İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İstanbul Emniyet Müdürlüğünde gözaltında tutulanların sağlıklarının, COVID-19 salgını nedeniyle tehdit altında olduğunu açıkladı.
28-29 Ekim tarihlerinde İstanbul başta olmak üzere Mersin, Adana, Hatay, İzmir, Kocaeli, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Sakarya gibi çeşitli illerden gözaltına alınan yaklaşık 100 kişi İstanbul’a getirilmişti. Aralarında avukat Seda Şaraldı’nın da bulunduğu kişiler, sağın önlemleri alınmaksızın aynı otobüsle seyahat etmek zorunda kaldı.
Hak örgütleri, sağlıklarını tehdit eden bu uygulamanın gözaltında tutuldukları yerde de devam ettiğini, “nezarethanede tutuldukları süreçte COVID-19 pozitif olanlar tespit edilmesine, halen testi pozitif olmamakla birlikte belirti gösterenler olmasına rağmen gözaltı süresinin 4 gün daha uzatıldığını” açıkladı.
Testi pozitif çıkanlar bırakıldı, belirtisi olanlar gözaltında
Bugün basın açıklaması düzenleyen İHD İstanbul Şubesi ile TİHV, şu bilgileri verdi:
“Gözaltına alınanlardan Özgür Karakoç, Hatay’da gözaltına alınarak İstanbul’a getirilen ve iki gün nezarette tutulan Erhan Arslan, Hatay’da gözaltına alınan İdil Ayşe Kayıkçı ve Derya Sırbudak testleri pozitif çıktığı için serbest bırakıldı.
“Hatay’dan İstanbul’a getirilen ve COVID-19 pozitif olduğu tespit edilerek serbest bırakılan Erhan Aslan’ın eşi İpek Arslan, Savaş Taş ve Orhan Acar belirti göstermesine rağmen diğer kişilerle birlikte ve hiçbir önlem alınmaksızın gözaltında tutuluyor.
“Gözaltına alınanlardan COVID-19 pozitif olanlarla yakın teması olanlar için de hiçbir önlem alınmayarak tüm gözaltındakilerin sağlık ve yaşam hakları ağır bir tehdide maruz bırakılmıştır. Gözaltı süresinin ilk 3 günü maske dahi verilmemiştir.
“Sağlık kontrolleri sırasında 13 kişi için çeşitli tanılarla reçeteler yazılmıştır. 65 yaşındaki Ruhan Mavruk’un kalp ve şeker hastası, Ferdaniye Ardil’in astım ve şeker hastasıdır.
“Gözaltına alma ve İstanbul’a sevk işlemleri sırasında salgına karşı önlem alınmamasının yarattığı sorunlar İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesinde tutuldukları süreçte de devam ettirilmiştir.
“İnsan hakları savunucuları olarak gözaltına alınanların sağlık, tedavi ve yaşam haklarının korunmasının devletin sorumluluğu olduğunu hatırlatıyor, yetkilileri bu tehlikeli sürece son vermeye ve gözaltı sürecini derhal sonlandırmaya çağırıyoruz.” (AS)