Fotoğraf: @goliammar/Twitter
Suriye ordusu, eli kulağında bir operasyon için Cumhurbaşkanlığı Muhafızları'nın önde gelen zırhlı birliklerinden 105. Zırhlı Tugay'ı Halep'in kuzeyine taşıdı.
Doğu Kürdistanlı haberci Ammar Goli Twitter hesabından yayımladığı bir tvit dizisinde 105. Tugay'ın hareketlendiğine ilişkin görselleri paylaşmakla birlikte, "operasyon alanı[nın] henüz bilinm[ediğini] yazdı. Goli, ancak yerel kaynaklardan gelen bazı raporlar[ın] "El Bab kentine ve stratejik açıdan önemli M4 yoluna, muhtemelen El Bab'ın her iki tarafındaki SDG kontrolündeki bölgelere de işaret ettiği[ni]" bildirdi.
Şam SDG ile
görüşmeleri sonlandırdı
Goli'nin haberlerine göre, yerel kaynaklar, "Suriye hükümetinin SDG ile görüşmeleri sonlandırdığını ve Halep'in kuzey bölgesini geri almak istediğini" söyledi.
Aynı zamanda, TSK güçlerinin İdlib vilayetindeki M4 ve M5 karayolu civarındaki yakınlarındaki temas bölgelerinden çekildiğine dair haberlerin de geldiği bildiriliyor.
105. Tugay geçmişte Şam'daki Doğu Guta operasyonu da dahil çok sayıda operasyona katılmasıyla biliniyor.
Goli, Erdoğan hükümetinin en kısa sürede Avrupa Birliği sınırlarına yeni bir Suriyeli mülteci dalgası göndermeyi planladığını ve Ankara'nın, AB ve Avrupa Birliği tarafından destekleneceğini değerlendiriyor. Goli, Ankara'nın Ortadoğu'daki işgal politikasıyla bağlantılı olarak Batı'dan daha fazla taviz alma peşinde olduğunu ileri sürüyor. Kürtler'in, bu gelişmeler sırasında diğer gruplardan daha fazla saldırı hedefi olacağını öngörüyor.
Şam'ın seçimlerden sonra
harekete geçebileceği bekleniyordu
Suriyeli gazeteci Sarkis Kassargian, 14 Mayıs seçimleri öncesinde bianet.org'dan Vecih Cuzdan'a verdiği söyleşide, Suriye'nin operasyon hazırlığında bulunduğu bölgenin "Türkiye'nin doğrudan etkisi altında" olduğuna dikkat çekmiş ve "Ankara'nın operasyona yeşil ışık yakması [...] diğer yandan olası operasyona Batı'nın da göz yumması gerekiyor -ki yeniden mülteci sorunu gündeme geleceği için buna karşı çıkarlar." demişti.
Kassargian, Bu koşullarda "Suriye[nin] çok zor bir durumda kalabil[eceği]"ni öne sürerek "Belki de Türkiye'deki seçimlerden sonra, hatta seçim sonuçları doğrultusunda artık İdlib'i yeniden konuşmaya başlayabil[eceğimizi]" öngörmüştü.
(AG/AEK)