Zeytunburnu Davutpaşa'da 5 katlı Emek İş Hanı'nda 31 Ocak 2008'de meydana gelen patlamada 21 kişi hayatını kaybetti, 115 kişi de yaralandı.
Patlamanın ardından bölgede birçok işyerinin ruhsatsız çalıştığı, işçilerin kayıt dışı çalıştırıldığı, denetimlerin yapılmadığı, bunun için yeterli kaynak ayrılmadığı ortaya çıktı. Patlama da ruhsatsız havai fişek atölyesinde meydana geldi.
Mağdur yakınları, ceza davası açılması için 20 Haziran 2009’da başlamak üzere 35 hafta boyunca Taksim tramvay durağında nöbet tuttular. Dava ancak iki yıl sonra 18 Şubat 2010’da açıldı.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Zeytinburnu Belediyesinden 5 personel ile 2 bina sahibi ve patlamanın olduğu atölyeden bir kişinin cezalandırılması istendi.
İddianamede, Zeytinburnu Belediyesinin 5 çalışanının "görevi kötüye kullanma" ve "taksirle öldürme", diğer 3 sanığın da "taksirle öldürme" suçunu işledikleri ifade edildi.
İBB yargılanmadı
Bilirkişi raporunda sorumluluğu olan dönemin Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın ve Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı adına Çalışma Sosyal Güvenlik İl Müdürü Atakan Tanış ancak dört yıl aradan sonra davada sanık yapılabildi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Toppaş bilirkişi raporunda sorumluluğu tespit edilmesine rağmen yargılanamadı.
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi görülen davada, Murat Aydın, Atakan Tanış ve iş yeri çalışanı Hasan Altay hakkında isnat edilen suçun yasal unsurları oluşmadığından beraat kararı verdi.
Mahkeme, sanıklar Feruz Kutsal ile Rüstem Tekin'in "taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek" suçundan 9’ar yıl hapis cezasına çarptırılmasına, duruşmalardaki iyi halleri sebebiyle cezalarının 7 yıl 6’şar aya düşürülmesine hükmetti.
Sanıklar Servet Kırna ile Şevket Yıldırım'ı "taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek" suçlarından 5’er yıl hapisle cezalandıran mahkeme, sanıkların duruşmalardaki iyi halleri sebebiyle 4 yıl ikişer aya indirdiği cezayı 30 bin 400 lira adli paraya çevirdi.
Mahkeme heyeti, olayın meydana geldiği binanın sahipleri Remzi Koçyiğit ile Resul Koçyiğit hakkında da "taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek" suçundan 6’şar yıl hapis cezası verdi, duruşmalardaki iyi halleri sebebiyle cezayı 5’er yıla düşürdü.
Hatice Küçükakyüz'ün de "taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek" suçundan 3 yıl hapis cezasına hükmeden mahkeme heyeti, sanığın duruşmalardaki iyi halini göz önüne alarak, cezanın 2 yıl 6 aya indirilmesine ve 18 bin 200 lira adli para cezasına çevrilmesine karar verdi.
Yargıtay aşaması
Dosyanın, taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi, sanıklar Murat Aydın, Atakan Tanış ve Hasan Altay hakkındaki "beraat" kararı ile Remzi Koçyiğit ile Resul Koçyiğit hakkındaki "taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet verme" kararını onadı.
Feruz Kutsal, Rüstem Tekin, Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz hakkında ise "taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek" suçundan değil, "görevi kötüye kullanma" suçundan yargılama yapılması gerektiğine hükmeden Yargıtay, kararı bozdu.
Yargıtay, Servet Kırna hakkında ise görevi bırakma süresi göz önüne alındığında hakkındaki suçlamanın zaman aşımına uğratılarak düşmesi gerektiğine hükmederek, dosyayı Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Ocak 2019'daki kararında Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz'ü "ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma" suçundan 10’ar ay, Rüstem Tekin ve Feruz Kutsal'ı da "görevi kötüye kullanma" suçundan 2’şer yıl hapisle cezalandırmış, hükmün açıklanmasını da geri bırakmıştı.
AYM kararı
Müşteki avukatları, olay nedeniyle başlatılan ceza soruşturmasında bir kamu görevlisi hakkında zaman aşımından düşme, diğer bazı kamu görevlileri hakkında da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkin 14 Şubat 2018'de Anayasa Mahkemesine başvurdu.
AYM, yaşam hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna ve başvuruculara 1 milyon 200 bin lira manevi tazminatın ödenmesine karar vererek, yeniden yargılama yapılması için kararın bir örneğini Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
Yeniden yargılama
AYM'nin "yaşam hakkının ihlal edildiği" yönündeki kararının ardından 4 sanık yeniden yargılandı.
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Zeytinburnu Belediyesinde 2004-2007 arasında imar ve şehircilik müdürü olan sanık Şevket Yıldırım ile 2007'den olay tarihi olan 31 Ocak 2008'e kadar imar ve şehircilik müdürlüğü görevini yapan sanık Hatice Küçükakyüz'ü "ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma" suçundan 10'ar ay hapis cezasına çarptırdı.
Zeytinburnu Belediyesinde Haziran 2000'den patlamanın yaşandığı tarihe kadar zabıta müdürü olan sanık Feruz Kutsal ile 2004'ten patlama tarihine kadar ruhsat ve denetim müdürü olarak görev yapan sanık Rüstem Tekin'in "görevi kötüye kullanma" suçundan 1'er yıl 8'er ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.
Mahkeme cezalarda 2 aylık takdir indirimi uygularken, sanıkların bir daha suç işlemeyecekleri hususunda olumlu kanaat oluşmadığı gerekçesiyle cezalarında erteleme yapılmasına yer olmadığına hükmetti.
(HA)