Fener Rum Patrikhanesi Basın Sözcüsü Peder Dositeos, "Ekümenik yeni bir sıfat değildir, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, yani 1923'den sonra oluşmuş bir sıfat da değildir" diyor.
Sözcü Dositeos Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Büyükelçisi Eric Edelman'ın rezidansındaki yemeğe Patrik Bartholomeos'un "ekümenik" unvanıyla davet edilmesiyle başlayan "ekümenik" tartışmasına açıklık getirdi.
"Tüm dünya İstanbul Patrikliğini ekümenik sıfatıyla biliyor. Biz bunu Türkiye dışında her yerde kullanıyoruz; kilisenin içinde kullanıyoruz; ancak kamusal hayatta kullanmıyoruz."
Peder Dositeos, bianet'in ekümenik tartışmasının neden şimdi gündeme getirildiği sorusuna "Bunun yorumu çok zor. Ancak Amerikan Büyükelçisi 'Ekümenik Patrik' diye yazmış davetiyede. Biz Türkiye'de kullanmıyorduk. Onlar kullanmışlar; bundan çıktı" değerlendirmesiyle yanıtladı.
"Laik bir cumhuriyette bir devletin bir kilisenin adına karışması tuhaf bir şey değil mi" diye soran Peder Dositeos, ekümenik unvanını neden şimdiye dek Türkiye'de kamusal alanda kullanmadıkları konusunda da "Kullanmayın diye ne bir kanun, ne de bir yönetmelik yok. Yalnız arzu edilen birşey olmadığını hissediyorsunuz kilise olarak; o yüzden kullanmadık" yanıtını veriyor.
Lozan'da ekümenik konusunda madde yok
Atılım Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Levent Köker de aynı şekilde basında yazılıp çizilen ve "ekümenik sıfatının Lozan Antlaşmasına aykırı olduğu" şeklindeki ifadelerin yanlışlığına işaret ediyor.
"Lozan'da ekümenik sıfatına ilişkin herhangi bir madde yok. Ekümenik unvanının kullanılmasını yasaklayan herhangi bir yasa maddesi, yönetmelik veya uluslararası bir belge de yok" diyen Prof. Köker, "Yalnızca Fener Patriği'nin Türk vatandaşı olması gibi bir zorunluluk var. Bu da 1923 tarihinde İstanbul Valiliği'nin yazdığı bir tezkereden kaynaklanıyor"
Hukuki anlamda bu belgenin öneminin de oldukça az olduğunu ifade eden Prof. Köker, "Ekümenlik meselesi yanlış tartışılıyor. Bu aslında dini bir sıfat; siyasi polemiğe getirilebilecek bir konu değil" değerlendirmesi yapıyor.
İstanbul Patrikliği tek ekümenik Patriklik
Basın Sözcüsü Peder Dositeos, sözcük anlamı "evrensel" olan "ekümenik" unvanının tarihsel ve ruhani anlamını kısaca şöyle anlatıyor:
* 451 senesinde Doğu Roma İmparatorluğu zamanında Kadıköy'de, ki o zamanki adı Halkidon'dur dini konuları konuşmak üzere toplanmış olan ekümenik bir konsey (conseil) çerçevesinde, o zamanın İstanbul Patrikliğine ekümenik unvanı verilmiştir. Bu demektir ki, nasıl ki İskenderiye Patriği İskenderiye, Kudüs Patriği Kudüs Patriği ise, aynı şekilde İstanbul Patrikliği de İstanbul Ekümenik Patriğidir.
* Bu ekümenik unvanının Bizans İmparatorluğu, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti zamanında hiçbir zaman politika ve siyasetle ilgisi olmamıştır ve bugüne kadar süregelmiştir.
* Yalnız Türkiye Cumhuriyeti zamanında bu kelime istenmemiş olması nedeniyle Türkiye içinde yaptığımız herhangibir dini tören ve faaliyette kullanmadık; ama bütün dünya İstanbul'u, Ekümenik İstanbul Patrikliği olarak tanıyor.
* Türkiye'de Fener Rum Patrikhanesi diyoruz. Hane 'ev' anlamına gelen bir sözdür. "Patriğin evi" yani. Esasında İstanbul Patrikliği'dir.
* Ortodoksluk içinde tek ekümenik unvanını taşıyan Patriklik, İstanbul Patrikliğidir. Atina ve Rus kiliseleri bizimle mektuplaşınca "ekümenik" unvanını kullanır.
Ekümenik sıfatının evrenselliğini anlamak lazım
Ekümenik unvanının dünyadaki Ortodoksların evrensel liderliği anlamına geldiğini şöyle anlatıyor Peder Dositeos:
* Dünyadaki Ortodoks kiliseleri yerel kiliselerdir. Bulgar, Romanya, Rus kiliseleri gibi yerel kiliselerdir ve bulundukları memlekete bağlı kiliselerdir.
* Bu yerel kiliseler dışında yaşayanlar bizim Patrikliğe bağlı olduklarından dolayı İstanbul ekümenik unvanını alır.
* Pratik bir misal verirsek... Kuzey ve Güney Amerika'da yaşayan bütün Ortodokslar, oranın Başpiskoposuna ve oranın Başpiskoposu da İstanbul'a bağlıdır; dolayısıyla İstanbul Patrikliğinin müminidir. Bu bir evrenselliktir.
Politika ve devletle ilgisi yok
Ekümenlik unvanının yalnızca ruhani bir liderliğe tekabül ettiğini belirten Peder Dositeos, "Bunun yerel politikayla hiçbir alakası yoktur" diyor.
"Ekümenik unvanının Vatikan'dan farkı var. Vatikan bir devlettir. Aynı zamanda Roma Katolik kilisesini temsil eder. Bizim böyle bir durumumuz yok. Vatikan da ekümenik unvanı kullanınca yalnızca İstanbul Patriğini kasteder."
Prof. Dr. Levent Köker de "Ekümenik sıfatı verilirse Patriklik Vatikan olur; bu bir devlettir" gibi olayı başka türlü kullanmak isteyenler olduğuna işaret ediyor:
"Onlar yine bu konuyu kaşıyacaklardır. Kaşısınlar. AB'nin Türkiye'de azınlıklarla ilgili düzenlemeler yeterli değil ve bir bölümü hayata geçirilmedi diye bir eleştirisi var. Konuyu o çerçevede değerlendirecek olursak biraz soğukkanlı olmamız lazım." (YS/BB)