İstanbul, Başakşehir'de kurdukları illegal merkezde IŞİD'ın Horasan yapılanmasına eleman yetiştirdikleri, örgüt liderlerince TBMM'ye, İstanbul'da bulunan askeri kışlalara veya polis karakollarına yönelik saldırı gerçekleştirme talimatı aldıkları ileri sürülen 12 sanık hakkında dava açıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 6'sı tutuklu 12 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, İstanbul Emniyet Müdürlüğünün edindiği istihbari bilgi üzerine soruşturma başlatıldığı belirtildi.
“Darul Vefa İlim ve Amel Merkezi”
AA'nın haberine göre iddianamede, IŞİD'ın Horasan koluna mensup Özbek, Kırgız ve Kafkas kökenli kişilerin Başakşehir'de "Darul Vefa İlim ve Amel Merkezi" adlı illegal mescit/medresede yapılandıkları, Suriye ile Afganistan'daki örgüt unsurlarıyla yakın temaslarını sürdürdükleri ifade edildi.
Bu merkezde, öğrencilere dini eğitim adı altında IŞİD'ın propagandasının yapıldığı, yapılanmanın liderlerinin devşirdikleri kişileri Türkiye üzerinden Afganistan'a gönderip IŞİD'ın Horasan Vilayeti saflarına katılmalarını planladıkları kaydedildi.
16-17 yaş aralığındaki 70 çocuğa yatılı eğitim
İddianamede, merkezin emniyet birimleri tarafından takip altında tutulduğu, bu nedenle dernekle bağlantılı kişilerin farklı mescitlere dağıldığı ancak belirli özel günler dolayısıyla bu merkezde bir araya geldikleri bildirildi.
Merkezin bünyesindeki yatakhanelerde, geçmişte Suriye'de IŞİD adına faaliyet göstermiş Özbekistan, Tacikistan, Kafkasya, Irak ve Mısır vatandaşı kişilerin saklandığı, sınıflarda da Suriye'de öldürülen Kafkasya, Fas, Irak, Mısır ve Tunuslu bazı kişilerin 16-17 yaş aralığındaki 70 çocuğuna yatılı eğitim verildiği aktarıldı.
TBMM'ye saldırı planı
IŞİD hücresinin 9 üyesinin, Haziran 2023'te kendi aralarında İstanbul'da bir görüşme gerçekleştirdiği, bu üyelerin, örgütün Suriye'deki liderlerinin kararına istinaden TBMM'ye ve İstanbul'da bulunan askeri kışlalara veya polis karakollarına yönelik saldırı gerçekleştirilmesi gerektiği hususunda bilgilendirildiği belirtildi.
İddianamede, örgüt mensuplarının toplantısı sırasında, saldırılarda kullanılacak mühimmat ve EYP bileşenlerinin temininin "Fuad Azeri" adlı kişi tarafından karşılanmasına karar verildiği, diğerlerine ise söz konusu amaçlar için gereken paraların toplanması görevi atfedildiği vurgulandı.
Sanıklardan biri “adli kontrolle” serbest bırakılmıştı
"Fuad Azeri" adlı kişinin dosyadaki sanıklardan "Fuad Rasulov" olduğu bildirilen iddianamede, Rasulov'un örgüt propagandası yapması, Tacikistan uyruklu kişilerin örgüte üye kazandırma faaliyetlerinde ve IŞİD adına Suriye'deki çatışma bölgelerinde bulunması üzerine 20 Haziran 2022'de İstanbul'da yapılan bir operasyonda yakalandığı, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı anlatıldı.
İddianamede, 14 Temmuz 2023'te operasyon düzenlenen, içinde sınıf, yatakhane ve mescidin yer aldığı ortaya çıkan merkezin, Rusça paylaşımlar yapılan sosyal medya hesabında, yeni açılan sınıflarla ilgili kayıt duyuruları, iftar organizasyonları ve Kurban Bayramı için maddi yardım taleplerinin olduğu bilgisine yer verildi.
52 bin 500 dolar, 1610 euro ve 100 bin 600 lira
Sanıkların ifadelerinin de bulunduğu iddianamede, bir sanığın ikametinde ele geçirilen ruhsatsız silah, 123 mermi, 52 bin 500 dolar, 1610 euro ve 100 bin 600 lira ile cep telefonu incelemesinde ortaya çıkan kamuflaj giyimli silahlı erkekler, atış talimi yapan çarşaflı kadınlara ait fotoğraflar ve IŞİD ile ilgili dokümanın yer aldığı kaydedildi.
Reina saldırısından 2 yıl cezaevinde kaldı
Sanıklardan Rasulov'un, Azerbaycan'da "uyuşturucu madde kullanmak" suçundan 2 yıl tutuklu kaldığı, 2016'da resmi yollardan Türkiye'ye geldiği, "Reina" gece kulübüne yapılan saldırıyla bağlantılı olduğu gerekçesiyle "IŞİD üyesi olmak" suçundan 2 yıl cezaevinde yattığı aktarıldı.
Medresede “cihat” vaazı
Sanıkların IŞİD ile bir bağlantıları olmadığı, medreseye namaz kılmak için gittikleri ve kimseden emir veya talimat almadıkları yönünde savunmalarının yer aldığı iddianamede, sanık Mohamed Kotb Mohamed Ahmed'in beyanları bu merkezle ilgili bazı detayları ortaya çıkardı.
Sanık Ahmed, savunmasında medresenin sorumlusu olduğunu belirttiği Hasan isimli kişinin "cihat" konusunda medreseye gelen insanları etkilediğini, eğitim verilen çocukların babalarının Suriye veya Irak'ta IŞİD içerisinde PYD’ye karşı savaşırken ölmesinden dolayı bu örgüt hakkında "hınzır ve domuz" gibi beyanlarda bulunduğunu söyledi.
“Devlet okuluna gitmiyorlar”
Medresede günün sabah namazıyla başladığını anlatan Ahmed, Kur'an-ı Kerim, Arapça, fıkıh, hadis, tefsir, edep ve ahlak dersi verdiklerini, akşam namazından sonra yemek yenildiğini, temizlik yapıldığını, sabah namazından gece çocuklar uyuyuncaya kadar sırayla nöbet tutuklarını anlattı.
Ahmed, dernekteki yatılı çocukların hiçbirinin devlet okuluna gitmediğini, evlerinden gelenlerin bazılarının okula da gittiğini, ailesi olmayan çocukların hep yatılı kaldığını kaydetti.
Sanıklar hakkında "terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapis istenen iddianamede, 2 sanığın ayrıca "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan 1,5 yıldan 4 yıl 6'şar aya kadar hapisleri talep edildi.
Başsavcılık tarafından onaylanan iddianame, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. (AS)