Genelkurmay Başkanlığı, 23 Eylül 1969'da İstanbul, Beyazıt'ta öldürülen ODTÜ öğrencisi Mustafa Taylan Özgür'ün katilinin, o tarihte "üsteğmen" rütbesinde bir asker olduğuna ilişkin iddiaların soruşturulmasını isteyen kızkardeşine, "bizim yapacağımız birşey yok," yanıtını verdi.
Genelkurmay Başkanlığı'nın Hale Kıyıcı'ya yanıtı şöyle:
04 Ekim 2009 tarihli elektronik postanız incelenmiştir.
Tarafımızdan çözümünü istemiş olduğunuz olayın yargıya intikal ettiği ve konu hakkında karar verilmiş olduğu görülmektedir. Başvuruda yer alan iddiaların usulü dairesinde ilgili yargı yerlerinde ileri sürülmesi gereken hususlara ilişkin olduğu ve bu aşamada başvurunuza genelkurmay başkanlığınca yapılacak bir işlem bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Hale Özgür Kıyıcı, Genelkurmay Başkanlığı'nın emekli kurmay yarbay Talat Turhan'ın "Çeteleşme" adlı kitabında "devlet cinayet işlemiştir" savına örnek gösterdiği ve değişik zeminlerde tekrarladığı "Taylan Özgür'ü bir üsteğmen öldürmüştür. Şu an üst düzey bir generaldir," ifadesini açıklığa kavuşturmasını istiyordu.
Hale Özgür Kıyıcı, Genel kurmay Başkanlığı'nın yanıtına verdiği yanıtta, "göndermek lütfunda bulunduğunuz bu cevap kabul etmelisiniz ki yasak savma kabilindendir, ikna edici olmadığı gibi bir gerçeği daha örtme çabası gibi algıladığımızı bilmenizi isteriz" dedi.
Kıyıcı, "Altay Tokat paşaya 'onur' davası açan TSK'nın Talat Turhan'a eğer iddiaları doğru değilse, neden bu açıklamalardan dolayı bir dava açamadığını" sormanın "ailesinin en doğal hakkı" olduğunu söyledi ve ekledi: "Unutmayın ki; 1969′da üsteğmen olup, 1990′da üst düzey general olanlara baktığımda olayın ne kadar vahim olduğunun bilincindeyim. Bu iddianın araştırılması dileği ve umuduyla." (HK/EK)