İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, derneğin kuruluşunun 28. yılında Bakırköy Kadın Cezaevi önünde basın açıklaması yaptı.
“İHD’nin tek ve belirli amacının insan hak ve özgürlükleri konusunda mücadele vermek olduğunu” söyleyen İstanbul Şube Başkanı Abdulbaki Boğa, 28 yıldır cezaevlerinde bulunan mahpusların sorunlarının devam ettiğine, onları ölüme ve çürümeye terk eden sisteme dikkat çekti.
Hak ihlalleri
Abdulbaki Boğa “28 yıldır ötekileştirilmeye maruz kalanları destekleyen, söylenmeyeni söyleyen, insan hak ve ihlalleri konusunda hükümeti uyaran İHD’nin mücadele verdiğini ve amaçlarına ulaşana kadar da bu mücadeleye devam edeceklerinin” altını çizdi.
“İHD'nin kuruluşunun üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen Türkiye'nin ifade özgürlüğü üzerindeki baskısı değişmedi.”
“Bunun yanı sıra toplanma ve gösteri hakkı en çok ihlal edilen haklar arasında yer aldı.”
“28 yıldır Alevilerin talepleri yerine getirilmedi, aksine sözlü ve fiziksel saldırılar devam ediyor.”
“Kadın ve çocuklara yönelik, istismar, taciz, tecavüz ve erkek şiddetinin yanında öldürme fiillerinde azalma değil, artış söz konusu.”
Hasta mahpuslar
Boğa cezaevlerindeki hak ihlalleriyle ilgili de şunları söyledi:
“Cezaevlerinde 152 binin üzerinde tutuklu ve hükümlü var, 628 hasta mahpus bulunuyor. Hasta mahpuslardan 232’si ölüm sınırında. Hasta mahpusların bir an önce serbest bırakılıp tam teşekkülü hastanelerde tedavilerinin yapılması gerekir. Ancak devlet tedaviyi engelleyerek suç işliyor.”
“24 Ocak 2013’te 6411 Sayılı Ceza İnfaz Yasası’nda yapılan değişiklikle, 'toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkûmun cezasının infazı üçüncü fıkrada belirlenen usule göre iyileşinceye kadar geri bırakılabilir' hükmü yer aldı. Bu değerlendirmeyle tahliyeler, kolluk güçlerinin insafına bırakılmış oldu.”
Boğa, İHD’nin hayatını kaybeden yöneticilerini, mahkum edilen ve devlet eliyle öldürülen üyelerini anarak konuşmasını sonlandırdı.
Türkdoğan: Hak arama bilinci
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da Ankara’da yaptığı konuşmada, “Türkiye’de insan hakları bilinci ve kültürü ile hak arama özgürlüğünün gelişmesinde İHD’nin önemli katkıları olduğunu” söyledi.
“İHD, 12 Eylül sonrası sol görüşlü mahpusların annelerinin cezaevlerinde çocuklarına ve kendilerine yönelik vahşete karşı direniş geleneğini onlarla birlikte sürdürmeye çalışan bir örgüttür.”
“Direnişçi anneler şahsında 14 Temmuz 2014 tarihinde yitirdiğimiz ve Ankara’da sonsuz yolculuğuna uğurladığımız Hatice Altun’u sevgi ve minnetle anıyoruz. Cumartesi Anneleri ve Barış Annelerinin insan hakları hareketi içerisindeki direnişçi duruşlarını bir kez daha selamlıyoruz.”
İnsan Hakları Derneği
İnsan Hakları Derneği tutuklu ve hükümlü yakınlarının çalışmaları sonucunda, 17 Temmuz 1986’da kuruldu.
1980 darbesinden zarar gören 98 insan hakları savunucusu tarafından dernekleştirilen İHD'nin üye sayısı kısa sürede onbinlerle ifade edilir oldu.
Kuruluşundan itibaren düşünce örgütlenme özgürlüğü, yaşam hakkı, idam gibi konulara toplumun dikkatini çekmeye çalıştı. İnsan hakları konusunda paneller, sempozyumlar, açıkoturumlar gerçekleştirildi.
İHD ayrıca, "Savaşa hayır", "Genel af", "Düşünceye özgürlük" ve "Barış" kampanyaları düzenlendi. (GA/BK/AS)