* Fotoğraf: İHD
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, bugünkü 491. F Oturması’nda ağır hasta mahpus Mehmet Ali Çelebi’nin serbest bırakılmasını talep etti.
İnsan Hakları Derneği’nin tespit edebildiği kadarıyla, hapishanelerde 604’ü ağır olmak üzere 1605 hasta mahpus bulunuyor.
Bu haftaki basın açıklamasında, 70 yaşındaki mahpus Çelebi’yle ilgili şu bilgiler verildi:
Diyaliz ve kemoterapi tedavisi
“70 yaşındaki Mehmet Ali Çelebi; Bolu F Tipi Kapalı Hapishanesinde tutulmakta iken, tedavi amacıyla geçici olarak Sincan 3 Nolu L Tipi Kapalı Hapishanesi’ne gönderilmiştir.
“Kronik böbrek yetmezliği, kan kanseri, yüksek tansiyon hastası olan, mide kanaması ve felç geçiren, işitme ve görme kaybı, denge sorunları, hafıza kaybı yaşayan, haftada 3 defa diyalize giren ve kan kanseri nedeni ile kemoterapi tedavisi gören Çelebi tek başına yaşamını sürdüremeyecek durumda olmasına rağmen infaz ertelemesi taleplerine halen olumlu yanıt verilmemiştir. Hapishanede tutulduğu her gün Çelebi’yi ölüme yaklaştırmaktadır.”
“Felç geçirdi, gözleri görmüyor”
“Çelebi; 18 Mayıs tarihinde Bolu F Tipi Kapalı Hapishanesinden gönderdiği sağlık raporları ekli mektubunda şunları yazmıştı: ‘Mart ayının ilk haftasında mide ağrılarım dolayısıyla cezaevi idaresine dilekçe yazarak doktora çıkmak istedim. Ancak uzun süre bu talebim yerine getirilmedi. Mart ayının ilerleyen günlerinden birinde akşam ağzımdan kan gelmeye başladı ve ardından kusmalar başladı. Kusarken de kan gelmeye devam etti. İdareye haber verdim, memurlar acil servisi çağırdı. İğne yapıp odama geri gönderdiler. Bir iki gün sonra yine aynı rahatsızlığı yaşadım ve yine acil servis çağırıldı ve aynı tedavi uygulandı. Üçüncü seferinde ağrıların daha da artmıştı, çağrılan acil servis doktoru ‘yaşlı olduğumu, başka hastalıklarımın da bulunduğunu, hastaneye götürülmem gerektiğini belirterek sevk kağıdı yazdı ve sevk kağıdı kurum doktoruna gönderildi. Sevkim yapılmadan önce ağzından yine kan gelince, yine acil servis çağırıldı ve acil servis beni hastaneye götürdü. Hastanede yapılan tetkiklerde mide kanaması geçirdiğim söylendi. Ayrıca böbreklerimin iflas etmiş olmasından ötürü de haftada 3 gün diyalize girmekteyim. Denge problemi yaşadığım için tekbaşıma bir yerlere gidip gelmekte zorlanmaktayım. Kendimi sürekli yorgun hissediyorum. Hastalıklarından kaynaklı olarak zamanımın çoğunu yatağımda geçirmek zorunda kalıyorum. Önceden yakını görme sorunu yaşıyordum, şimdi hem uzağı hem yakını görmekte zorlanıyorum, sesleri duymakta zorlanıyorum, algılamada, düşünmede, hatırlamada güçlükler yaşıyorum. İhtiyaçlarını karşılamakta zorlandığım için bir arkadaşı refakat için benim yanıma koydular.’”
“Çelebi, durumu daha da ağırlaştığı için Temmuz başında Sincan 3 Nolu L Tipi Kapalı Hapishanesine sevk edilmiştir.
“9 Temmuz 2021 tarihinde avukat ile yaptığı görüşmede; mevcut hastalıklarına ilaveten yüksek tansiyon hastası olduğunu ve yakın zamanda felç geçirdiğini, gözlerinin görmediğini, temel ihtiyaçları için dilekçe yazması gerektiğinde dilekçe dahi yazamadığını, yürümekte güçlük çektiğini belirttikten sonra, Ankara Dış Kapı Hastanesine götürüldüğünü, burada kendisine kanser olabileceğinin söylendiğini, biyopsi sonucunun daha gelmediğini ifade etmiştir.
“Görüşme sonrasında avukatı; tekbaşına tutulan Çelebi’nin, kişisel bakımını tek başına yapmasının kesinlikle mümkün olmadığını, felçten kaynaklı sağ gözünü hiç kapatamadığını, ayrıca konuşmakta güçlük çektiğini bildirmiştir.”
İnfaz erteleme talebine yanıt verilmedi
“Mehmet Ali Çelebi; ailesi ile yapmış olduğu son telefon görüşmesinde kendisine kan kanseri teşhisi konulduğunu ifade etmiştir.
“Vasisinin cezaevi reviri ile yapmış olduğu görüşmede de kanser olduğu ve kanserden kaynaklı olarak kemoterapi tedavisine başlandığı teyit edilmiştir. Yine vasisi tarafından talep edilen sağlık raporlarına ulaşmak mümkün olamamış ve avukat aracılığı ile raporlarına ulaşılmaya çalışılmaktadır.
“Mahpusun durumunu bildirmesi sonrasında Derneğimiz ve kanser teşhisi sonrası avukatı aracılığı ile tedavi maksadı ile infaz ertelemesi talep edilmiş ancak bu taleplere halen bir yanıt verilmemiştir.
“Kanser tedavisinin hapishanede yapılabilmesinin mümkün olmadığı bilinmektedir. Hapishanenin olumsuz koşulları, yeterli beslenme ve hijyen imkanlarından yoksunluk ve tek başına yaşamını devam ettiremeyecek halde olmasına rağmen hapishanede tutulmaya devam edilmesi Çelebi’nin yaşamını tehdit etmektedir.
“Mehmet Ali Çelebi hakkında acilen ceza infazının ertelenmesi kararı verilerek serbest bırakılması ve dışarıda daha sağlıklı koşullarda tedavisinin yapılması için gerekli adımların atılması sağlanmalıdır.” (AS)