TMMOB’a bağlı Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Koruma Restorasyon Uzmanları Derneği ve modern mimarlık eserlerin korunmasına yönelik mücadele veren DOCOMOMO Türkiye ile birlikte Saraçoğlu Mahallesi’nde devam eden çalışmaları tespit etmek ve belgelemek üzere Saraçoğlu Mahallesi Müdahale İzleme Kurulu oluşturdu.
Yerinde inceleme yapan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Kent İzleme Merkezi, kepçeler ve iş makineleri ile müdahale edilen alanda hem yapılara hem de ağaçlara zarar verildiğini tespit etti.
Konuyla ilgili açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Cumhuriyetin ilk toplu konutu ve ağaçlarıyla tescilli kültür varlığı olan Saraçoğlu Mahallesi’nde restorasyon adı altında yapılan müdahalenin koruma bilimine aykırı olduğunu ifade söyledi.
“Müdahale koruma değildir”
Mahalleye restorasyon adı altında yapılan müdahalenin restorasyon bilimi açısından koruma anlamına gelmediğini belirten Karakuş-Candan, “Analitik müdahale paftalarıından bir uygulamanın başlaması, buna izin verilmesi, kamuoyundan gizli bir şekilde, sadece reklamla sürecin yürütülmesi bilimsel olmadığını ortaya koyuyor” dedi:
“Binaların işlevlerinin değiştirilmesi, kamusal niteliğini kaybetmesi, özgün dokusunun bozulmasına neden olacaktır. Konut olarak tasarlanmış, yapıları otele ve dükkanlara çevirmek, okulun taşınarak okul binasının, ticaret ve ofis alanı olarak kullanılması, taşıyıcı duvarlar ve dış cephenin dışında içerisinde her şeye müdahale edilmesi bir koruma değildir.
“Zararı tespit ettik”
“Cumhuriyet’in ilk yıllarında, kendi bürokratları için, doğa ile bütünleşen, sosyal ilişkileri güçlendirilmiş, bir yapı üretim sürecinin izleri silinmekte, ranta açılmaktadır. Yerinde yaptığımız tespitlerde, dip sokakta terasta tahribat olduğu, dip sokağın avlusunun atık yığma yerine dönüştüğü, binaların bahçesinde çalışan kepçe ve iş makinelerinin, Saraçoğlu Mahallesi’nin dokusuna, ağaçlarına zarar verdiğini tespit ettik, görüntüledik.
“Galata Kulesine hilti ile yapılan müdahale neyse, Saraçoğlu Mahallesi’ndeki kepçe odur. Saraçoğlu Mahallesi’nde restorasyon biliminden yoksun, hukuksal süreçlerin arkasından dolanan müdahale ivedilikle durdurulmalıdır.”
“Görüntüleri mahkemeye sunduk”
Koruma Kurulu’ndan Saraçoğlu Mahallesi’ne yönelik analitik müdahale paftaları ve müdahale paftalarını, bitki varlığına ait rölöveleri ve tarihi doku analiz paftaları onaylanmış çevre düzenleme projelerini istediklerini de kaydeden Karakuş-Candan, “Analitik müdahale paftaları ve müdahale paftaları olmadan, restorasyon sürecine başlanmasına izin verilmesi, ruhsat verilmesi suç teşkil etmektedir” diye konuştu:
“Süreci çok yakından takip ediyoruz. Telafisi mümkün olmayan zararlar verilecek ivedi karar verilmesi gerekir diye tüm tahribatları görüntüledik ve mahkemeye sunduk.
“Sorumluluğa ve göreve davet ediyoruz”
“Saraçoğlu Mahallesi’ne müdahale biçimi ve yöntemleri kabadır, bilim dışıdır, Cumhuriyet değerlerini yok eden, katılımcılıktan uzak ‘ben yaptım oldu’ biçiminin kültür varlıkları alanındaki tezahürüdür. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir.
“Saraçoğlu Mahallesi ranta konu edilecek işlev değişikliği ile yeni bir rant işletim sisteminin laboratuvarı haline gelecek bu soylulaştırma müdahalesi ile, sermayenin at koşturacağı, parayı verenin konaklayacağı bir alan haline gelecektir.
“Saraçoğlu Mahallesinde ağacının gölgesi bile rant çevrilmekte Cumhuriyetin ruhu yok edilmektedir. Ankara 1 No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nu, yerel yönetimleri, siyasi otoriteleri, üniversiteleri, toplumu, kolektif etiğin gerektirdiği sorumluluğa ve göreve davet ediyoruz.”
Saraçoğlu Mahallesi
Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk toplu konut tasarısı olan Ankara Kızılay’daki Saraçoğlu Mahallesi’nin temelini 1944’te dönemin başbakanı Şükrü Saraçoğlu attı.
Projesini Almanyalı mimar Paul Bonatz’ın çizdiği, 120 bin metrekareli alan üzerinde kurulan 75 bina, 450 lojman ve 250 tescilli anıt ağacın bulunduğu yerleşim biriminin yapımı 1946’da bitti.
Mahalle, üst düzey bürokratlar ve askerler için tasarlandı. Birçok bürokrat burada ikamet etti.
1. Derece Kentsel SİT Alanı statüsüne sahip mahallenin son sakinleri 2015’te polis zoruyla mahalleden çıkartıldı ve kentsel dönüşüm süreci başladı.
Projede ne var?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile yüklenici firma Hasan Gürsoy’a ait olan Güryapı Şirketi mahalleye yönelik bir “restorasyon” projesi hazırladı.
Projede 112 bin metrekareden oluşan alana, 124 adet daireden oluşan konut alanı, 680 araçlık otopark, 160 odalı otel, ofis, kafe ve restoranların inşa edileceği açıklandı.
Projeye karşı yargı süreci devam ederken 1 Ekim’de mahallede yıkım çalışmaları başladı. Dip Sokak’ın her iki tarafından da mahalleye girişler güvenlik görevlilerince kapatıldı.
Proje, tarihi dokunun bozulacağı ve mahallenin ruhunun yitirileceği gerekçeleriyle pek çok kesim tarafından eleştiriliyor. (TP)