Ferhat Gerçek’i vuran polisler hakkında aylar sonra hazırlanan iddianamede polislere dokuz ay hapis cezası istenirken, omuriliğinde yaralanarak felç kalan Gerçek hakkında dört ayrı suçtan 15 yıl dört ay ceza talep edildi.
Gerçek’in avukatı Taylan Tanay “İddianame kerhen hazırlanmış” dedi ve ekledi: “Yargı polisin silah kullanmasını, istediği zaman cinayet işlemesini teşvik ediyor.”
"İddianame kabul edilebilir gibi değil"
“Gerçek’in vurulmasının ardından Cumhuriyet Savcılığı tarafından herhangi bir soruşturma başlatılmadı. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve kamuoyunun baskısı sonunda açılabilen soruşturmada polislerin ifadelerine olaydan aylar sonra ulaşılabildi. 24 aralık 2008 tarihinde Bakırköy İkinci Asliye Mahkemesinde görülecek davaya dair iddianame kerhen hazırlanmış gibi gözüküyor. Kamuoyu baskısıyla açıldığı çok açık ortada.”
“İddianamenin hukuken kabul etmenin mümkün olmadığını” ifade eden Tanay Gerçek'in tanıklığı ve iddialarının iddianameye dahil olmadığını vurguladı.
“Gerçek’in 'kamu malına zarar verdiği, polise hakaret ettiği, memura mukavemet ettiği, aynı zamanda gösteri ve toplantı yasasına' muhalefet ettiği iddia ediliyor. Halbuki polis fezlekesinde böyle bir iddia yok. Ortada bu yönde görüş bildiren bir polis de söz konusu değil. Ayrıca fezlekede polisin tamamen tesadüfen yerde yatan bir şahıs gördüğüne ilişkin beyanı söz konusu. Dolayısıyla savcılığın bu suçlamalarının hem hukuki hem de maddi dayanağı yok. Cumhuriyet Savcılığının tamamen polisin tarafından dava açtığı, kendisine gelecek olası tepkileri gidermek için davayı Gerçek adına açmış gibi gözüküyor. Oysa ki Gerçek’in tanıklığı ve iddiaları iddianameye dahil değil.”
Dava dosyasında olayın açığa çıkması için gerekli olan Gerçek’e ait tişört yok. Ateş edilme mesafesinin belirlenmesi için önem taşıyan tişörtü bulmak için savcılığın herhangi bir çabası ya da açılmış bir soruşturmanın olmadığını belirten Tanay vurulmasının ardından Gerçek’e yardım eden iki mahalle sakini hakkında da dava açıldığı söyledi.
Türk Ceza Kanunu'nda (TCK), Terörle Mücadele Yasası'nda (TMY) antidemokratik maddeler olmasına rağmen polisin önüne geleni öldürmesine ve silah kullanmasına ilişkin bir düzenlemenin söz konusu olmadığı hatırlatan Tanay’a göre bunların tümü yargının geliştirdiği sonuçlar.
Tanay polis şiddetine dair şöyle dedi:
“Polis şiddetinde aslında yargıyı eleştirmek gerekir. Ne yazık ki cezasızlık söz konusu. Verilmesi gereken mücadele yargının doğru yere çekilmesine dair olmalı. Ölümler artıyorsa, işkence artıyorsa bunun esas sorumlu yargıdır. Yargı bu imkanı verdiği için polis çok rahat ateş açabiliyor, işkence yapabiliyor. Cezalandırma halinde kolluğun bu işleri yapabileceğini düşünmüyorum.”
Aydınlatılması için kamuoyu baskısı gerekiyor
Uğur Kaymaz ve Festus Okey’in öldürülmelerinin ardından da davalar açıldığını söyleyen Tanay Gerçek’le ilgili yapılması gerekenleri şöyle özetledi:
“Bu davalardan çıkarttığımız dersler var. Biliyoruz ki bu tip davaların daha çok zaman aşımına uğratılıp beraatla sonuçlandırılması isteniyor. Hazırlanan iddianame de bunu gösteriyor. Mesela iddianamede Gerçek’in çok rahat suçlanmasına rağmen polislerin ‘suç işlediğine’ dair bir ibare yok. Bu utanç verici. Demiş ki; ‘Böyle bir şey söz konusu olabilir, bunun takdirini yargıya bırakıyorum.’ Bu dava zaten kamuoyu baskısıyla açılmıştır. Bu dava eğer aydınlatılacaksa kamuoyu baskısıyla olacaktır.”(BÇ/EZÖ)