İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi, Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) soruşturması kapsamında 13 Şubat'ta Ankara'da gözaltına alınan KESK'e bağlı sendikalarda üye 14 kadından dokuzunun tutuklanmasına karşı bir basın açıklaması yayınladı.
Gizli soruşturmanın geldiği vahim bir noktaya geldiğini belirten İHD, açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Avukatlarından aldığımız bilgiye göre, soruşturma tamamen gizli yürütüldü. Gözaltında kaldıkları süre boyunca suçlamayla ilgili hiçbir soru sorulmadı. Savcılıkta hiçbir belge gösterilmedi; sadece birkaç soru soruldu. Sorgu hâkimi kendilerine yöneltilen suçlamayla ilgili belgeleri kendilerine göstermedi. Sadece onları dinledi. Sonuçta beş kişiyi serbest bıraktı; dokuz kişiyi tutukladı. Belki de ilk defa insanlar kendileriyle ilgili soruşturma dosyasının kapağını bile göremeden tutuklandılar. Kendilerine sadece 2009 yılında bir kişinin bilgisayarında çıktığı belirtilen bazı yazılarda, kendileriyle ilgili özgeçmiş bilgileri bulunması gerekçe gösterilerek, 'yasadışı örgüt üyeliğiyle' suçlandılar. Başkaca somut bir suçlamayla karşılaşmadılar.
"Özel yetkili yargılama sistemi artık kendi mecrasında yasa ve hukuk tanımaz bir noktaya doğru gidiyor. Bu mahkeme ve savcılıklar AİHM içtihatlarını tanımıyor. Aynı suçlamayla karşılaşan on dört kişiden beşine adlî kontrol uygulanabiliyor ancak dokuzuna niçin uygulanamıyor? Bu mahkemeler kendine özgü bir muhakeme sistemi oluşturmuş durumdalar. Siyasal iktidarın bu hukuksuzluğa biran önce son vermesi lazım. Sadece başbakanın görevlendirdiği kişilerin korunmasıyla! yetinen bir siyasal iktidarın yaratmış olduğu özel yargılama sisteminin vahametini artık anlaması lazım.
"KESK kurulduğu yıldan beri ve KESK'e bağlı sendikalar uzun zamandır toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesi vermeye çalışmaktadır. Bunun için tüzüklerini değiştirmişlerdir. Genel Kurul kararları almışlardır. Merkezî ve yerel kadın komisyonları kurup mücadele etmektedirler. Kamu görevlisi kadınların pantolon giymesi bile mücadeleyle elde edilmiş bir kazanımdır. KESK'i diğer konfederasyonlardan ayıran en önemli özellik vermiş olduğu kadın mücadelesidir. KESK'in bu bağlamda toplumsal muhalefet içerisindeki aktivitesi engellenmekte, yasadışı gösterilmeye çalışılmaktadır. Yapılacak yargılamada suçlamaların asılsızlığı ortaya çıkacaktır, ancak geçecek zaman içerisindeki mağduriyetlerin bedelini KESK'li kadınlar ve bu kadınların çocukları ödeyecektir.
"AKP iktidarının kadın-erkek eşitliği algısı yerine aile algısını benimsediği bu dönemde, yaratmış olduğu özel yargılama sistemi bunu dahi görmedi. Tutuklanan KESK'li kadınların birçoğunun küçük yaşta çocukları ve sağlık sorunları bulunmaktaydı. Çocuklar açısından anayasadaki çocuğun yararı ilkesi görmezden gelindi ve tutuklanan anneleriyle beraber çocuklar da cezalandırıldı. Beğenmediğimiz bu anayasanın emredici kurallarına dahi uymayan bu özel yargılama sistemi, daha fazla insanı yutmadan biran önce sona erdirilmelidir.
"Tutuklu kadın sendikacıların en kısa zamanda serbest bırakılmasını bir kez daha talep ediyoruz." (ÇT)