Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kendisini ve İmralı Cezaevi’ndeki PKK lideri Abdullah Öcalan'ı kastederek "Edirne'deki, en büyük hesabı İmralı'dakine verecek" diyen AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, ismini geçirmeden yanıt verdi.
Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın grup toplantısındaki açıklamasından 2 gün sonra yaptığı Twitter paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Siyasetçiler halka, partisine, parlamentoya, BAĞIMSIZ yargıya hesap verir. Sen benim için 'kaygılanmayı' bırak da kendi vereceğin hesabı düşün.”
Siyasetçiler halka, partisine, parlamentoya, BAĞIMSIZ yargıya hesap verir.
— Selahattin Demirtaş (@hdpdemirtas) January 14, 2022
Sen benim için "kaygılanmayı" bırak da kendi vereceğin hesabı düşün.
Erdoğan ne demişti?
Erdoğan, partisinin 12 Ocak’taki grup toplantısında İmralı Cezaevi’ndeki Öcalan ile Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş arasında bir hesaplaşma yaşanacağını söyleyerek şöyle konuşmuştu:
“Edirne’deki, en büyük hesabı İmralı’dakine verecek. Zannediliyor ki her yer şu anda toz pembe. Değil. Onların da kendi içlerinde ayrı bir hesaplaşmaları var. Ve bu hesaplaşmayı da yapacaklar.”
Açıklamaya kim, ne tepki verdi?
Bu açıklamanın ardından DW Türkçe’den Gülsen Solaker’e konuşan AKP’li yetkililer, Erdoğan’ın bu açıklamayı "büyük ihtimalle önüne gelen istihbarat raporlarına dayanarak yaptığını" kaydetti. Adının açıklanmasını istemeyen AKP’li bir yetkili şunları söyledi:
“Öcalan’ın çözüm sürecinde HDP’nin sorumlu davranmadığını düşündüğü ve sürecin bitmesinden Demirtaş’ı da sorumlu tuttuğu zaten bilinen bir şey. Muhtemelen Öcalan ile İmralı’da yapılan görüşmelerde bu konu yeniden gündeme gelmiş olabilir ve Sayın Cumhurbaşkanı da bu raporları okumuş olabilir.”
Yetkili, önümüzdeki süreçte Öcalan’ın yeni bir mektup kaleme almasının da gündeme gelebileceğini söyledi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu konuyla ilgili, "Gidip İmralı’da masaya oturan kimdi? Şimdi İmralı’nın postacılığına soyunmuş, öyle anlaşılıyor. Posta memuru mu kendisi? Gidip tezgahı kuran, konuşan, medet uman o. Yerel seçimlerde ne yaptı? Yerel seçimlerde de ona bir akademisyen gönderdi. ‘Acaba bize oy verebilirler mi?’ diye. Selamlarını getirdi. Devletin televizyonunda bunu canlı yayınladılar. Şimdi dönüp bizi suçluyor” dedi.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise "Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı sayın Erdoğan hukuki olarak ne olup bittiğini anlatmakla görevli olan Erdoğan, mektup arkadaşı Abdullah Öcalan'la Selahattin Demirtaş arasındaki bir hesaplaşmayı söyleyebiliyor. En hafif deyimiyle ayıptır, bu da bir fezleke konusudur” dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da, "Parti kapatmalarla meşru siyaseti daraltmaya çalışan Erdoğan, Edirne ile İmralı arasında hiyerarşi kurarak illegal siyaset alanı oluşturma gayretinde! İmralı'dan gelen mektupla seçime gitmeye çalışıyorsanız bunlar beyhude! Sandık gelecek; siz ve iki yüzlü anlayışınız gidecek” diye konuştu.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise, “Doğrusu bir cumhurbaşkanının, isterse AKP genel başkanı sıfatıyla konuşsun, böyle bir iddiayı dile getirmesi başlı başına çok hazindir. Muhtemelen HDP içinde bir tartışma yaratma, bulanıklık ortaya çıkarma gibi bir niyete sahip. Zaten bu iktidarın politikası karşısındaki bütün güçleri parçalayarak kendini ayakta tutmak, varlığını sürdürmektir. Bu söylenenlerin HDP’de bir karşılığı olmaz” dedi.
(TP)