* Fotoğraf: Hakan Göktepe / AA
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, koalisyon görüşmeleriyle ilgili yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, Merkez Yönetim Kurulu’nun (MYK) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “en az dört yıl ufku olan, reform odaklı, yüksek profilli, geniş tabana dayanan bir koalisyon hükümeti kurulması yönünde” tam yetki verdiği belirtildi.
Beş temel sorun
Merkez Yönetim Kurulu kurulacak hükümetin Türkiye’nin temel beş sorun alanında çözüm odaklı olması gerektiğini ifade etti.
Açıklamada bu sorunlar dış politika, ekonomi, yeni anayasa, eğitim ve toplumsal barış olarak sıralandı:
Dış politika: Bölgede oluşan yeni tehditlere karşı çıkarlarımızı korumak ve güvenlik risklerini azaltmak, “yurtta barış, dünyada barış” ekseni doğrultusunda hareket etmek zorundayız.
Ekonomi: “Orta gelir” ve “orta teknoloji” tuzağından kurtulmak; gençlerimize daha fazla iş olanağı sağlamak, yeni istihdam olanakları açmak, yüksek oranlarla büyüyerek rakiplerimizle aramızdaki farkı kapatmak ve bozulan gelir dağılımını düzeltmek için zaman kaybetmeksizin yapısal reformları hayata geçirmemiz gerekiyor. 6 milyonu aşkın işsiz yurttaşımız ve 17 milyon yoksul insanımız siyasetten sorun üretmesini değil, dertlerine derman olmasını istiyor.
Yeni anayasa: İnsani gelişmişlik sıralamasında ilk 20 ülkeden biri olmak ve hak ettiğimiz yere ulaşmak için yeni bir anayasaya ihtiyacımız var. Büyük hedeflerimize ancak özgürlükçü, parlamenter sistemi güçlendiren, güçler ayrılığı ilkesini ve hukukun üstünlüğünü egemen kılan bir anayasa ve birinci sınıf bir demokrasiyle ulaşabiliriz.
Eğitim: 21. yüzyılda hak ettiğimiz yeri almak, yüksek katma değerli ürünler üretebilmek, ekonomimizi güçlendirmek için eğitim sistemini yenilemek zorundayız. Türkiye’yi bilgi toplumuna taşımak için okullarla, bölümlerle, inançlarla uğraşan değil, eğitim sistemini bir bütün olarak ele alan, bilimselliğe ve başarıya odaklı bir anlayış gereklidir.
Toplumsal barış: Barış ve huzurun olmadığı bir ülke gelişemez ve kalkınamaz. Demokrasi ve adaletin olmadığı bir ülkede barış ve huzur olamaz. Toplumsal barışımızı tesis ederek, ülkemizin birlik ve bütünlük içerisinde büyük hedeflerine ulaşmasını sağlamak için cesaretle hareket etmeliyiz. Etnik kimlik, inanç ve yaşam tarzı ekseninde bölünen toplumu yeniden kaynaştırmak için atılması gereken adımlar var. (AS)