Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Genel Sekreteri Burçak Karaman Uysal yaptığı açıklamada çevre mühendisliğinin iş olanakları hakkında bilgi verdi.
"Son yıllarda çevre mühendisliği alanında istihdam konusunda görece bir artış yaşanıyor olsa da sayıları gün geçtikçe artan çevre mühendisliği bölümleri rekabet ortamını daha da derinleştirmektedir" denilen açıklamada üniversite lisans kontenjanlarının YÖK tarafından artırılması eleştiriliyor:
"Çevre mühendisliği lisans bölümlerinden her yıl bin dolayında çevre mühendisi mezun olmakta ve bu sayı gittikçe artmaktadır. Bu durum rekabetçi anlayışın süreceğini ve iyi bir iş bulmak için diplomanın yeterli olmayacağını göstermektedir."
ÇMO'ya kayıtlı 6 bin 500'ün üzerinde çevre mühendisi var. Oda bu üyelerin yaklaşık olarak yüzde 25'inin işsiz olduğunu söylüyor.
"Çalışan üyelerimizin; yüzde 16'sı kamuda, yüzde 14'ü belediyelerde, yüzde 10'u üniversiteler ve araştırma kurumlarında, yüzde 1,08'i sivil toplum kuruluşlarında, yüzde 58'i özel sektörde çalışıyor."
bianet'e konuşan Ayşe Balkan kardeşinin çevre mühendisi olarak asla iş bulamadığını, sonunda yılıp lojistik sektöründe kendisine kariyer yaptığını anlatıyor:
"Ağabeyim ÖSS'de ortalamaya nazaran parlak bir puan almıştı. Tercihlerinden biri de çevre mühendisliğiydi. Ancak bu aslında açıkta kalmamak için tercihten öte bir nevi zorunluluktu. Olan oldu ve çevre mühendisliği bölümünü kazandı. Beş yıl boyunca eğitimini aldığı mesleğini asla icra edemedi. O mezun olalı 10 yılı geçti. İlk yıllarını işsiz geçirdi."
"Çevre mühendisliğinden anladıkları peyzaj"
Balkan bir keresinde "çevre mühendisi aranıyor" ilanı için başvuran ağabeyinin iş görüşmesine gidip aslında fabrikanın bahçesini düzenleyecek bir peyzaj ustasına ihtiyaç olduğunu öğrendiklerinde şoke olduklarını söyledi.
"Halbuki bacası tüten bütün fabrikaların çevre mühendisi istihdam etmesi yasalarca denetlenme garantisinde sağlanmak zorunda. En basiti bu yolla çevre kirliliği oranının aşağı çekilmesi sağlanabilir. Çevre mühendisleri işsiz kaldıkça içinde yaşadığımız, havasını soluduğumuz, suyunu içtiğimiz kentler de insan değil para odaklı planlanmaya devam edilecek."
Balkan eğitim sistemini de eleştirdi:
"ÖSS gibi eşitsiz bir sistemde öğrencilerin hakları çevre mühendisliği gibi 'geleceğin mesleği' denilen kontenjanı olup istihdamı olmayan bölümlerle bir kez daha gasp ediliyor."(EZÖ)