* Fotoğraf: Emrah Yorulmaz - İstanbul / AA
Cumhurbaşkanı, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün İstanbul, Üsküdar’da cuma namazını kıldığı Hz. Ali Camisi'nin çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Ayasofya'nın Müslümanların ibadetine açılmasıyla ilgili dünyadan gelen tepkilere dair, “Yurtdışından gelen tepkilerin hiçbirisi bizi bağlamaz. Ayasofya'nın bu süreci bizim iç egemenlik meselemizdir. Bizim iç egemenlik meselemizle alakalı da kimsenin buraya herhangi bir müdahalede bulunması söz konusu olamaz” diye konuştu.
Bayramda kısıtlama gündemde değil
Erdoğan, Kurban Bayramı'nda Covid-19 nedeniyle sokağa çıkma kısıtlaması yapılıp yapılmayacağı sorusuna da “Kurban Bayramı için böyle bir adım atmak biraz zor ama değerlendirmesini Bilim Kurulu yapacağı gibi biz de Bilim Kurulu ile bunu tabii paylaşabiliriz” yanıtını verdi.
Kurban Bayramı'nın özellikleri ve hususiyetinin çok farklı olduğunu belirten Erdoğan, “Tabii o gün kurbanlar kesilecek. Kurbanları kesmenin yanında tabii herkes özellikle birbirini ziyaret ki, bu sadece bayramda oluyor. Ama şu an için gündemimizde böyle bir durum (kısıtlama) yok” dedi.
“Meclisteki ortak duruş çok anlamlıydı”
Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“86 yıl aradan sonra burada müzeden aslına Ayasofya'nın rücu etmesi, tekrar cami haline dönüşmesi bu milletin en doğal, en tabi hakkıdır. Bu gerçekleşmiştir. Bunun gerçekleşmesi sadece Türkiye için değil, tüm İslam dünyası için önem arz eden bir konuydu.
“Meclisimizdeki ortak duruş, o da çok çok anlamlıydı. Öyle zannediyorum ki bu yara şu anda tedavi edildiği için ve böyle bir kararı da gerek Danıştay 10. Dairemiz ve gerekse şahsımın onayıyla birlikte bunun yürürlüğe girmiş olması bizim aslında tarihe bir borcumuzdu ve bu borç ifa edildi. Bu yerine getirildi.
“Bu bizim birliğimizin, beraberliğimizin ve bir esaret zinciri altında olan Ayasofya'nın bu esaret zincirinden aslında kurtulmasıdır. Bu zincir aslında sökülüp atılmıştır. Bizim doğrusu gençlik yıllarımızın da en büyük hayaliydi. Bu gençlik yıllarımızın hayalini de gerçeğe dönüştürdüğümüz için ayrıca mutluyuz, memnunuz.
“Kimse 'Bu siyasi bir retoriktir, siyasi bir yaklaşımdır.' gibi basit yaklaşımların içerisine girmesin. Asla böyle bir şey söz konusu değildir. Bu tam anlamıyla bu ülkede idari olarak bu görevi üstlenmiş olan şu andaki iktidarımızın ve iktidarımızla birlikte tabii milletimizin bir özlemiydi. Bu özlem yerine gelmiştir.”
Libya için BM desteğiyle yeni anlaşma
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ermenistan-Azerbaycan gerginliğine yönelik soruyu şöyle yanıtladı:
“Şu anda da Ermenistan sürekli Azerbaycan'ın sivil bölgelerini ateş altında tutuyor, oralara saldırıları var. Ama bu saldırılar neticesinde de tabii ki Azerbaycan da şu anda kendilerine düşen, özellikle topraklarının müdafaası adeta kendi halkının müdafaasına yönelik adımları atmıştır. Bunu atarken de tabii biz kardeş Azerbaycan'ı kesinlikle yalnız bırakmayız. Kardeş Azerbaycan'a sonuna kadar desteğimizi vereceğiz.”
Libya meselesine de değinen Erdoğan, “Biz şu ana kadar Libya'da hangi sorumluluğu aldıysak bundan sonra da Libya'da bu sorumluluğumuzu aynen devam ettireceğiz, ettiriyoruz. Bu dönemde de Askeri Eğitim İş Birliği Anlaşmamızı Libya'yla yaptık. Şimdi aramızda bu tür bir anlaşma da var. Yeni bir anlaşmayı da Birleşmiş Milletler'i de devreye sokmak suretiyle yapmak üzereyiz. Bu konuda Libya da çalışmalarını yürütüyor. Bu dayanışmamızı yürüteceğiz” diye konuştu.
Kıdem tazminatı için görüşmelere devam
Kıdem tazminatı çalışmasında gelinen son noktanın sorulması üzerine Erdoğan, “Bu yeni döneme aktarılan bir şey. Kendileriyle yine görüşmelerimiz gerek Bakanlık gerek şahsım olarak devam edecek. Kıdem tazminatı hususunda da adil bir konuma bu işi getirmeden bu şekliyle bu adımı atmak adil değil, doğru değil” dedi. (AS)