Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Aksaray Şubesi, altı aydır paralarını alamayan ve sigortaları ödenmeyen Samatya'daki İstanbul Araştırma ve Eğitim Hastanesi işçilerine bugün öğle saatlerinde düzenlenen basın açıklamaıyla destek verdi.
Hastane önünde yapılan açıklamayı okuyan SES Şube Başkanı Songül Beydilli, "İnşaatta çalışan işçilerin aylardır ücretleri ödenmiyor. Bir kısım işçinin hiç sigorta girişi yapılmamış, bir kısmının da sigortaları eksik ödenmiş. Girişimlerimizin ardından taşeron firma 26 Mart günü maaşların ödeneceğine söz vermişti. Ancak bugüne kadar hem ödeme yapılmadı hem de bir de silahlı olarak inşaata gelen şirket görevlileri, silahlarını göstererek işçileri tehditle sindirmeye çalıştı" dedi.
Açıklamada, seslerini duyurmak isteyen işçilere grev yaptıkları binanın en üst katına astıkları pankartlar nedeniyle emniyet yetkililerince ceza kesildi.
"Asıl işveren il özel idaresidir", "Sigortasız işçi çalıştırılmasını göz yumulmasın" dövizleri taşıyan SES üyeleri, "Taşeron çalışma yasaklansın", "Maaşlar derhal ödensin" sloganları attı. Islık ve alkışlar eşliğinde SES üyeleriyle ortaklaşa slogan atan işçilere hastane çalışanları ve hastalardan da destek geldi.
Hastanenin 1. ve 2. Blokları Deprem Güçlendirme işinde çalışan işçilerden 30'u inşaatın şantiyesinde kalıyor. Şirketin kendilerine yemek vermeyi de kestiğini anlatan işçiler, mağduriyetlerini dile getirdiler:
Musa Tekin: "Greve gelecek otobüs parasını bulamayan işçi arkadaşlarımız da var. Tam 45 gündür grevdeyiz. 10 gündür de eylem yapıyoruz. Arkadaşlarımızdan borç para ala ala borç alacak kimsemiz kalmadı. Parasızlıktan Sinop'taki ailemin yanına gidemiyorum. Bize 'Anlayışlı olun' dediler. Aylarca bekledik. Ama artık yeter."
Ferdi Azak: "1 yaşındaki kızımı babama bırakmak zorunda kaldım. Çünkü evde yiyecek bir şey yok. Paramızı alana kadar sonuna kadar direneceğiz."
Ersin Doğan: "Dün polis gelip yanımdaki arkadaşımdan kimliğini istedi. Arkadaşım da verdi. Polis kimliği alıp ceza yazdı. Benden de istedi. Ama vermedim. Niye istiyorsun diye sordum. Pankart açtığımız için ceza yazacakmış. Dedim ki: alacaklı olan benim. Devlet suç işliyor, paramı ödemiyor."(BT/EÜ)