*Fotoğraf: HDP Basın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, bugün (28 Ekim) partisinin genel merkezinde açıklama yapıp gündemi değerlendirdi.
Yarının (29 Ekim) Cumhuriyetin 98. yıl dönümü olduğunu hatırlatan Günay, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dedikleri ucube sistem rejim değişikliğinin en somut göstergesi. Biz HDP olarak bütün kimliklerin ve farklılıkların özgürce, bir arada, eşit ve ortak bir şekilde yaşadıkları demokratik bir Cumhuriyet kurmayı amaçlıyoruz" dedi.
Günay, iki gün önce (26 Ekim) Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda kabul edilen yurtdışına asker gönderme tezkerelerinin süresinin uzatılmasına ilişkin kanun teklifi hakkında da "Tezkereler, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) çoğunluğunun oyları ve İYİ Parti'nin de desteğiyle kabul edildi. Bunlar, AKP-MHP savaş koalisyonunun son tezkeresi olacak" dedi.
TIKLAYIN - Buldan'dan iktidara: Savaş tezkereleri sizi kurtaramayacak!
"Tezkereye evet demek riyakârlık"
"Kimi muhalif partilerin bütün bu tespitlerimizi paylaştıktan ve sergilenen oyuna dikkat çektikten sonra tezkereye evet oyu vermiş olmaları kendileri açısından hazin bir sonuç, bir ibret vesikasıdır. Ne tarih ne Türkiye halkları bu siyasi riyakârlığı asla unutmayacak" diyen Günay, şunları söyledİ.
"Geçen yıl kabul edilen tezkerenin hemen sonrasında İdlip'te tek bir hava bombardımanı sonucunda 34 askerin cenazesinin memleketlerine nasıl gönderildiği ve buna karşı AKP-MHP savaş blokunun İdlip'teki saldırı karşısında nasıl çaresiz kaldığını hepimiz hatırlıyoruz.
"Kürt köylerinin bombalanarak kadın, çocuk demeden sivillerin katledilmesini unutmadık. Demografyanın değiştirilmesinden, bölge halkının mülklerinin yağmalanmasına kadar sayısız savaş suçunun çetelerin desteğiyle sistematik biçimde yürütüldüğünü de unutmadık.
İdlip'ten, Serêkaniyê'ye kadar AKP-MHP Savaş Koalisyonunun köktenci çetelerle birlikte yürüttükleri işgal operasyonları, Suriye'deki siyasi çözüm arayışlarını baltalarken, bölgesel istikrarı tehlikeye atıyor, bölge halklarına kan, gözyaşı dayatıyor. Milyonlarca insanın yeniden mültecileştirilmesi ve bunun da kirli politikalara alet edilmesi tehlikesini doğuruyor.
Hayır oyu verenler
"Türkiye İşçi Partisi (TİP) ile Saadet Partisi (SP) vekillerinin yanı sıra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) grubunun kendi öncelikleri ve hassasiyetleri çerçevesinde bu tezkereye hayır oyu kullanmalarını önemli, Türkiye'nin demokratik geleceği açısından çok kıymetli buluyoruz. İtiraz edilen, karşı çıkılan sadece AKP'nin savaş politikaları değil, savaşla muhalefeti teslim alma anlayışıdır.
"Aklı ve vicdanı olan hiç kimse, Türkiye'nin bugünkü koşulları açısından bu oyuna ortak olmaz, olamazdı. Kendisini bu oyunun bir parçası haline getirenler de iktidarla aynı akıbeti yaşamaktan kurtulamayacaktır. AKP-MHP koalisyonuna müdahil olan vekiller evet oyu verirken ülke çıkarları için değil, Saray'ın militarist ve şovenist çıkarlarına ortak olmak için evet dediler.
"Kendi ikballeri uğruna ülkenin ikbalini ve geleceğini hiçe saydılar. Halkımız bütün bu olup biteni görüyor. Bu dönemde alınan tüm taktiksel ve stratejik kararların toplum nezdindeki karşılığı sandığa da yansıyacak halkımız onlara gereken cevabı verecektir.
Parti Sözcümüz Ebru Günay, Genel Merkezimizde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendiriyor https://t.co/A3UexrBKBM
— HDP (@HDPgenelmerkezi) October 28, 2021
Dönüm noktası mı?
"26 Ekim önemli bir dönüm noktasıdır. Türkiye'de geleceğini savaşta, ölümde, kan ve gözyaşında gören ile buna itiraz ederek, barış, birlikte yaşam anlayışını savunanlar arasında keskin bir mücadele yaşanıyor. Bizim yerimiz bellidir, biz dün de bugün de bundan sonra da barışı savunmaya devam edeceğiz.
Savaşla sorunların çözülmediğini 40 yıllık deneyim hepimize gösterdi. Bunu görmek için derin siyasi birikime de gerek yok. Bugün yaşadıklarımız bile sonuç çıkarmak için kafidir. Saray rejiminin ve bu rejimle ikbal peşinde koşanların kişisel ihtirasları ve düşmanlıkları yüzünden Türkiye dış politikasının tepetaklak olduğu bir dönemde AKP-MHP savaş koalisyonu tezkere oylamasını geçirmiş olsa da, derin bir yara aldı.
"TBMM'de muhalefetin tutumu, tüm farklılıklarıyla birlikte, sonuçtan bağımsız olarak AKP-MHP savaş koalisyonuna karşı önemli bir cevap olmuştur, topluma umut vermiştir. Önümüzdeki dönem ezber bozan, klasik reflekslerden kaçınan ve iktidarın tuzaklarına düşmeyen bir muhalefet bloğunun kurulması konusunda HDP olarak sorumluluk almaya hazırız."
(DŞ)