Başbakan Ahmet Davutoğlu Suruç’taki saldırıda yaralananları hastanede ziyaret ettikten sonra Urfa Valiliği’nde basın açıklaması yaptı.
Davutoğlu, saldırıya ilişkin IŞİD bağlantısı ve canlı bomba ihtimalinin yoğunluk kazandığını, bir şüphelinin tespit edildiğini söyledi.
Tüm parti genel başkanlarını teröre karşı genel tavır almaya çağırdı.
“Suruç’a geldiklerinde arama yapıldı”
Davutoğlu’nun açıklamasından satır başları şöyle:
* 2007’de Ulus’ta, 2008’te Diyarbakır’da, 2008’de Güngören’de, çok sayıda vatandaşımızın vefatıyla sona eren canlı bomba saldırılarını hafızalarımızda tutuyoruz. Yine Reyhanlı saldırısı, Diyarbakır saldırısı farklı örgütler tarafından yapılmış olsa da milletimizin bütünlüğüne yapılmıştır.
* El Kaide’nin PKK’nın DEAŞ’ın veya Suriye bağlantılı grupların Reyhanlı’da yaptığı saldırılar aynı insanlık dışı zihniyetin gerçekleştirdiği saldırılardır.
* Bu grup Suruç’a yaklaşırken gerekli aramalar yapılıyor. İki kişi orada da gözaltına alınıyor, arananlar listesinde olmaları hasebiyle. Daha sonra kültür merkezine, 1.20’lik bir duvar üzerinde de demirlerle korunaklı bir yer, intikal ettirildiğinde de gelen talep üzerine, ikinci bir arama yapılmıyor.
“Bir şüpheli tespit edildi”
* Anlaşılan o ki, ya bir sızma, ya grup içinde söz konusu olan kimliği teşhis edilemeyen şahıs tarafından canlı bomba olmak suretiyle bu katliam gerçekleştiriliyor. Şahsın tespiti konusunda ciddi mesafe alındı. Bu şahsın sadece Türkiye içinde dışında ne kadar bağlantı varsa ortaya çıkarmak için yoğun çaba içinde. Şüpheli konusunda önemli aşamaya gelmiş bulunuyoruz.
* Bir şüpheli tespit edilmiş durumda, yurt içi yurt dışı bağlantıları çıkarılıyor. Özellikle DEAŞ Bağlantısı ve canlı bomba ihtimali yoğunluk kazanmış durumda. Ama nihai soruşturma neticeler ortaya çıkmadan bir şey söylemek doğru değil, en kısa sürede bu soruşturmanın tamamlanmasını bekliyoruz
“Soruşturma sürdürülüyor”
* Derinlemesine bu soruşturma sürdürülüyor. Kimler bundan sorumluysa gereken her şey yapılacaktır. İdari hukuki soruşturma irtibatları ortaya çıkarılacaktır. En ufak bir eksikliğe en ufak bir ihmale tahammül gösteremeyiz.
* Bu saldırı Türkiye’ye yapılan saldırıdır. Kimse Türkiye içinde bir grubun diğer gruba saldırısı gibi değerlendirmemelidir. Bu bağlamda da yapmış olduğum çağrıyı tekrarlıyorum, dört parti genel başkanları olarak terörün her türüne karşı ortak vatandaşlık bilinciyle tavır almamız gereken günlerdeyiz. Kimse siyasi istismara yönelmemelidir. Siyasi istismar sadece halkımızı rencide etmekle kalmaz, ülkemizin geleceğini de tehdit altına alır. Terör şiddet söz konusu olduğunda hepimiz ortak bir anlayışla buluşmalıyız.
“HDP’li yöneticiler açıklamalara dikkat etmeli”
* Türkiye ve AK Parti iktidarları, hiçbir zaman hiçbir terör örgütüyle doğrudan yada dolaylı ilişki söz konusu olmadığı gibi, hiçbir terör örgütüne de müsamaha göstermemiştir. Yarın bakanlar kurulunda, sınırımızda alınacak ek güvenlik önlemleriyle ilgili gerekli tedbirleri alacağız. Kimse Türkiye’yi töhmet altına alıcı ve halkımızı tahrik edici açıklamalarda bulunmamalıdır. Özellikle HDP’li yöneticilerin yaptıkları açıklamalara dikkat etmeleri önem taşır.
Partilere çağrı
* Bütün parti genel başkanları, teröre karşı birleşene kadar bu çağrımı yapacağım. Dün CHP’den olumlu bir mesaj geldi. Ümit ederim HDP ve MHP de aynı tutumu sergilerler. Dört parti başkanı, hepimizin anlaştığı metinle teröre karşı güçlü ses çıkar.
* Kim vefat etmiş olursa olsun bizim yüreğimizden sökülen parçalardır. Onların etnik kimliğini, siyasi kimliğini tartışma konusu yapmayı, doğru bulmam, kim böyle bir ayrım yaparsa bu davranışı etik dışı telakki ederim. Gelin terörü kim yaparsa yapsın karşı çıkalım.
* Biz bütün vatandaşlarımızı da teröre karşı nereden ve hangi kesimden gelirse gelsin, şiddet ve teröre karşı ortak tavır almaya bir kez daha çağırıyorum. Bu olay sonrası ortaya çıkabilecek güvenlik sorunu dolayısıyla gereken her türlü tedbir alınacak. (BK)