeye başladı.
Yasaklar nasıl ortaya çıktı?
Özer: Şiddete karşı ses çıkar, sloganıyla çeşitli eylemler yapmaya başladık. Hazırladığımız dev panoya insanlar saldırıyla ilgili protestolarını yazdılar.
Adıyan: Bu eylemlerimiz sürerken polislerin okulda astığımız afişleri söktüklerini gördük. Buna itiraz ettiğimizde de rektörlük tarafından afiş asmanın ve masa açmanın yasaklandığını öğrendik.
Yaptığınız eylemlere öğrencilerin tepkileri nasıl oldu?
Şimşek: Saldırıya müdahale etmeyen polisin ve özel güvenlikçilerin afişlere ve açtığımız masalara müdahale etmesi üzerine, bir hafta boyunca okulun çeşitli yerlerinde sanatsal eylemler yaptık. Bu eylemlere katılım, daha önceki protesto eyleminden daha da kalabalıktı.
Adıyan: Sanat kulüplerinin hazırladıkları bu eylemler sürerken rektörlük 15 kişi hakkında "kamu malına zarar vermek, eğitim ve öğretimi engellemek ve okul yönetmeliklerine uymamak" iddialarıyla soruşturma açtı. Ancak bu isimlerin büyük çoğunluğu raporlu oldukları için saldırı günü okulda değildiler.
Özer: Soruşturma açılan kişilerin okulda siyasi çalışmalarıyla tanınan isimler olması rektörlüğün niyetini de gösteriyor.
Soruşturmalar nasıl bir tepkiye yol açtı?
Adıyan: Yemekhanede soruşturmaları protesto etmek için balonlu eylem yaptık. Balonların ucuna hazırladığımız afişleri astık ve yemekhanenin tavanına bıraktık. Bu esnada müzik yaparak soruşturmaları ve rektörün tavrını protesto ettik.
Şimşek: Saldırganların öğrenimlerine devam etmesine göz yuman rektörlük 28 kişi hakkında da bir öncekilerle aynı nedenlerden dolayı soruşturma başlattı. Araştırma görevlisi Senem Donatan kendi imzasıyla bir metin yayınlayarak "Aynı suçları ben de işledim. Benim hakkımda da soruşturma açın" diyerek kendini ihbar etti. Bu olay kısa sürede bir kampanyaya dönüştü ve öğrenciler de dilekçeler yazarak kendilerini ihbar etti. Dün başlayan soruşturmalar bugün de devam edecek. Soruşturmaların final haftasına denk getirilmesi hem eylemliliğin önünü kesmeyi amaçlıyor. Diğer yandan da ifade veren öğrenciler bu nedenle sınavlara giremiyor. Burada da bir ihlal var.
Adıyan: Afişler okuldaki sosyal hayatın can damarları. Rektörlük sadece okula gidip gelen ve ders çalışan öğrenciler olmamızı istiyor.
Şimşek: Öğrenciler arasında ayrımcılık yapan baskıcı zihniyet ülkücü saldırganları koruyor. Saldırganlar cezalandırılana, haksız soruşturmalar durdurulana kadar mücadele edeceğiz. Demokrasiden yakan olan İTÜ öğrencilerini de faşist uygulamalara karşı birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. (BÇ)
* Saldırının ardından çekilen görüntüleri izlemek için tıklayınız.