* Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Ankara’da katıldığı eylem sırasında gözaltına alınırken polisin cinsel saldırısına maruz kaldığı ifade edilen üniversite öğrencisi Merve Demirel, Ankara Emniyet Müdürlüğü ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamalarından sonra yaşadıklarını bıraktığını, ailesinin başına bir şey gelmesinden endişe ettiğini söyledi.
TIKLAYIN - Emniyet ve Soylu'nun Tacizle Suçlanan Polisi Savunması Meclis Gündeminde
İçişleri Bakanı Soylu’nun sözlerinin çok daha korkunç olayların önünü açabileceğini ifade eden Demirel, Mezopotamya Ajansı’na yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi:
“Tek derdim ailem”
“İçişleri bakanlığını yapan birinin böyle tehditler savurması, sağduyulu düşünmeyen insanlara büyük cesaret verir. Bu söylemlerle çok daha korkunç olayların önünü açıyorlar.
“Eğer kötü bir şey yaşanırsa bunu nasıl göğüsleyecekler, hesabını nasıl verecekler.
"Şu an tek derdim aileme, kardeşime söyledikleri şeyler yüzünden bir zarar gelebilir mi…
"En son geldiğimiz noktada kendim ve ailem adına can güvenliğimizi düşünüyorum.”
“Terörize etmeye çalışıyorlar”
Artı Gerçek muhabiri derya Okatan’ın kendisiyle röportaj yaptıktan sonra gözaltına alınmasıyla ilgili de konuşan Demirel şunları söyledi:
“Üstelik terör ile mücadele tarafından alındı. Biz meseleyi her zaman taciz üzerinden dillendirdik. Kadınlar üzerinden konuştuk. Meselenin terör ile hiç bir bağlantısı yok.
“Yaptıkları bütün açıklamalar bunu terörize etmeye çalıştıklarını gösteriyor."
TIKLAYIN - Gazeteci Derya Okatan Serbest Bırakıldı
Ne olmuştu?
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği’nin (TAYAD) 16 Şubat’ta Ankara Sakarya Caddesi’nde yaptığı eylemde üniversite öğrencisi Merve Demirel’i gözaltına alan polislerden birinin kadına cinsel saldırıda bulunduğuna dair fotoğraf karesi sosyal medyadan paylaşılmıştı.
Emniyet açıklaması
Demirel Ankara Adliyesi’ne giderek polis hakkında suç duyurusunda bulunurken Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verilmişti:
“M.D isimli şahsın Çorum’da ikamet ettiği, zaman zaman Ankara’ya gelerek DHKP/C Terör örgütü açık alan yapılanmaları organizesinde düzenlenen eylem ve etkinliklere katıldığı, kardeşi B.R.D’nin de anılan söz konusu eylemlerde aktif bir şekilde faaliyet yürüttüğü, babaları E.D’nin ise Çorum ilinde öğretmenlik yaparken FETÖ/PDY Terör örgütü içerisindeki faaliyetlerinden dolayı (Aktif Eğitim Sen üyesi olduğu) 2016 yılı Ağustos ayında ihraç edilmiştir.
"Bahse konu eylemde şahıslara dağılmaları hususunda gerekli yasal uyarılar yapılmış olup, şahısların eylemlerine devam etmeleri üzerine, yakalama işlemi sırasında direnmeye devam ettikleri, M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
“Örgüt mensuplarınca gündeme getirilen bu ve benzeri görüntülerin amacı, Emniyet Teşkilatını yıpratmak, görev alan personeli teşhir ederek moral ve motivasyonunu bozmak, görev yapmasını engellemeye çalışmak amaçlı olup, şahıslar tarafından kullanılan sosyal medya hesaplarında Emniyet Teşkilatı ve personeli hakkında yapılan tehdit, hakaret, personeli hedef gösteren vb. paylaşımlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına birden fazla suç duyurusunda bulunulmuştur.”
İçişleri Bakanı açıklaması
"Günlerdir bir mensubumuzu 'tacizci' diye niteleyerek ailesi, çoluğu çocuğu, etrafı, arkadaşları ve yeğenleri olan bir kardeşimizi 'tacizci' diye niteleyerek sabahtan akşama kadar felç etmeye çalışan ve bunu TBMM'nin gazi çatısı altına getirip, orada aynı hakaretleri ortaya koyanlara pabuç bırakacak değiliz.
"Bir hodri meydan daha yapıyorum. Mahkemede görüşeceğiz. Bu konuda elimizde öyle bir belge var ki bu konunun arkasında duranlar ve bizim evladımıza 'tacizci' diyen alçaklar gereğini görecektir.
"Jandarmamız, polisimiz büyük bir mücadeleyi ortaya koyacak. Öteki taraftan da üç beş tane klavye yobazının saldırısına maruz kalacaklar. Esas taciz budur.
"Çok net bir şekilde söylüyorum. Hadi; mahkemede sonuna kadar hesaplaşacağız. O belgeyle beraber ablası DHKP-C, babası FETÖ'den ihraç, kendisi TAYAD'lı. Yani aşırı sol; güya cezaevinde bulunanları savunan derneğin temsilcisi. Ve oraya sürekli eylem için gelmiş; aynı zamanda kendisi ilahiyat fakültesi öğrencisi. Allah'ını severseniz bu ne perhiz ne lahana turşusu? Nelerle uğraştığımıza bakar mısınız?”
Süleyman Soylu Twitter hesabından da şu paylaşımda bulunmuştu:
Yasadışı eylem yapıp direnirseniz, uyarılardan sonra “kargatulumba” gözaltına alınırsınız
— Süleyman Soylu (@suleymansoylu) February 20, 2019
Eğer taciz varsa üzerine ilk biz gideriz
Hayatı kendi gibi düşünmeyenleri tacizle geçenlerin “Babası FETÖ'den ihraç,kardeşi DHKP-C'li proje kadın” üzerinden polisi ezmesine müsaade etmeyiz pic.twitter.com/JZI3MTPD18
Soylu bu tweet’i hesabına sabitledi. (EKN)