*Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Haberin Kürtçesi için tıklayın
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), bugün (20 Ekim) "Hayatlarımız Ölüm Gibi": Lübnan ve Ürdün'den Geri Dönen Suriyeli Mülteciler" adlı bir rapor yayımladı.
Suriye'nin geri dönüş için güvenli olmadığının belirtildiği raporda, 2017 ile 2021 arasında Lübnan ve Ürdün'den Suriye'ye dönen Suriyeli mültecilerin ağır insan hakları ihlalleriyle karşı karşıya olduklarına dikkat çekildi.
Rapor için 65 kişiyle görüşen HRW, 21 gözaltı ve keyfi tutuklama vakası, 13 işkence vakası, 3 kaçırılma, 5 yargısız infaz, 17 zorla kaybetme ve 1 cinsel şiddet iddiası belgeledi.
İşkence, zorla kaybetme, mülkiyet hakkı ihlali...
Mülteci ve göçmen hakları araştırmacısı Nadia Hardman, "Suriye'ye geri dönen mültecilerin maruz kaldığı işkenceye, zorla kaybetmeye ve ihlallere ilişkin yıkıcı anlatımları, Suriye'nin geri dönmek için güvenli olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Yaygın mülkiyet hakkı ihlalleri ve diğer ekonomik sıkıntılar da birçok kişi için sürdürülebilir bir geri dönüşü imkânsız kılıyor" dedi.
Lübnan'dan Suriye'deki memleketi Qunaitra'ya geri dönen bir mülteci (38), "Güvenlik kurumları insanlara korku ve dehşet saçmayı bırakana kadar Suriye'de kimse güvende olmayacak" dedi.
Geri dönüş "teşviki" nasıl yapılıyor?
Bölgedeki ve bölge dışındaki ülkelerin geri dönüşleri teşvik ettiğini hatırlatan rapor, Danimarka'nın, Şam ve Şam kırsalından gelen insanların "geçici koruma" statüsünü kaldırdığını belirtti.
Rapora göre; "Lübnan makamları, Suriyeli mültecilerin hayatlarını zorlaştırmak ve gitmeleri için baskı yapmak üzere tasarlanan kararname ve düzenlemelerle saldırgan"bir geri dönüş planını uygulama koydu. Suriyeli mültecileri beton barınma alanlarını yıkmaya zorladılar, sokağa çıkma yasakları koydular, bazı belediyelerden mültecileri çıkardılar, oturma izinlerinin yenilenmesini engellediler ve binlerce Suriyeli mülteciyi inceleme yapmaksızın sınır dışı ettiler. Lübnan'ın ekonomik çöküşü, Suriyelilerin yüzde 90'ını derin yoksulluğa, hayatta kalmak için kredilere ve artan borçlara bağımlı kalmak zorunda bıraktı."
Mülteciler, Ürdün sınır muhafızlarının da kendilerine Ürdün'e üç ila beş yıl boyunca yeniden giremeyeceklerini söylediklerini iletti.
Önlem çağrısı
HRW, uluslararası bağışçı hükümetlerin; Lübnan, Ürdün ve diğer komşu ülkeler için insani yardım programlarını tümüyle finanse etmesi gerektiğini belirtti:
- Lübnan ve Ürdün, Suriyeli mültecilerin Suriye'de düzenlerini yeniden kuramadıkları veya Suriye hükümetinin korunmasından faydalanamadıkları takdirde ülkelerine yeniden girişlerine ilişkin tüm kısıtlamaları kaldırmalı.
- Lübnan, Nisan 2019'dan sonra ülkeye düzensiz bir şekilde yeniden giriş yapan tüm Suriyeli mültecilerin ivedi şekilde sınır dışı edilmelerine ilişkin Mayıs 2019'da alınan Yüksek Savunma Konseyi kararını iptal etmeli.
- Ürdün, Suriyeli mültecilere keyfi ya da fiili olarak yeniden giriş yasağı getirmekten vazgeçmeli, Suriyelilerin Ürdün'e geri dönebileceklerini ve bu geri dönüşe ilişkin işlem sürecini açıklığa kavuşturmalı.
- Danimarka, Şam ve Şam kırsalından gelen Suriyeli mültecilerin geçici korumalarını kaldırma kararını iptal etmeli ve Avrupa ülkeleri de benzer yasal düzenlemeler yapmamalı.
(DŞ)