Bozkurt mahallede yaptıkları sosyal çalışmalardan dolayı gözaltına alınıp serbest bırakıldığını iki hafta sonra ise kaçırılıp bir gün boyunca işkence gördüğünü ve kendisine baskı uygulandığını öne sürdü.
İHD'den Halil Savda "İşkence hala devam ediyor. Tek farkı karakollarda, nezarethanelerde değil sokakta devam etmesi, gizlenerek yapılması. İşkenceciler yargılanıp cezalandırılmadan işkencenin son bulması beklenemez" dedi.
Bozkurt: İşkenceden önce polis öldürmekle tehdit etti
Alibeyköy'de yaşayan 29 yaşındaki Bozkurt kendisini sol düşünceye sahip, muhalif, çevresine karşı duyarlı ve sosyal biri olarak tanımlıyor.
Bozkurt, mahallerinde uyuşturucu ve yozlaşmaya karşı köy dernekleri, esnaflar ve sivil toplum örgütleriyle (STK) birlikte ortak bir çalışmanın içinde yer almış ve bu çerçevede çeşitli toplantıların düzenlenmesi için çalışmalara katılmış.
Bahsettiği çalışmalardan dolayı polis, geçen eylülde Bozkurt ve üç akrabası ile bir arkadaşını gözaltına almış.
Bozkurt İHD'de yaptığı açıklamada, "Polis gözaltı gerekçesi olarak cinayet ve yaralama suçlamasında bulundu. Diğer yakınlarımı serbest bırakan polis beni örgüt propagandası ve toplantı adı altında bölücülük yapmakla suçladı" dedi.
Polislerden birinin isminin Zakir olduğunu öğrendiğini söyleyen Bozkurt diğerlerinin de kendilerini terörle mücadele polisi olarak tanıttığını ve bu kişilerce tartaklanıp hakarete ve tehditlere maruz kaldığını öne sürdü.
Bozkurt, gözaltı süresince polisin tüm baskı ve kötü muamelesine karşı toplantı düzenlemenin demokratik bir hak olduğunu belirterek hakkındaki suçlamaları reddettiğini anlattı.
Bozkurt, bir gün gözaltında kaldıktan sonra Eyüp Cumhuriyet Savcılığı tarafından serbest bırakıldığını ifade etti.
Bozkurt olayın iki gün sonrasında bulunduğu semte gelen polislerin araba ile yanına yanaşıp; "Seninle sonra görüşeceğiz, kurtulduğunu mu zannediyorsun?" diyerek yanından uzaklaştıklarını aktardı.
"Polis: İstediğimizi söylemezsen gençliğine yazık olur"
Bozkurt'un verdiği bilgiye göre ise bu tehditten 2 hafta sonra 12 Ekim'de, saat 18:00 sıralarında, Alibeyköy Çırçır mahallesinde, yolda yürürken, yanına yanaşan beyaz renkli, Renault Europa marka bir arabadan inen iki kişi, polis olduklarını söyleyerek Bozkurt'un koluma girip arabaya bindirmeye çalışmışlar.
Bozkurt nasıl kaçırıldığını şöyle anlattı:
"Ağzımı kapatarak bağırmamı ve yardım istememi engellediler. Bir taraftan da sırtıma ve kafama vuruyorlardı. Bir süre gittikten sonra bir bez ile gözlerimi bağladılar ve ellerimi kelepçelediler. Uzun süren bir yolculuktan sonra araba durdu. Bir süre yürütüldüm. Bir-iki basamak merdiven indikten sonra bir kapı açıldı, ardından içeriye doğru fırlatıp yere yatırdılar."
Götürüldüğü yerde elleri ve ayakları birbirine bağlanan Bozkurt polislerin kendisine "Şimdi buradayız, bak sana neler yapacağız" diyerek vurmaya başladıklarını ve "Hangi örgüttensin?", "Bu toplantıları kim düzenliyor?" gibi sorular sorduklarını söyledi.
Bozkurt. mahalledeki toplantılara herkes gibi kendisinin de katıldığını söylediğinde polisin kendisine "İstediğimizi verirsen iyi anlaşırız, söylemezsen gençliğine yazık olur" dediğini öne sürdü.
Bozkurt işkenceyi ise "Tişörtümü başıma geçirerek ne olduğunu bilmediğim bir şeyle sırtımı çizmeye ve kablo olduğunu tahmin ettiğim bir şey ile her yanıma vurmaya ve çizmeye başladılar" diyerek anlattı.
"Israrla tanıdığımı söyledikleri çeşitli örgüt mensubu olduğunu iddia ettikleri şahısları sormaya başladılar ve bu şahıslar hakkında suçlayıcı beyanda bulunmamı istediler. Ben bilgim olmadığını söyleyince de birisi kafama silah dayadı ve öldürmekle tehdit etti."
Bozkurt, 24 saatten fazla süren bir işkence sonrasında, tekrar arabaya bindirilerek Hasdal mezarlığına yakın bir yerde otoyolun kenarında araçtan atıldığını ifade etti.
"Bundan sonra başıma geleceklerden işkenceciler sorumludur"
Bozkurt "Tabii ki tekrar aldıklarında bu defa ortadan kaldıracaklarını söylemekten de çekinmediler" dedi.
"Bir taraftan demokrasi nutukları atan, diğer taraftan yeni baskı yasaları çıkarmaktan çekinmeyen iktidar, uyuşturucu ve suç örgütlerine karşı yapılan mahalle toplantılarına katılmamıza dahi tahammül edememektedir."
Bozkurt Terörle Mücadele Yasasında yapılan düzenleme ile her türlü muhalif ses bastırılmak, susturulmak istendiğini savundu.
"Yasanın yetmediği yerde yasadışı yöntemleri kullanmaktan çekinmeyen işkencecilerin yeniden alma ve öldürme tehditlerine boyun eğmeyeceğim. Ancak bundan böyle başıma gelecek her türlü kötülükten de beni kaçıran, işkence yapan ve tehdit edenlerin sorumlu olacağını ilan ediyorum."
Bozkurt açıklamanın ardından Eyüp Savcılığı'na suç duyurusunda bulunacağı söyledi.
Toplantıya katılan İHD'den vicdani retçi Savda, "Çıkardığı yasalarla hükümet ve devletin samimi olmadığı ortada. Hükümeti ve yetkilileri işkenceciler hakkında soruşturma açmaya çağırıyoruz" dedi. (EZÖ/KÖ)