Trans mahpus Diren Coşkun, cinsiyet geçiş hakkı ve cezaevi koşullarının düzeltilmesi talebiyle başladığı ölüm orucuna, cezaeviyle yapılan görüşmeler sonucunda, 21 Şubat’ta ara vermişti.
Aradan bir ay geçti. Diren Coşkun’un taleplerinin ne kadarının karşılandığını ve mevcut durumunu avukatlarından Aylin Kırıkçı bianet’e anlattı.
Cinsiyet geçiş davası için süreç devam ediyor
Diren Coşkun’un cinsiyet geçiş izni için açtığı davada, Tekirdağ Asliye Hukuk Mahkemesi görevsizlik kararı vererek dosyanın Sulh Mahkemesine gönderilmesine karar vermişti. Ancak yasaya göre cinsiyet geçiş davaları Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülüyor.
Coşkun’un avukatları bu karışıklığın düzeltilmesi için istinaf mahkemesine başvurmuştu.
Avukat Kırıkçı, sonuç almanın 4-5 ay sürebileceğini ve beklemeye devam ettiklerini aktardı.
Artık ismiyle sesleniyorlar, isim değişikliği davası açıldı
Diren Coşkun’un bir şikayeti ise bazı gardiyanların ona bilinçli olarak kimlik ismiyle seslenmesi ve “beyefendi” gibi ifadelerle hitap etmesiydi.
Cezaeviyle yapılan görüşmelerin ardından bu sorunun çözüldüğünü belirten Kırıkçı, kimlikteki ismin değişmesi için dava açtıklarını ve davanın ilk duruşmasının Mayıs ayında görüleceğini belirtti.
Elle arama bitti, dedektörle arama yapılıyor
Diren Coşkun’un şikayetleri arasında, arama sırasında tacize uğraması yer alıyordu. Coşkun’un araması erkek gardiyanlarca yapılıyordu, kadın gardiyanların ise arama yapmayı kabul etmedikleri belirtilmişti.
Kırıklı, artık aramaların dedektörle yapıldığını söylerken, “Bu bizim için büyük bir kazanım. Bir aydır elle arama uygulamasına son verildi” dedi.
Vegan yemek talebi hala karşılanmadı
Diren Coşkun, vegan olduğu halde, cezaevinde vegan rejime uygun yemek yiyemiyordu.
Avukatları, vegan mahpus Osman Evcan sürecini, bu süreçte yönetmelikte yapılan değişiklikleri ve AYM’nin vejetaryen mahkumlarla ilgili kararını cezaevine iletmişti.
Avukat Kırıkçı, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı'na da AYM kararı ve emsal uygulamalar doğrultusunda talepte bulunduklarını söylerken, bu konuda bir gelişme olmadığını, Coşkun’a hasta diyeti yemeği geldiğini ve Coşkun’un bu menüdeki hayvansal gıda içermeyen yiyecekleri ayırarak yediğini aktardı.
Lazer epilasyon sorunu devam ediyor
Coşkun, cinsiyet geçişi sürecinin bir parçası olarak lazer epilasyon tedavisi için Çapa’ya gönderilmiş ancak hastanenin mahkum koğuşu bulunmadığı için işlem yapılmadan geri gönderilmişti.
Avukat Kırıkçı, lazer epilasyona gidebilmesi için hem mahkum koğuşu olan hem de lazer epilasyon uygulaması yapan üç basamaklı bir hastane bulunması gerektiğini ve cezaevi yönetiminin bu konuda yazı yazdığı Sağlık Bakanlığı’ndan kendilerine iletilen bir yanıt olmadığını söyledi
Bakanlıktan cevap gelmediği için kendilerinin bu işlemin yapılabileceği birkaç hastaneyi tespit ettiklerini ifade eden avukat Kırıkçı, bu isimleri cezaevi yönetimine iletmek istediklerini belirtti.
Geçtiğimiz haftalarda Diren Coşkun'u görmeye giden ve süreci takip eden meslektaşlarının henüz cezaevi yönetimi ile bir görüşme sağlayamadığını belirten Kırıkçı, bu yüzden son durumu öğrenemediklerini, önümüzdeki hafta bu hastanelerin isimlerinin yer aldığı listeyi savcılığa ve infaz hakimliğine ileteceklerini ifade etti.
Ölüm orucu sonrası gereken beslenme rejimi uygulanmadı
Diren Coşkun, ölüm orucunu 27. gününde bırakmıştı. Avukat Hatice Demir’in cezaevi yönetimiyle yaptığı görüşmenin ardından, açlık grevini bırakma süreci için gerekli diyet listesi, vegan rejime uygun şekilde hazırlanmış ve cezaevine teslim edilmişti.
Avukat Kırıkçı, “Diren ölüm orucunu sonlandırdığında bu konuyu tüm hassasiyetiyle görüşmemize rağmen, açlık grevini sonlandıran bir kişiye uygulanması gereken beslenme rejimini uygulamamışlar. Tüm tutuklulara verilen gıdalar verilmiş. Kan değerlerinin ölçülmesi için de hastaneye hemen götürülmemişti” dedi.
TIKLAYIN - AİHM: Hasta Mahpusa Özel Diyet Uygulanmaması, İnsanlık Onuruna Aykırı
AİHM, cezaevinde diyetine uygun yiyecek verilmeyen hasta mahpusun başvurusu üzerine, 10 gün önce Türkiye’nin AİHS’in “işkence ve kötü muamele yasağının” düzenlendiği 3 maddesini ihlal ettiğine karar vermişti.
Maltepe’ye sevkini istiyor
Diren Coşkun, bulunduğu Tekirdağ 2 nolu F Tipi cezaevinden Maltepe’ye sevkini istiyor.
Avukat Kırıkçı, “Maltepe, LGBTİ mahpusların da kaldığı bir cezaevi, dolayısıyla bu konulara daha aşinalar. Tekirdağ cezaevi de Diren’in ‘kendi durumuna uygun’ bir cezaevine gönderilmesinin daha uygun olacağına ilişkin görüşünü Adalet Bakanlığı'na iletti. Şu an Bakanlıktan cevap bekliyoruz” dedi.
“Dışarıdan mektuplar onu mutlu ediyor”
Cezaevi, OHAL’i gerekçe göstererek dışarıdan kitapları kabul etmese de, mektuplar Diren Coşkun’a iletiliyor.
Avukat Kırıkçı, dışarıdan gelen mektupların Diren Coşkun’a ulaştığını ve hepsine tek tek cevap yazdığını da söyledi. Ancak aralarında içeriği nedeniyle engellenen mektuplar olduğunu da ekledi. Bazı mektupların Diren Coşkun’a iletilmemesi nedeniyle avukatların yaptığı itiraz reddedilmiş olsa da, mektupların çoğu Coşku’na ulaşıyor.
Disiplin cezasına itiraz edildi, sonuç bekleniyor
Diren Coşkun cezaevinde ölüm orucuna başladığı için hakkında disiplin soruşturması başlatılmış, üç ay etkinliklere katılmama cezası verilmişti.
Erkek cezaevinde tutulan bir kadın olduğu için Coşkun’un zaten etkinliklere katılmasına izin verilmediğini hatırlatan avukat Kırıkçı
“Bu disiplin cezasının iptal edilmesi gerektiğini düşünüyoruz ve itiraz ettik. Diren ölüm orucuna başlayana kadar birçok hukuki başvuru yaptı, sorunlarının çözülmesini istedi. Bunlar dikkate alınmadı ve cezaevindeyken üç kez intihar girişiminde bulundu. Yani Diren'in bu yola başvurmasının nedeni, cezaevinde sesini duyurabileceği tek yol olarak görmesidir. Dolayısıyla bu bir ifade biçimidir ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekir.
“Ayrıca yasaya göre bunun bir disiplin suçu oluşturması için açlık grevinin cezaevi güvenliğini tehdit etmesi ya da cezaevi disiplinini bozması gerekiyor. Ancak cezaevi tutanağında da, disiplin kurulunun ceza kararında da buna dair bir tespit yok. Yasada aranan koşullar oluşmadan ceza verilemez.
“14 Mart’ta infaz hakimliğinde duruşması vardı ve hakimin karşısında savunmasını yaptı. Birkaç güne karar çıkmasını bekliyoruz.
“İşin ironik kısmı, trans olduğu için zaten çıkamadığı etkinliklerle ilgili bir ceza aldı. Oysaki bu etkinliklere gitmesi, yani kurslara katılması, kütüphaneye gitmesi, ruh sağlığı açısından önemli. Cezaevi normalde yeteri kadar personel olmadığını ve Diren'in güvenliğini sağlayamayacaklarını söyleyerek bunu engelliyor ancak cezaevinin yeteri kadar personel ayırıp bir mahpusun yasadan doğan haklarını sağlaması gerekiyor.” (ÇT)