Vicdani retçi Halil Savda, sahibi olduğu savaskarsitlari.org sitesinin halkı askerlikten soğuttuğu gerekçesiyle 318. maddeden bugün hakim karşısına çıktı.
bianet’e konuşan Savda, İstanbul 17. Sulh Ceza Mahkemesi’nde kendisine yöneltilen tüm suçlamaları kabul ettiğini, savcılık iddialarının doğru olduğunu söylediğini ve halkı askerlikten soğutma suçunu işlediğini kabul ettiğini belirtti.
Bunun üstüne mahkemenin eylemlerini fikir ve ifade kapsamında değerlendirerek beraat kararı verdiğini ifade eden Savda, sözlerine şöyle devam etti:
“Dava altı yedi kişinin Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (BİMER) sitemizi şikayet etmesi üzerine açılmıştı. BİMER, Ankara Savcılığı’na söz konusu suç duyurularını gönderse de sitemiz İstanbul üzerinden yayın yaptığı için görevsizlik verildi ve dosya İstanbul Savcılığı’na gönderildi.
“Avukat Ramazan Demir, sitemizde yapılan yayınların fikir ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu, bunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde (AİHS) güvence altına alındığını söyledi ve beraatımı istedi.
“Aslında halkı askerlikten soğutmak suçlamasını içeren 318. maddenin düşünce ve ifade hürriyetine karşı bir madde olduğundan ötürü anayasaya aykırı olduğunu ifade etti ve Anayasa Mahkemesi'ne gidilmesi gerektiğin söyledi.
“Mahleme dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne götürme talebimizi reddetti. Ancak yapılan yayınların düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirterek beraatıma karar verdi.”
Savda’nın savunması
savaskarsitlari.org’da yer alan habere göre, Halil Savda İstanbul 17. Sulh Ceza Mahkemesi’nde yaptığı savunmada şu ifadelere yer verdi:
“Sitemiz savaşa, militarizme ve ırkçılığa karşı olan savaş karşıtı, vicdani retçi ve anti-militaristlerin kamuoyundan gizlenen görüşlerini kamuoyu ile paylaşmak amacıyla kurulmuştur. Sitemiz sansürü kırmak ve iktidarın gerçekleri örtmek için kurduğu duvarı yıkmak amacı ile kurulmuştur.
“17 Ağustos 1999’da kurulan web sitesi ile hegemonik medyanın oluşturmaya çalıştığı ırkçı ve militarist kültüre karşı alternatif özgürlükçü ve barışçıl bir yayın ilkesini esas aldık.
“Yıllarca medya erki Türk-Müslüman-Sünni-Militarist-Eril olmayan Hıristiyanları, Kürtleri, Ermenileri, insan hakları savunucularını, Alevileri, kadınları ve savaşa karşı olan herkesi suçladı. Bizler internet gazeteciliğinde iktidarın bu tekelini kırmayı amaçlıyoruz. Bunun için Kürtlerin, Alevilerin, Ermenilerin, Hıristiyanların, kadınların ve LGBT bireylerinin sesini ve taleplerini sayfalarımıza taşıyoruz.
“Son on yılda 2 binden fazla genç erkek askeri kışlalarda ya intihar etti ya da cinayete kurban gitti. Kışlalarda ciddi insan hakları ihlalleri yaşanıyor. Vicdani retçiler askeri hapishanelere konuluyor ve işkence ediliyorlar. İşte bu zulmün ve katliamın son bulması için zorunlu askerlik uygulamasının sona ermesi gerekiyor.
“Askerlikten soğutmak suçunun varlığı Türkiye Anayasasına ve Türkiye’nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Çünkü halkı hekimlikten, imamlıktan ve gazetecilikten soğutmak suç değildir. Halkı askerlikten soğutmak diye bir suç olamaz. Böyle bir suçu kabul etmiyorum. Dolayısıyla TCK’da var olan madde 318 “halkı askerlikten soğutmak” gibi bir ucube yok olmalıdır.
“Sitemizin kuruluşunun amaçlarından bir tanesi de halkı militarizmden, milliyetçilikten ve askerlikten soğutmaktır. Dolayısıyla sayın savcının iddianamesine konu olan ‘askerlikten soğutmak suçunu’ işlediğimiz yönündeki suçlamasını kabul ediyorum.
“Türkiye’de ‘Halkı askerlikten soğutmak’ adında bir suç neden var? Çünkü devlet sorgusuz sualsiz itaat etmekten, istemediği halde nasıl silah kullanılacağını öğrenmekten, şiddetten, sebebi ne olursa olsun insan öldürmekten kolayca soğuyabilecek birçok kişi olduğunun farkında.
“Bizzat başbakan 600 bin asker kaçağı-bakaya olduğunu söyledi. Dolayısıyla Türkiye toplumu zorunlu askerlik uygulamasına son verilmesini istiyor. Erk bunu bildiği içindir ki ‘askerlikten soğutmak’ suçu gibi bir ucubeyi TCK’da koruyor.
“Herkesi askerlikten soğutmaya davet ediyorum çünkü 1960, 70 ve 80’deki darbe karanlığını askerler yarattılar. Eğer askerler olmasaydı Ergenekon denilen şebeke olmazdı, Kürdistan’da savaş ve katliamlar olmazdı, Ermeni soykırımı yaşanmazdı, Hiroşima bombardımanı ve Hitler Nazizm’inin ölüm kampları olmazdı. Bu karanlığın ve katliam tarihinin yok olması için askerlik kurumunun yok olması lazım.
“Sitemizin kuruluş duyurusunda söylediğimizi buradan bir kere daha tekrar ediyorum: Şiddetten arınmış bir dünyada yaşayabilmek, özgürleşebilmek, yok edilmeye çalışılan kişiliğimize sahip çıkabilmek için; sizleri de askerlikten soğumaya davet ediyoruz!” (EKN)