Gezi Parkı direnişinin dokuzuncu gününde Antikapitalist Müslümanlar bu akşam Taksim Gezi Parkı’nda Miraç Kandili nedeniyle Kuran okunacak.
bianet’e konuşan Antikapitalist Müslümanlar’dan Sedat Doğan, Hatay’da gaz bombası fişeğinin başına gelmesi sonucu hayatını Abdullah Cömert için dua edeceklerini ve ardından tüm direnişçilere lokma dağıtacaklarını söyledi.
“Biz ‘içki içilmesin’ demedik”
Bu akşam Kandil nedeniyle direniş alanında içki içmeme çağrısı yapıldığını hatırlattığımız Doğan, bu çağrının tamamen kendi inisiyatifleri dışında yapıldığını ifade etti.
“Parkta bulunan diğer gruplardan arkadaşlarımız bize böyle bir çağrı yapacaklarını söylediler. Yoksa bizim içkiyle ilgili herhangi bir hassasiyetimiz ya da talebimiz olmadı.
“Ama bizim hassas olabileceğimizi düşünüp bu konuda organizasyon yapmaları çok güzel. Biz orada insanların yaşam biçimlerine bakmıyoruz. Gezi için direnen herkes bir arada olmayı savunuyor.”
“Başörtülülerin aşağılandığı doğru değil”
Bazı yayın organlarında yer alan “Gezi Parkı eylemlerinde başörtülüler aşağılanıyor” yönündeki haberlere de değinen Doğan, buna direniş süresince şahit olmadıklarını vurguluyor.
“Biz hiçbir şekilde başörtülü arkadaşlarımızın diğer eylemciler tarafından rahatsız edildiğine, aşağılandığına falan şahit olmadık. Bu konuda kulağımıza bir iki söylenti geldi ama bizzat şahit olmadık.
“Aksine başörtülü arkadaşlarımızın genel olarak direniş alanındaki insanlardan son derece olumlu tepkiler aldıklarını görüyoruz. Genel olarak park içinde olağanüstü bir dayanışma olduğunu söyleyebiliriz.”
“Biriken öfkenin patlaması”
Eylemlerin Gezi Parkı’nı aşarak Türkiye geneline yayılmasının, farklı taleplerin dile getirilmesinin, biriken öfkenin dışa yansıması olduğunu dile getiren Doğan sözlerine şöyle devam ediyor:
“Tepkinin sadece Gezi Parkıyla ilintili olmadığı süreç içinde açığa çıktı. Aslında bu Başbakan’ın ‘Ananı da al git’ demesinden bu yana toplumda ezilmişliğin, kendini ifade edememenin yansıması.
“Tepki, Gezi Parkı vesilesiyle toplumsal bir çığlığa dönüştü. Bu çığlık içinde pek çok farklı ses bir arada duyulabiliyor.
“Barış sürecinden bahsediyorlar. Gelsinler Gezi Parkı’nda Türkün, Kürdün, Alevinin, Sünninin, gayri Müslimin, ateistin, sosyalistin, ulusalcının nasıl bir ahenk içinde birlikte olabildiğini görsünler.
“Barışın halkların meydanlarında inşa edileceğini görsünler, kapitalizmin kapalı odalarında sağlanamayacağını anlasınlar.
“Bu direnişle siyasal bir ders verilmiş oldu. Yeni bir siyaset yapma biçiminin de öncüsü olacak bu hareket.” (EKN)