Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Hukuk Komisyonu, sokağa çıkma yasağı uygulanan ve operasyon yapılan ilçelerde yaşananları ve kaç üyelerinin tutuklandığını açıkladı.
DBP, 24 Temmuz’dan bugüne kadar 21 belediye eşbaşkanının tutuklandığını, 29 belediye eşbaşkanının görevden uzaklaştırıldığını, 4 belediye meclis üyelerinin tutuklandığını, 23 belediye meclis üyesinin görevden alındığını açıkladı. Yedi DBP belediyesinin iş makinelerine de el konuldu.
TIKLAYIN - 23 BELEDİYE EŞBAŞKANI GÖREVDEN ALINDI, 16'SI CEZAEVİNDE
Sokağa çıkma yasakları Diyarbakır’un Sur ilçesinde, Şırnak’ın Cizre ilçesinde ve akşam 18:00 sabah 05:00 arasında Silopi’de sürüyor.
Dört DBP’li öldürüldü, biri yaralı
DBP açıklamasında öldürülen üyelerini de sıraladı:
“Sivil siyaset içerisinde faaliyet yürüten parti meclis üyelerimiz, belediye meclis üyelerimiz ve parti üyelerimiz ‘terörist’ ilan edilerek silahlı saldırılara maruz kalıyor. Parti meclis üyelerimizden Sevê Demir ve üç arkadaşı Silopi’de katledildi. Yine parti meclis üyemiz Mehmet Yavuzel ağır yaralandı, Cizre belediye meclis üyemiz Hamit Poçal hayatını kaybetti.”
Açıklamada, sokağa çıkma yasaklarının hiçbir yasal dayanağı olmadığı da belirtildi:
“Bilindiği üzere 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren başlayan haksız ve hiçbir yasal dayanağı olmayan valiliklerce ve kaymakamlarca il özel idaresi kanununa dayanılarak 52 kez verilen sokağa çıkma yasakları kesintisiz hale dönüştürüldü.”
“Şehir cezaevine dönüştürüldü”
Operasyonlar ve yasaklarla, “Adı konmamış bir sıkıyönetim ve olağanüstü hal rejimi uygulandığı” ifade edildi.
“Tüm bir ilçe ve şehir cezaevine dönüştürüldü. Su, elektrik, gıda, sağlık, eğitim gibi temel insani ihtiyaçların hiçbiri karşılanmıyor.”
“Türkiye’deki hukuk kurumları, Anayasa Mahkemesi, Cumhuriyet Savcılıkları işlevsiz hale getirildi. Sokağa çıkma yasakları gibi konularda ret kararları verilerek iç hukuk yolları etkisiz hale getirildi.”
Göçe zorlananlar spor salonunda
DBP bu uygulamalar sırasında yaşananları da şöyle anlattı:
* Silopi’de zorla evlerinden çıkartılarak göçe zorlanan yurttaşların götürüldüğü ve adeta bir toplama kampı işlevi gören Yenişehir spor salonunda tutulanlar, evlerinden zorla çıkartıldıktan sonra elleri havada tek sıra halinde yürütüldüklerini ve işkenceye maruz kaldıklarını belirttiler.
* Devlet yurttaşları güvenli şekilde tahliye ettiğini iddia etmişse de bu konuda hiçbir güvenlik sağlanmadı. İnsanlar sadece üzerlerindeki kıyafetlerle yerleşim alanlarını terk ettiler. Diyaliz gibi daimi hastalığı olanların tedavisi yapılmadı, ilaçlarını bile alamadılar.
* Sokağa çıkma yasağı uygulanan ilçelerde evler tanklarla toplarla yıkıldı, binlerce ev hasar gördü.
* Okullar kışla haline getirildi, eğitim görmeyen çocuklar eğitime devam ediyormuş gibi gösterilerek açıkça suç işlendi.
* 65’i çocuk, 44’ü kadın, 44’ü 60 yaş üstü olmak üzere 259 sivil yurttaşımız katledildi. Tankların yerleşim alanlarında kullanılmaya başlanması sonucu 40 kişi evlerinin sınırları içerisinde öldürüldü. (AS)
* Fotoğraf: Anadolu Ajansı