Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda yaşanan geri gidişin nedenlerinin derinlemesine tartışılıp çözüm önerilerinin sunulduğu Eşitlik, Adalet, Kadın Zirvesi’nin sonunda kadınların taleplerini içeren sonuç bildirgesi hazırlandı.
Yapılan tartışmalar sonucunda ortak yol haritasının belirlendiği zirvede 30 Kasım-1 Aralık tarihlerinde akademisyenler, politikacılar, sivil toplum kuruluşları ve medya temsilcilerinin katılımıyla paneller düzenlendi.
Sonuç bildirgesinde Olağanüstü Hal’e (OHAL) son verilmesi, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yerine “Kadın Bakanlığı” kurulması, değişen teknolojiye ayak uydurarak örgütlenme biçimlerinin güncellenmesi gibi talepler yer aldı.
Türkiye’nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelere uygun davranması ve milli eğitim müfredatına toplumsal cinsiyet eşitliğinin dahil edilmesi vurguları yapıldı.
“Adalet İçin Eşitlik İstiyoruz”
* Farklı cinsiyet, dil, din, cinsel eğilim, siyasi düşünceye sahip yurttaşlar eşit fırsatlara sahip olmalıdır.
* Ötekileştirmeyen, egosuz ve kapsayıcı barış dilini önceleyen bir ortak dil oluşturulmalıdır.
* Yatay organizasyon içeren, bilgi odaklı dayanışmayı destekleyen, birey hukukunu öne çıkaran kapsayıcı ve kolektif örgütlenme yapıları oluşturulmalı, partiler üstü çatı örgütler kurulmalıdır.
* Siyasal irade, kutuplaştırıcı nefret söyleminin kadınlar üzerinde yarattığı baskı ve şiddeti engellemelidir.
“Çözüm önerileri yasama, yargı, yürütme süreçlerine dahil edilmeli”
* Kadınlara daha çok çalışmayı tavsiye eden bir siyasi yaklaşım değil, daha çok alan açarak güçlendiren politikalar geliştirilmelidir.
Yargı kadınları aşağılayan, baskı altına alan ataerkilliği pekiştirmek yerine, eşitsizliği ortadan kaldıran bir işlev görmelidir.
* Devlet destekli “ailecilik” politikalarından vazgeçilmelidir.
* Siyaset, bağımsız kadın örgütlerinin 30 yıldır biriktirdiği bilgi, deneyim ve çözüm önerilerini yasama, yargı ve yürütme süreçlerine hem ulusal hem de yerel düzeyde dahil etmelidir.
* Yerel yönetimlerde sivil toplum ile diyalogu artıracak koordinasyon merkezleri, STK danışma kurulları ve ilgili STK birimleri kurulmalıdır.
* STK Koordinasyon Birimi İçişleri Bakanlığı norm kadro yönetmeliğine eklenmeli, çalışma yönergesi yazılmalı ve bütçesi olmalıdır.
“Müftülük nikahı Anayasa Mahkemesi’ne”
* Karar mekanizmalarında kadınların varlığının arttırılması için tam eşitlik – parite anlayışı siyasi partilerde ve karar organlarında hukuki olarak garanti altına alınmalı ve uygulamada yaygınlaştırılmalıdır.
* Yerelde kadın örgütlenmesini güçlendirmek için her düzeyde kadın meclislerinin sayısı ve etkinliği artırılmalıdır.
* Kent Konseyleri Kanunu ve yönergesi gözden geçirilmelidir.
* 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi konulu Kanun'un etkin bir şekilde uygulanması için yasa uygulayıcılar üzerinde baskı oluşturulmalıdır.
* Müftülük nikahı muhalefet partileri tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürülmelidir.
“Kamu görevlilerine kadın, çocuk ve LGBTİ hakları eğitimi”
* Kadına yönelik suçlarda, caydırıcı ve önleyici tedbirleri uygulamayan kamu görevlileri cezalandırılmalı; toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısını benimsemeyen siyasetçiler görevden alınmalı; ayrıca iş yerlerinde ve parti üyeliklerinde toplumsal cinsiyet temelli şiddet uygulayan çalışanın/üyenin yaptırımla karşılaşmasına yönelik parti tüzüğüne ve sendikal sözleşmelere maddeler eklenmelidir.
* Kadın, çocuk ve LGBTİ bireylerle teması olan kamu görevlilerine düzenli olarak toplumsal cinsiyet, kadına yönelik şiddet ve LGBTİ hakları konusunda eğitim verilmelidir.
* Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için, yerel ve merkezi yönetimler düzeyinde özel bütçe ayrılmalı, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme uygulanmalı, cinsiyet temelinde bütçe istatistikleri derlenmelidir.
“Farklı bakış açısı, farklı siyaset dili”
* Beyana dayalı nüfus kaydının sakıncalarının önüne geçilmelidir.
* Kadını iş hayatına hazırlayacak mesleki eğitimler verilmeli, İŞKUR ve benzeri kurumlarla işbirliği yapılarak kadınlara iş imkanları sunulmalıdır.
* Kadın tedarikçiden ürün ve hizmet alımı teşvik edilmelidir.
* 140 karakterle yaşayan genç nesil için farklı bakış açısına göre farklı bir siyaset dili ve farklı bir siyaset modeli oluşturulmalıdır.
* Yazılı, görsel ve dijital medya dahil tüm platformlar kullanılarak, siyasi partiler, özel sektör ve sivil toplumun ortaklığında büyük bir toplumsal cinsiyet eşitliği kampanyası başlatılmalıdır. (TP)