Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De Girişimi üyeleri, twitter üzerinden Türkiye'deki Ermeni okul, vakıf, kilise ve hastanelerinin adres ve telefonlarını yayınlayan ayrıca bazı bireylerin gizli Ermeni olduğunu belirterek hedef haline getiren Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİM-DER) Genel Başkanı Göksel Gülbey hakkında suç duyurusunda bulundu.
Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De Girişimi'nden Cengiz Alğan, bianet'e yaptığı açıklamada Türk Ceza Kanunu'nun 216. maddesi gereği "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçu" ve bunun basın-yayın yoluyla yapılması gerekçesiyle 218. maddesinden suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.
Alğan: Sıradan milliyetçi refleks değil, organize iş
Alğan, Göksel Gülbey'in basit milliyetçi reflekslerle böyle bir iş yapmadığı düşüncesinde. Gülbey'in 10 yıldır işleri güçleri Ermenilerle uğraşmak olan bir derneğin başkanı olduğunu söyleyen Alğan, bunun organize bir iş olduğunu düşündüklerini belirtti.
"Çünkü söz konusu adam sıradan bir kişi değil. Ayrıca bu adamların yaptığı ilk iş değil bu. Daha önce Sarkisyan'ın maketini sembolik olarak idam ettiler.
"2004'te Budapeşte'de Ermeni subay Gurgen Makarian'ı uyurken baltayla öldüren Azeri subay Ramil Safarov'u destekleyen eylemleri var. Daha önce Türkiye'deki 57 Ermeni vakfıyla ilgili İçişleri Bakanlığı'na başvuruları var."
"26 Şubat ve 2015 öncesi hazırlık olabilir"
Alğan, Gülbey'in çalışmalarının 26 Şubat'ta yapılacak olan ikinci Hocalı mitingi hazırlıkları çerçevesinde yürütülüyor olabileceğine dikkat çekerek, yaklaşmakta olan Ermeni soykırımının 100. yıldönümü öncesi hazırlıklara da vurgu yapıyor.
"Ermeni soykırımının 100. yıldönümü olan 2015'e giderken devletin yanı sıra bazı sivil görünümlü grupların da hazırlıkları var. Benim edindiğim izlenim, buna hazırlanıyorlar.
"Tanıdığım bazı Ermeniler tedirginliklerini açıkça dile getiriyorlar. Bunların tamamının 2015'e hazırlık olduğunu düşünüyorlar.
"Azerbaycan hem bakanlıklar, milletvekilleri tarafından yapılan açıklamalarla bu gibi çalışmaları destekliyorlar hem de parasal olarak destekliyorlar.
"Azerbaycan devletiyle Türkiye devleti arasında bazı anlaşmalar var. Bu hazırlıklar çerçevesinde daha korkunç şeyler olabileceğini düşünüyorum.
"24 Nisan 2011'de insanlar soykırım anması yaparken Sevag askerde göstere göstere öldürüldü. Katili hala tutuksuz yargılanıyor.
"Bu gibi dernekler, kişiler etkisiz gibi gözükse de ortaya attıkları şeyler toplumda karşılık buluyor. Çünkü zaten toplumda Ermenilere karşı önyargı var. Bu kaşınmaya başlandığında bazı kişiler de harekete geçiyor.
"Adalet Bakanlığı verilerine göre, 2005'ten beri her üç günde bir en az bir gayrimüslim ibadethanesi veya mezarlığına zarar verilmiş.
"Açık ve yakın tehdit"
Göksel Gülbey'in Ermenilere ait yerlerin açık adreslerini yayınlamasında "açık ve yakın tehdidin" söz konusu olduğunun altını çizen Alğan, Avrupa Birliği ve ABD'de açık ve yakın tehdidin suç kapsamında olduğunu ifade etti.
"Türk kökenli camilerin veya vakıfların listesini yayınlarsanız burada suç çıkmaz. Çünkü Türkiye'de Türklere yönelik bir tehdit yok. Ancak aynı şey Almanya'da yapılacak olursa neo-nazilere hedef gösterilebileceği için tehdit ve dolayısıyla suç kapsamında değerlendirilebilir.
"Bu listeler alışveriş merkezleri listesi değil ki... İnsanların okulları, dernekleri, kiliseleri ve hatta tek tek bireyler listeleniyor. Ayrıca 'Ermeni örgütlenmelerinin listesini veriyorum' diyor. Okul bir Ermeni örgütlenmesi midir? Sanki 'Buralarda toplanıp bazı işler çeviriyorlar' gibi bir izlenim yaratmaya çalışıyor."
"Dink de hedef gösterildi"
Hrant Dink'in öldürülmesini hatırlatan Alğan, Dink'in açık şekilde hedef gösterildiğini belirterek Agos önünde "Bir gece ansızın gelebiliriz" pankartları açanları hatırlatıyor.
"Bu tür şeyler çok hızlı yayılıyor. Bu adamın yaptığı iş nedeniyle yüzlerce insan Ermenilerin kiliselerini, okullarını, vakıflarını, derneklerini, hastanelerini ve hatta pek çok Ermeni'yi kişisel olarak kaydediyor.
"O adres ve telefonlar orada durmaya devam ettikçe insanlar istediği Ermeni kuruluşunun adresini telefonunu alıp taciz edebilecek." (EKN)