Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Kuzey Irak'ta düzenlediği kara operasyonunun dördüncü gününde Demokratik Roplum Partisi (DTP) tarafından Diyarbakır’da yürüyüş düzenlendi.
Yaklaşık 20 bin kişinin katıldığı, DTP İl Binası'ndan başlayan yürüyüş, Büyükşehir Belediyesi Konukevi'ne kadar yaklaşık iki kilometre sürdü.
Yürüyüşte Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'ye yönelik Kürtçe, "Talabani uyanık ol, biz öğle sen de akşam yemeği olursun" yazılı pankart taşındı.
Vekiller önde
DTP milletvekilleri Aysel Tuğluk, Selahattin Demirtaş ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in önde yürüdüğü yürüyüşte "Katil Türk basını", "AKP şaşırma bizi dağa taşırma", "Kandil'e uzanan eller kırılsın" sloganları atıldı.
Kimsenin ölmesini istemiyoruz
Büyükşehir Belediyesi Konukevi önünde bir grup, PKK flamaları ve Abdullah Öcalan'ın fotoğraflarını açtı. DTP Diyarbakır İl Başkanı Nejdet Atalay savaşın bir bilgisayar oyunu olmadığını söyleyerek, "Gerilla olsun, asker olsun hepsi insan. Hiç kimsenin artık ölmesini istemiyoruz" dedi.
Baydemir: Öldürmekle halklar bitmez
Mitingde Kürtçe konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Baydemir, bu yürüyüşün bir halkın varlığı, kimliği için olduğunu söyledi.
Baydemir, "Bu soruna öldürmekle bir çare bulanamaz. Öldürmekle ne Türk, ne de Kürt halkı bitmez. Erdoğan ve Büyükanıt görsün ve duysun. Bu kitle sadece bir basın toplantısı için toplandı. Bu savaşı durdurun artık" dedi.
Zana: Umutlarımızı kırmaya çalışıyorlar
Demokrasi Partisi (DEP) eski milletvekili Leyla Zana konuşmasını Kürtçe yaptı. Zana, "Umutlarımızı kırmaya çalışıyorlar. Hiç kimse kimliksiz yaşayamaz. Kimliğimiz varlığımızın gerekçesidir" dedi.
"Barış için, özgür bir yaşam için, kimlik için, kardeşlik için Kürtler son 10 yıldır herkese elini uzattı. Bunda makul olmayan bir şey varsa söylesinler. Kürtler hiçbir komşu toprağına saldırmış mı? Kimsenin kimliğini inkar etmiş mi? Biz herkese hürmet etmedik mi? Bizden daha ne istiyorlar?"
Zana, konuşmasının ardından Demokratik Toplum Kongresi'nin sonuç bildirgesini Türkçe okudu. Kongrenin sonuç metni Kürt sorununun en çağdaş ve halklar adına en gerçekçi çözüm yolunun "demokratik özerklik" olduğunu ilan ediyordu.
Açıklama sonrası arbede
Kentte yürüyüş nedeniyle çok sıkı güvenlik önlemleri alan polis, yürüyüşçülerin tüm geçiş güzergahındaki cadde ve sokakları tuttu. Gruplara müdahale etmek isteyen polislere göstericiler taş attı; polis, gaz bombası kullanarak göstericileri dağıttı. (İA/EZÖ)