Yerel seçimler bitti… Peki çocuklar belediyelerden ne istiyordu, eksiklikleri ihtiyaçları nelerdi? Yeni belediyeler bu ihtiyaçları karşılayacak mı, yoksa yine sadece oy alacağı kesimi düşünüp on sekiz yaş ve üstü için mi kararlar alacak?
Belediyeler seçimler kazanmak için bol gürültülü oynak şarkılı minibüslerini geçirirken, yollarda pazarlarda karanfiller dağıtırken kimse de eğilip “çocuklar bir ihtiyacınız var mı” diye sormuyor. Onlar için belediye sınırları içinde yaşayan çocuklara sadece oyun parkı lazım. Oysaki böyle değil. Örneğin ben 16 yaşımdayım. Yapılan parklarda gidip sallanamam, büyükler için açtığı kurslarda da eğitim göremem, çünkü reşit değilim. Peki ben ve benim gibi diğer çocuklar ne yapsın? Benim bulunduğum çevrede sadece altı tane ilköğretim okulu, beş tanede lise var. Demek ki yönetecekleri muhitin çocuk sayısı gayet fazla… Peki bu çocuklar için yapılan faaliyetler ne kadar?
İki sokak üstümüzde Fatih Eğitim gönüllülerinin açtığı bir park var. İçinde futbol sahası basket ve tenis sahaları öğleden sonra eğitim veren okula destek programları gibi bir çok aktivitesi var. Fakat içeri giriş ücretli. Nedenini sorduğumuz zaman ise buraya elini kolunu sallayarak "serseri çocuk"lar girmesin diyeymiş. "Serseri çocuk" sıfatını yapıştırdıkları aslında yönettikleri bölgelerde yaşayan çocuklar. Okuldan bir şekilde soğumuş yeterli imkan verilmediği için sokağa itilmiş çocuklar. Peki çözüm onları tamamen dışlamak mı, yoksa koruma altına alıp bir şekilde sosyal hayata katmak mı?
Çocuklar yerel yönetimlerden beklediklerinin bir kısmını bile temin etmiş olsaydı şu anda "serseri" olarak adlandırılan çocukların çok büyük bir kısmı böyle adlandırılmazdı. Belediyeler oy alacakları kesme değilde yönettikleri halkın hepsine hitap etseydi belki de şu anda çocuklar daha mutlu olacaklardı.
Çocuklar sadece parklarla geçiştirilemezler. Parklar yeterli alanlar değil. Çocukların dışarıda aradıkları şeyleri bulamaması tatminsizlik yaratıp sizin o "serseri" dediğiniz çocukları meydana getirir. Sonrasında ise suç televizyon ve bilgisayara atılarak çocukların bu ikili karşısında çok vakit geçirdiği ve gerçek dünyadan uzaklaştıkları söylenir. Acaba bu çocukların dışarıda öyle dolaşması yalnız televizyon ve bilgisayarın suçumu? Siz bütün görevlerinizi eksiksiz yerine getirebildiniz mi?(DT/EÜ)
* Deniz Türkeş, 16 yaşında.