Çocuklar ve kurban üzerine araştırma yürüten psikologlar Doç. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu ve Can Gezgör, önümüzdeki hafta kutlanacak Kurban Bayramı’nda çocuklara özenli davranılması için çağrıda bulundu.
Araştırmacılar, çocukların kurban kesimi sırasında psikolojik olarak hazır olmadıkları görüntülerle ve deneyimlerle karşı karşıya kalmalarının sakıncalı olduğuna dikkat çekti.
Araştırmacılar, geçen yılın ardından bu yıl da kurban kesimine çocukken bizzat şahit olmuş kişiler, çocukları kurban kesimine şahit olmuş anne babalar, bir akrabaları ya da yakınları çocukken kurban kesimine şahit olmuş kişilerden bilgi topladı.
Araştırmacılar, toplanan çok sayıdaki öykünün çocukların kurban kesimine tanık olmalarının yanlışlığını gösterdiğini vurgularken, bu öykülerin çocukların ölümü yetişkinlere benzer bir şekilde kavrayabilmesinin –gerek okul öncesi dönemde gerekse ilköğretim çağında– mümkün olmadığını gösterdiğini söyledi.
Buna göre, çocuklar ölüme ilişkin gözlem ve deneyimlerle zor baş ediyor ve hem kısa dönemde hem de uzun süreli olarak etkilenebiliyor. Özellikle küçük yaşta (5 yaş öncesi) ölüme, can çekişmeye ve kana şahit olan çocukların, anlamakta güçlük çektikleri bu olaylar nedeniyle ciddi düzeyde tedirgin ve rahatsız olmalarına ilişkin öykülere çok sık rastlanıyor.
Araştırmacılar, eve getirilen hayvanla çocukların kısa sürede duygusal bağ kurduğunu ve bu hayvanın kurban edilmesinin çocuklar açısından kabul edilemez olduğunu gösterdiğine dikkat çekti.
Araştırmacılar, duygusal bağ kurdukları hayvanın kurban olarak kesileceğini öğrenen çocukların hepsinin direndiğini ve bazen bu direnişin başarılı olduğunu saptadı.
Çocuğa zorla et yedirilmesine dönüştüğü durumlarda, çocuğun etten ve hatta yemek yemekten tiksinmesi de söz konusu.(EÜ)