Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, Diyarbakır'da 14 Temmuz Cumartesi günü yaşanan olaylarla ilgili Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak'ın "Orada ne işiniz var? Milletvekili misiniz, eylemci mi?" sözlerine karşılık, "İnsan olan o gün yaşananlara tepki gösterir" dedi.
Buldan, valinin açıklamalarını manidar bulduğunu belirterek, mitinge yasak getirilmemesi durumunda bunların hiç birinin yaşanmayacağını ifade etti.
Diyarbakır Valisi Toprak, Akşam gazetesinden Helin Alp'e verdiği röportajda, 14 Temmuz'un sekiz askerin hayatını kaybettiği Silvan saldırısının ve demokratik özerklik ilanının yıldönümü olduğunu hatırlatarak "14 Temmuz'u sembolleştirmek istiyorlar. 15'i için müracaat edilse belki izin verebilirdik" demişti.
Vali, 14'ünde provokasyon olacağı yönünde ciddi istihbaratlar aldıklarını belirterek, 13'ü gecesi düzenledikleri operasyonlarda silahlar ele geçirdiklerini, polisin de cumartesi günü yaşanan olaylarda orantılı güç kullandığını ileri sürdü.
"Valilik 15'i için teklifte bulunmadı, sadece 'yasak' dedi"
Çıkan olaylarda ayağı kırılan ve hastaneden bugün taburcu edilen Pervin Buldan altı hafta evden çıkmayacak ve yere basmayacak.
Kendisinin de tertip komitesinde olduğunu ve valiliğin kendilerine 15'inde eylem yapabilecekleri yönünde bir çağrıda bulunmadığını söyleyen Buldan, sadece miting yapmalarının yasak olduğunun belirtildiğini vurguladı.
Yasak kararı sonrası Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'la görüştüğünü ve Atalay'ın yasaklara karşı olduğunu, çıkabilecek olaylardan endişe duyduğunu söylediğini aktaran Buldan, sonraki üç gün boyunca Atalay'ın telefonlara cevap vermediğini ifade etti.
"Sanıyorum ki Beşir Atalay, söz geçiremedi. Bu işin sorumlusu İçişleri Bakanlığı ve Diyarbakır Valiliği'dir."
"14'ünü seçmemizin Silvan'da sekiz askerin hayatını kaybettiği çatışmayla hiç bir alakası yok. 14 Temmuz, Diyarbakır zindanında kendini ateşe veren direnişçilerin de ölüm yıldönümüydü. Biraz onu baz alarak yapmaya çalıştık. Bir de ramazan geleceği için geniş katılımlı miting yapabileceğimiz son haftasonuydu."
"Bu coğrafyada her gün askerler ve gerillalar yaşamını yitiriyor. Ona bakacak olursak hiçbir gün miting yapmamak gerekiyor. Bahsettiğim Diyarbakır Cezaevi direnişi nedeniyle 14 Temmuz bizim için farklı bir gündü ama 15'i de olabilirdi."
"Newroz'un intikamı alınmak istendi"
Pervin Buldan, miting düzenlemekteki amaçlarının 30 yıldır süren ve her gün gençlerin ölmeye devam ettiği savaşın sona ermesi olduğunu dile getirdi.
"Vali izin verseydi çağrılarımızı ve mesajlarımızı görecekti. Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne kavuşmasını talep edecektik."
"Öcalan özgürlüğüne kavuşmadığı sürece bu sorunun çözülebileceğini düşünmüyoruz. Dolayısıyla bunun çağrısını yapacaktık ama İçişleri Bakanlığı ve Valilik engelleme yolunu seçerek bu kötü olayların yaşanmasına neden oldu."
"Milletvekiliyiz ama milletvekilleri sadece Meclis'te siyaset yapmazlar. Milletvekilleri yerellerde kendilerini seçen insanların taleplerini yerine getirmekle de yükümlüdür. Dolayısıyla biz halkımızın taleplerini haykıracaktık."
"Vali bize vekil mi eylemci mi diyor. Eylem yapmak demokratik bir tepkidir ve biz de çözüm istemek için, barış taleplerimizi haykırmak için oradaydık."
"Bence Newroz'un intikamı alınmak istendi. Çünkü Newroz'da yasağa rağmen 1 milyon insan alana toplandı. Devlet bunun hesabını bizden sormak istedi."
"Vali ya milletvekili ya bakan olur"
Çıkan olaylarla ilgili olarak BDP hakkında soruşturma açılmasını da değerlendiren Buldan, şunları söyledi:
"Türkiye'nin bir hukuk devleti olmadığı çok açık. Dayak yiyen, gaza ve tazyikli suya maruz kalan bizleriz ama yargılanacak olanlar da bizleriz. Türkiye'de bu hep böyledir. Şiddet uygulayan değil mağdur olan taraf yargılanır."
"Şiddet uygulayanlar ödüllendirilir ve terfi ettirilir. Ben eminim ki Diyarbakır Valisi de ileride ya milletvekili ya da bakan olur. 14 Temmuz'da yapmış olduğu "başarılı" operasyon nedeniyle ödüllendirileceğinden hiçbir şüphem yok." (EKN)