Hanuka Bayramı, İbrani takvimine göre Kislev ayının 25'inde (bu yıl 11 Aralık Cuma akşamüstü) başlayıp sekiz gün ve sekiz gece boyunca devam eder. Bu bayram, Suriye-Yunan Kralı Antiohus ve ordularının, Makabiler tarafından bozguna uğratılıp, II. Bet-Amikdaş'ın putperestlerden kurtarılmasını ve tekrar Tanrı'ya adanmasını simgeler. Bet-Amikdaş putlardan ve simgelerden temizlendikten sonra, Tapınak'taki Ebedi Işık'ı yakmak için sadece bir küçük kap kutsiyeti bozulmamış yağ bulundu. Bu yağ, Menora'yı yalnızca bir gün boyunca yakmaya yetecek miktardaydı. Mucize eseri, o küçük kap yağ, tam sekiz gün boyunca yanmaya devam etti ve Koen'ler o arada yeni kutsal yağ hazırlayabildiler. 25 Kislev'den başlayarak, sekiz gece boyunca, her gece bir mum artırarak Hanuka mumları yakılır ve bu mucize tekrar yaşatılarak evler Işık'la doldurulur. Mumlar, Hanukiya'ya, (yakana göre) sağdan sola doğru dizilir, yakarken soldan sağa doğru yakılır.
Hanukiya'nın yeri
Hanukiya evde iki yere konulabilir. Birincisi ve tercih edileni, yoldan geçen herkesin bu mucizeye şahit olabilmeleri için pencere önüne koymaktır. Diğeri ise, kapıdan içeri girerken hemen girişin soluna yerleştirmektir. Böylece kişi, kapıdan girerken, sağında Mezuza, solunda Hanukiya mitzvalarıyla çevrili olacaktır.
Hanukiya yanarken bir yerden bir yere taşınmaz. Söndükten sonra istenilen yere götürülebilir.
Yakma zamanı ve süresi
Hanukiya, Şabat öncesi harici, her gün yıldızlar çıktıktan sonra, akşam yatana kadar yakılabilir. Bir gece Hanukiya'yı yakmayı unutan kişi, ertesi gün, akşama kadar, (ama berahasız olarak) yakabilir. Hanukiya, en az yarım saat yanmalıdır. Mumlar veya yağ, buna göre ayarlanmalıdır. Yarım saat dolmadan önce Hanukiya sönerse (Şabat harici), yakma işlemi tekrarlanır ama beraha söylenmez.
Cuma akşamüstü, önce Hanukiya yakılır, bir süre sonra, güneş batmadan yirmi dakika önce de Şabat mumları yakılır. Cuma akşamüstü yakılan Hanukiya mumlarının veya yağının, güneş battıktan sonra yarım saat daha yanacak şekilde ayarlanması gerekir.
Cumartesi, Şabat çıkışında, İstanbul adetlerine göre, önce Avdala (Şabat'ın bitişi ve yeni haftanın karşılanması) yapılır, sonra Hanukiya yakılır. Ancak önce Hanukiya yakılıp sonra Avdala yapılırsa da hata değildir.
Hanuka'nın yakılması
1. Bütün ev halkı Hanukiya'nın etrafına toplanır.
2. Önce gerekli berahalar (şükür duaları, methiye ve dilekler), sırasıyla okunur:
1) Vii Noam Ad. Eloenu
2) Leadlik Ner Hanuka
3) Şeasa Nisim Laavotenu
Ve ek olarak Yalnızca İlk Gece; "Şeeheyanu" berahası okunur.
3. Mumlar aşağıda belirtilen şekilde, soldan sağa yakılır:
Birinci mum yakıldıktan sonra " Anerot Alalu" söylenir.
1. gece: İlk önce yakana göre en sağdaki mum + Şamaş =2 mum
2. gece: İlk olarak, yakana göre en soldaki mum(yeni mum) + sonra sağdaki mum (1.gece yakılan mumun yerine konulan mum) + Şamaş = 3 mum
Mumlar yakılırken prensip, her gece önce yeni bir mucizenin kutlanmasıdır. Bu yüzden önce o geceye ait olan mum, yeni mucizeyi kutlamak için yakılır. Daha sonra önceki gecelerin mumları yakılır.
3. gece: İlk olarak, yakana göre en soldaki mum (yeni mum) + sonra onun sağındaki (2.gece yakılan mumun yerine konulan mum) + sonra en sağdaki mum (1.gece yakılan mumun yerine konulan mum) + Şamaş = 4 mum
4, 5, 6, 7, 8. geceler de, hep bu şekilde 1 mum arttırılarak önce yeni mum ile mucize kutlanır, sonra diğer mumlar yakılır.
Geleneksel Hanuka yemekleri
Bir günlük yağın mucize eseri sekiz gün yanmasını hatırlamak için, Hanuka'da çoğunlukla yağda kızarmış yemekler tercih edilir.
Latke: Rendelenmiş patates, yumurta, soğan ve un karışımıyla yapılan bu patates gözlemeleri sıcak olarak, yanında elma sosu veya krema ile servis edilir.
Sufganiya: Ponçik tarzı bir tatlı olan sufganiya, kızgın yağda kızartılır, bunlar daha sonra pudra şeker ve/veya tarçına batırılarak servis edilir. Sufganiya, özellikle İsrail'de çok popüler olup, Hanuka başlamadan bir ay öncesinden itibaren sokaklarda satılmaya başlanır.
Sütlü yiyecekler ve peynir: Haşmonailerden dul Yeudit, komutan Holofernes'e kendi yaptığı peynirden hatırı sayılır bir miktarda yedirip, susamasını sağlamış, susuzluğunu da bol bol şarapla gidermişti. Holofernes o kadar peynir ve şarap sonucu sızıp kalınca Yeudit de Komutanın kılıcını alıp onu öldürmüştü. Komutanın kafasını da kumaşlara sarıp yanında götürmüştü. Komutanları olmayınca şaşkına dönen Suriye-Yunan orduları bu şekilde kolayca bozguna uğratılıp ülkelerine kaçmışlardı. Bu kahraman Yahudi kadınının hatırasına Hanuka'da sütlü tatlılar ve özellikle peynir yenir. (TK)