Kobanî davasının 49. duruşma periyodu Sincan Cezaevi Kampüsündeki Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor.
TIKLAYIN - Adalet, siyaset ve hukuk: Kobani Davası
Davada, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP MYK üyelerinin de aralarında bulunduğu 108 kişi yargılanıyor.
3 bin 530 sayfa ve 324 klasörden oluşan iddianamede 108 siyasetçi için “Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma” ile 37 kez “insan öldürme” başta olmak üzere pek çok suçtan ceza isteniyor.
Erdoğan’ın PYD açıklamaları iddianamede
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş avukatı Mahsuni Karaman, dünkü duruşmada savunmasına devam etti.
MA’nın haberine göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın PYD’ye dair yaptığı açıklamalarının yer aldığı mütalaanın 555 sayfasını okuyan Karaman, “Bunu yazan iddia makamı biraz kendine dikkat etsin. Cumhurbaşkanı Erdoğan buna göre terör örgütü olarak gördüğü PYD’ye aslında yardım ediyor. 19 Ekim’de terör örgütü dediyse de 29 Ekim’de de koridordu açtı ve yardım yaptı, deniyor. Bu doğrudan savcı beye ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başına iş açacak bir meseleye dönebilir. Sonrasında ‘IŞİD’in Kobani’ye saldırısında Türkiye yardım etmek istemese de sonrasında geçişlere izin vermek durumunda kalmıştır’ ibaresi geçiyor. Hakikaten şaşırtıcı” dedi.
“Demirtaş’ın talimatla açıklama yaptığı iddia ediliyor”
“Dolmabahçe görüşmelerinin ardından Çözüm Süreci’nin ivmesi aşağı doğru kaydı. Süreç rafa kaldırıldı ve bunun 6-8 Ekim ile ilgisi yoktur” diyen devam eden Karaman, şunları söyledi:
“Eylül ayının sonlarına doğru Demirtaş Amerika’da bir gezide. O sırada Davutoğlu müvekkilimi arıyor ve görüşmek istiyor. Davutoğlu’nun müvekkile verdiği randevu tarihi 1 Ekim’dir. Müvekkil görüşme gündemi bu olduğu için önce Kobani’ye gidip incelemeler yapıyor, herkesin taleplerini alıyor ve hazırlanıp görüşmek için geri dönüyor. Günü birlik bir ziyaret. 30 Eylül tarihli bir ziyaret. İddia şu; Kobanê dönüşünde Demirtaş açıklama yapıyor. Diyor ki, ‘Bu bir minnet değildir, bu bir yalvarma değildir. Tarihi direnişe hep birlikte katılalım ki tarihi ittifak ve birlik oluşturma fırsatımız olsun.’ Müvekkilin iddianameye alınan kısmı bu kadar. Daha sonrası tanıklara söylettirilip Demirtaş’ın bu açıklamayı kendisine gelen bir talimat sonucu yaptığı iddia ediliyor.”
“Burada gerçekten bir çağrı mı var?”
Avukat Karaman, sonrasında Demirtaş’ın o gün yaptığı açıklamanın görüntülerini izletti:
“Bu konuşma 25-26 dakika. Bu konuşmayı Ankara’nın Kızılay’ında, Paris’in Şanzelize’sinde dinletin. Türkçe bilen her insan iki şey çıkarır; ‘Kobani zor durumdadır. Bir siyasetçi Türkiye’den bir talepte bulunuyor ve uluslararası bir sesleniş yapıyor’. Bunun dışında hiç kimse bunu farklı anlayamaz. Burada gerçekten bir çağrı mı var?”
“İzlediklerimiz bir film değil, bunlar yaşandı”
Karaman, dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun 1 Ekim 2014’te yaptığı “Bizim hakkımızda IŞİD’e destek veren hükümet algısı oluştu. Bunu değiştirmemiz lazım. Kürtler bizim kardeşimiz, Kobani’ye her türlü yardımı yapmaya hazırız” açıklamasını hatırlattı.
Davutoğlu’nun, Demirtaş ile gerçekleştiği görüşmede, PYD Eş Başkanı Asya Abdullah’ın kendisiyle görüşme talebini kabul ettiğini ifade ederek görüşme sonrası basına yansıyan açıklamaların görüntülerini mahkeme heyetine izletti.
Karaman, “PYD merkezi hükümete yakındı. Çatışmasızlık durumu vardı ama Türkiye’nin isteği ÖSO’ya dahil olmasıydı. Gerilim noktası ve Türkiye’nin isteksizliği bundan kaynaklanıyordu. İzlediklerimiz bir film değil, bunlar yaşandı. Bütün bunları Türkiye izledi. Bunlar hiç olmamış gibi bu görüşmeleri örgüte bağlayıp aniden ‘HDP bir çağrı yaptı’ demek haksızlık olur” dedi.
“Davutoğlu mahkemeye gelip yaşananları anlatsın”
Demirtaş ile Davutoğlu görüşmesine dair Anadolu Ajansı’nın (AA) hazırladığı haberi okuyan Karaman, Davutoğlu’nun mahkemeye gelip yaşananları anlatmasını istediklerini dile getirerek, “O gün inisiyatif kullanarak o koridor açılsaydı; bugün hiçbiri tartışılmayacaktı. Ama bu kurt ve kuzu meselesi. Kürt siyaseti tasfiye edilmek isteniyorsa başka bir yerden meseleyi yine bu mecrada herhâlde tartışıyor olacaktık” diye konuştu.
Duruşma bugün devam edecek. (AS)