Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın Roboski katliamıyla ilgili takipsizlik kararı vermesine insan hakları ve sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve hukukçulardan tepkiler geldi.
İnsan Hakları Derneği (İHD), Barış Meclisi ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Şubesi yazılı açıklamalarla takipsizlik kararını kınadı.
Açıklamalarda kararda belirtilen "TSK personelinin bahsi geçen TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları çerçevesinde kanunun emrini icra kapsamında kendilerine verilen görev gereklerini yerine getirdiklerini, görevi yerine getirirken kaçınılmaz hataya düştükleri dolayısıyla eylemleri hakkında kamu davası açılmasını gerektiren sebep bulunmadığı" ifadelerinden hareketle "talimatın Genelkurmay Başkanlığı’nca verildiği" şeklindeki vurgu öne çıktı.
İHD: Cezasızlık politikası sürüyor
İHD, kararda hava harekatının talimatının bizzat Genelkurmay Başkanlığı’nca verildiğinin anlaşıldığını, katliamın örtbas edilmek istendiğini, cezasızlık politikasının devam ettiğini ifade etti.
Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemeleri ile Askeri Mahkemeler Kapatılmasını isteyen İHD Roboski Katliamı’nın insanlığa karşı suç olduğunu ve bu suçlarda zaman aşımı işlemediğini belirterek kararı tanımadıklarını, Anayasa Mahkemesi’nde sonuç alınamaz ise dosyanın AİHM’e taşınacağını söyledi.
“Olayın talimatı Genelkurmay Başkanı Necdet Özel tarafından verildiği halde, şüpheliler arasında gösterilmediği görülmektedir. TCK 24. maddenin 4. fıkrasında konusu suç teşkil eden emrin kesinlikle yerine getirilmeyeceği, böylesi bir emri yerine getiren ve emri verenlerin sorumlu olacağı açıkça belirtilmektedir. Bu durumda askeri savcılığın hukuksal gerekçesi gerçek dışıdır.
“TCK 24. madde uyarınca silahsız sivillerin bombalanması emrini veren Genelkurmay Başkanı bu emrin verilmesi ile ilgili istihbarat değerlendirmesi yapan diğer askeri yetkililer ve bombalamayı yapan F-16 pilotları açıkça sorumludur. TCK 30. maddede ise suçun maddi unsurlarını bilmeyip hata sonucu suç işleyenlerin taksirli sorumluluk halinin saklı olduğu belirtilmektedir. Yani bu durumda bile bir ceza indiriminden bahsedileceği belirtilmektedir.
“Kaldı ki Roboski Katliamında silahsız kişileri bombalamanın suç olacağı bilinmelidir. Çünkü bu kişiler PKK militanı dahi olsa mevcut kanunlarımıza göre teslim ol çağrısının yapılması gerekmektedir. Böyle bir çağrı yapılmadan doğrudan doğruya bombalama yapılması suçun kasten işlendiğini göstermektedir. Dolayısıyla TCK 30. madde gerekçe yapılamaz.”
Barış Meclisi: Katillerin kendini aklama çabası
Barış Meclisi Dönem Sözcüsü Hakan Tahmaz açıklamasında kararı “katilin kendi kendini aklama çabası” olarak yorumladı ve “siyasi iktidar eliyle iki yıldır sürdürülen Roboski’yi unutturma, örtme politikasının ve girişimlerinin bir sonucudur” dedi.
“Roboski’de adalet sağlanmadığı sürece 28 Aralık 2011’de Roboski’de kanatılan yara kanamaya devam edecektir” denilen açıklamada “Kararda yer alan ifadelerde katliamın sorumlularının hükümet ve Genelkurmay Başkanı ve kararı hayata geçiren TSK yetkilileri olduğu açıkça ifade edildiği” söylendi ve suçluların adil yargılanmasının önünün açılması istendi.
ÇHD: Kasten öldürüldüler
ÇHD Ankara Şubesi “katliamın kasıtlı yapıldığını” “emri verenin Necdet Özel, sorumlusunun Recep Tayyip Erdoğan olduğunu” söyledi.
Açıklamada takipsizlik kararındaki “… saat 22.14 da hareketsiz bekleyen üçüncü grubun tespit edildiği dördüncü bombanın 22.26 da bu gruba atıldığı ve 34 kişinin öldüğü…” ifadeleri örnek verildi
“Türkiye Cumhuriyetinin Genel Kurmayı top atışlarından uçak bombalamalarından sonra silahlı örgüt üyelerinin toplu olarak hareketsiz kalmayacaklarını, mümkün olduğu en geniş şekilde dağılacaklarını bilmiyor mu? Elbette biliyor. Bilmesine rağmen, 34 yoksul Kürt köylüsü kasten öldürüldü.” (BK)