Dernek Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na yaptığı suç duyurusunda "sorumlu polis memurlarının, bu memurların davranışlarından sorumlu amirlerinin, bu görevlilere yasadışı şiddet kullanmaları yönünde talimat veren, azmettiren İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın, İstanbul Valisi Muammer Güler'in ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın cezalandırılabilmeleri için haklarında soruşturma açılmasını" istedi.
"Sıkıyönetim uygulandı"
1 Mayıs'ta İstanbul'da "tam bir sıkıyönetim uygulandığını, hayatın şiddet uygulanarak durdurulduğunu" dile getiren İHD İstanbul, yaşam, sağlık, kişi özgürlüğü ve güvenliği ve eğitim hakkı ile kötü muamele yasağı, keyfi gözaltı yasağı ve seyahat özgürlüklerinin şiddet kullanılarak engellendiğini belirtti.
Suç duyurusunda hak ihlallerine örnek gösterilen bazı uygulamalar şöyle:
- İnsanlar işyerlerine, hastanelere gidememiş, gidenler saldırılar ve gaz bombaları ile karşılanmıştır.
- Okullar tatil edilerek eğitim hakkı engellenmiştir.
- Geniş bir alanda sokağa çıkabilmek, bir yerden bir yere ulaşmak bir gün süre ile engellenmiştir.
- Esnaf ticaret yapamamış, zarar etmiştir.
- Avukatlara, doktorlara görev başındayken şiddet uygulanmıştır.
- Sendika ve parti binalarına saldırılarda bulunulmuştur.
- İşçi ve emekçilerle güç yarışına girilmiş, ağır şiddet kullanılmıştır.
- Kutlamalara katılmak için diğer illerden gelen işçi ve emekçiler şehre sokulmamış, şehre girenler otobüslerin içinde şehir dışında bilmedikleri yerlere götürülerek mağdur edilmiştir.
- Tüm halk zarar görmüştür. Gösteriye katılmak için gelen de, olayların dışında kalmak için evinden çıkmayan da, mecbur olduğu için hastaneye giden de atılan gaz bombalarından, şiddetten nasibini almıştır. (TK)