Haberin Kürtçesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp Maltepe Çocuk Cezaevi’nde kalan bir çocuk mahpusun yaşadığı baskıları Meclis’e taşıdı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Yiğitalp çocuk mahpusun yazdığı mektup üzerinden cezaevindeki hak ihlallerini dile getirdi.
“Basında yer alan haberlere göre; Maltepe Çocuk Cezaevi’nde kalan 17 yaşındaki H.İ. cezaevindeki baskıları ve yaşadıklarını anlattığı bir mektup yazmıştır.
“H.İ. mektubunda; telefon ve açık görüş haklarının nedensiz olarak kısıtlandığını, cezaevi koşullarının sağlıksız olduğunu, fiziki ve psikolojik baskıya maruz kaldıklarını ve boncuk, kitap, boya kalemi ve giyecek gibi isteklerinin karşılanmadığını dile getirmiştir.
“H.İ. ayrıca havalandırma haklarının nedensiz bir şekilde engellendiğini ve kısıtlandığını da belirtmiştir.”
TIKLAYIN - CEZAEVLERİ GENEL MÜDÜRÜ ÇIPLAK ARAMA VE İŞKENCEYİ KABUL ETTİ
Sorular
Yiğitalp’in önergesinde şu sorulara yer verdi.
*Konu bağlamında Maltepe Çocuk Cezaevi ile ilgili idari veya adli bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılmayacaksa yasal gerekçesi nedir?
*H.İ.’nin mektubunda anlattığı hak ihlalleri ile ilgili Maltepe Çocuk Cezaevinden bilgi talebiniz olmuş mudur?
*Söz konusu cezaevinde çocuk mahpusların görüş haklarının ve havalandırma saatlerinin keyfi olarak belirlenmesinin yasal gerekçesi nedir?
*Söz konusu cezaevinde çocuk mahpuslara boncuk, kitap, boya kalemi gibi isteklerinin karşılanmamasının yasal gerekçesi nedir?
*Cezaevi yönetimi ve görevlilerinin çocuklara fiziki ve psikolojik baskı yapacak yetkiyi hangi makamdan almaktadırlar?
*2010 yılında aynı cezaevinde mahpus olan 13 çocuk yaşadıkları hak ihlallerini anlattıkları bir mektup göndermelerine ve TBMM’de bir komisyon kurulmasına rağmen, bu ihlallerin hala devam etmesinin sebebi nedir?
*Çocukların cezaevinde yaşadıkları hak ihlallerinde bakanlığınızın nasıl bir sorumluluğu vardır?
*Bakanlığınız tarafından çocuk cezaevlerinin denetimleri nasıl ve ne sıklıkla yapılmaktadır?
*Bakanlığınız tarafından çocuk cezaevleri için ne gibi iyileştirmeler planlanmaktadır? (YY)
TIKLAYIN - DÖRT KENTİN HAPİSHANELERİNDEKİ İŞKENCE MECLİS'E TAŞINDI
H.İ.'nin mektubu |
H.İ.’nin Evrensel gazetesinde yayınlanan mektubu şöyle... “Merhaba size yaşadıklarımı anlatmak istiyorum. * Telefon görüşlerimiz iki haftada bire çıkarıldı (10 dk) * Görüşçülerime keyfi yasak konuyor. * Açık görüşe çıkarılmadım (29 Kasım 2016) * Havalandırma 1 saat yetmiyor. * Tuvalet kapısı ve ışığı yok. * Buzdolabımız yok. * İstediğimiz gazeteler verilmiyor. * Üretim için incik boncuk verilmiyor. * Her günümüz hem fiziki hem de psikolojik işkence ile geçiyor. * Yemek kaşığımız, tabağımız plastik, bardağımız karton. Sağlıksız. * Kantinde doğru dürüst hiçbir şey yok, dış kantin yok. * Yemek saatleri düzensiz 07.30 da kahvaltı geliyor, 11.00 de ekmek veriliyor, 12.00’de öğle yemeği, 17.00 de akşam yemeği. * Her yerde keyfi üst araması yapılıyor. * 29 Kasım Salı günü sabah 10.45 – 11.45te açık görüşüme çıkarılmadım, keyfi üst aramasını kabul etmediğim için. Çıkmak için direndim, işkence ile hücreye kapatıldım, tişörtüm yırtıldı, sol kol dirseğim hücre kapısının mazgalına sıkıştırıldı. Hastaneye çıkarılmadım. * 30 Kasımda müdürün tutanağı ile hücre cezası aldık onun girişi için revire darp cebir için çıkarıldım. Doğru dürüst muayene etmediler, krem verip yolladılar. * 30 Kasımda yine saat 15.00’te havalandırmaya çıktık, 15.30 gibi gelip hücreye almak istediler bizi, biz çıkmayacağımızı söyledik, sonra gittiler 16.00’de bir daha geldiler, bu sefer hazır kuvvetle birlikte geldiler, oturma eylemine başladık, işkenceler ile hücreye atıldık, boğazımız sıkılarak nefesimiz kesildi, tekmeler attılar, yumruklar attılar. * 2 Aralık öğlen 13.05’te hak gasplarına karşı, 13.00’te başladığımız kapı dövme eylemimize hapishane yönetimi ve hazır kuvvet, başgardiyan saldırdı, sayıları ortalama 20 kişiydi öyle tahmin ediyoruz. İşkence ile süngerli hücreye atıldık. Benim sol kol dirseğim 30 Kasımdan beri ağrıyordu aldığım darbeler ile ağrısı arttı. M.A’nın kulağı kanadı, ellerimizde ve parmaklarımızda yaralar meydana geldi. Hastaneye çıkarılmadık. * Diğer tutuklulara tekli hücrede bile ayakta sayım vermeye zorluyorlar. * 04.12.2016 Pazar saat 14.00 gibi havalandırmaya çıktık, 1 saatin sonunda kendi isteğimiz ile çıkmadık havalandırmadan, yaka paça işkenceler ile hücreye atıldık, gözlüğüm düştü işkence sırasında gardiyanlar pis postalları ile ezdiler, he rtarafı çizildi gözlüğümün, gözlerimi ağrıtıyor şimdi. Çizik gözlük. * Havalandırmaya saat 17.00’ye kadar çıkabiliyorken, 15.30 oldu, sonra 15.30’a indirdiler. Güneş tepede iken havalandırmaya çıkarılmıyoruz. * 06.12.2016 Salı günü öğlen 13.00’te kapı dövmeye başladık yine 13.05 kamera ile gelip, işkence ile süngerli hücreye attılar. Süngerleri yoluyorum diye bana ters kelepçe yaptılar. 15.30 gibi çıkartıldık bu sefer kelepçe anahtarını bulamadılar 15-20 dakika kelepçeyle uğraştılar. En son açıktan kelepçe anahtarı istetip öyle açtılar. Hastaneye çıkarılmadık. M.A ayağında ağrı vardı şiddetli, benim de bileğimde kelepçe izleri ve belimde tekme ile oluşan ağrı vardı. Hastaneye çıkarılmak istedik, sonrasında havalandırmaya çıktık 14.30 gibi, 15.30’da yine geldiler, oturma eylemi yaptık, yine yaka paça işkenceler ile hücreye atıldık, yerlerde sürüklendik, kapüşonumuzdan tutarak sürüklediler, nefessiz kaldık. 16.40’ta kapı dövdük hastaneye çıkmak için, süngerli hücreye atıldık yine işkence ile kemerimiz, gözlüğüm, çorabım çıkarıldı atıldık süngerli hücreye, M.A’nın kemeri koptu. Süngerleri yine kopardık, kapı dövdük. 18.35 civarında çıkardılar çıkarmadan önce mazgalı açtılar konuşmak için, kolumu mazgaldan dışarı çıkardım, ‘açana kadar çekmeyeceğim kolumu’ dedim, aynı kolumu birkez daha mazgala sıkıştırdılar. Hastaneye çıkartılmadık. * 05.12.2016 M.A mahkemeye diye gitti, 1 Mayıs dosyası diye götürmüşler. Mahkeme olduğunu biliyorduk. Dönüşünde işkence ile onursuz arama yapıldı. * Yemeklerin çiğ geldiği oluyor * 07 Aralık akşam 22.30 süngerli hücreye atıldık işkence ile. * Gazete sorunumuz var. * Kitap eksiğimiz var. * MA’nın kemer ve ayakkabı eksiği var. * Benim tşörtüm yırtıldı. * Renkli kağıt boya kalemi vermediler." |